Kapıların açılmasıyla hücum eden 18-20 bin düzensiz göçmen, kültürlerini, medeniyetlerini, Yunanistan sınırına taşıdı ve Yunanistan’ı mutlu, huzurlu bahtiyar etmeye başladı!
Avrupalı kardeşlerimiz de bu bilgi birikim zenginliğinden, mutluluk kaynağından yararlanmak için sabırsızlıkla bekliyor!
Merak etmeyin dostlar, size de gelecekler.
Corona virüs gibi düşünün, çalmadık kapı kalmayacak.
Madem bize akın ettiklerinde elinizi taşın altına sokmadınız, yardımlaşmadınız, şimdi nasıl bir masrafla karşılaşacaksınız göreceksiniz!
Bir yanım böyle diyor amma, inanın Yunanistan sınırında ki dramı, çaresizliği, çoluk, çocuk, yaşlı, engelli insanları gördüğümde, içim cız etti. Üzüldüm de.
Nihayetinde insan, yaşam şartları, onları buna zorluyor…
Aslında benim derdim, Avrupa ülkelerinin vurdumduymazlığı… İnsan Hakları bağlamında sessiz kalmaları… Göçmen ve mülteci sorunlarına olduğu gibi; Suriye çözümüne de katkı, görüş sunmamaları…
Vurdum duymaz, sağır ve kör, üç maymunları oynamaları…
Arabuluculuk için hiçbir çaba sarfetmeden, seyirci kalmaları.
Şimdi de Yunanistan sınırına dayanmış mültecilere kucak açmamaları.
Görmüyorlar bile…
O insanların içinde bulundukları şartları anlayan yok!
Bizler evimizde sıcak ortamda olmamıza rağmen açlıktan – soğuktan şikayet ediyoruz!
O çocuklar için özellikle geceleri, nasıl bir önlem alırsanız alın, soğuktan gözlerine uyku girmez. Eğer Avrupa hala sessiz kalır ve kapılarını açmazlar ise ölümcül hastalıklar, soğuklardan kaynaklı donmalar, hipotermi ve bağırsak enfeksiyonları gibi bir dizi sorunlarla karşılaşacaklar.
Yazık, günah.
Durumdan memnun olmak vicdansızlık olur, acımasız ve insafsızlık olur.
Sokağımda ki hayvanları korumak ve kollamakla gönüllü olan bana, takdir edersiniz ki bir canlı olarak insan, büyük acı veriyor! Çoluk çocuğun, suçsuz kadın ve bebeklerin, yaşlıların hak etmediği bir durum mevcut.
Yaz ve bahar aylarında bir şekilde çare bulunabilir, geçiştirilebilir de kış olunca çok farklı.
Umarız çok kısa zamanda Avrupa kapılarını açar ve bu çaresiz insanların barınmaları için girişimde bulunurlar.
Sınırımızdan geçen göçmen sayısının 80-100 bin civarında olduğu söyleniyor. Amma özellikle Yunanistan sınırında olaylar yaşanıyor! Yunan askeri müsaade etmezken, üç-dört gündür orada bekleyen göçmenler, mülteciler ise zor durumda olduklarını Yunanlılara anlatarak kapıların açılmasını zorluyor!
Sözün Özü!
Avrupa artık bunu görmek ve çözüm üretmek zorunda.
Lütfen artık bir çözüm bulunsun.
Açlık çok şey yaptırır insana!
Hele çocuk ve kadın söz konusu olunca, Avrupa için istenmedik durumlar vuku bulabilir.
İhtimal ki Yunanistan; bizim düştüğümüz duruma düşeceğinden korkuyor! Haklı da.
Umarız, göçmen ve mültecilerin Türkiye’de ki durumlarını görmezden ve duymazdan gelen Avrupa, Yunanistan’ı anlayacaktır.
Biz az çekmedik. Hala da çekiyoruz. Bizim yemeyip içmeyip onlara yedirdiğimizi, maaşlardan, gelirlerden, vergilerden, yardımlardan, geleni olduğu gibi göçmenlere yatıran, bununla da kalmayıp; maaşa bağlayan Türkiye hükümeti, vatandaşı ile yüz-göz olmuş, haklı eleştirilere sebep olmuştu! Onun için Yunanistan’ı anlamamak mümkün değil.
gazete2000@hotmail.com