Yozgat yöresi kaplıcalarının yanı sıra tarihi eserlerin çıkarıldığı en eski ve önemli yerleşim alanlarından birisidir. Ören yeri ve tarihi mekanların kazılarında çıkarılan eserler bize bunu gösteriyor. Yer altı çarşıları ile ilkçağ dönemine ait yerleşim alanlarıyla Yozgat tarih kokan bir kent konumundadır!.
Galatlara başkentlik etmiş olan Tavium (Buyüknefes), Hititlerin başkenti olan Hattuşaş. burnumuzun dininde. Tarihe tanıklık eden Kerkenez dağı İlimizin toprakları içerisinde; Roma döneminden beri kullanılan tarihi hamamlarımız halen hizmet veriyor. Yozgat’ta nereyi kazsanız oradan tarihi eser ve bir tarihi doku fışkırıyor. En eski yerleşim yerlerinden biri olan Mercimek Tepe kazı çalışmasının yapılacağı günü bekliyor.
Bizim bu tarihi dokudan istifade etmemiz gerekir. Yozgat tarihi, yer altı madenleri itibariyle, kaplıcaları itibariyle ve tarihi ören yerleri ile en iyi ve aktif şekilde tanıtılmalıdır. Şehrimiz Turizme kazandırılmalı ve turizm değerleri açığa çıkarılmalıdır… Yozgat’ı tanıtmak için kaplıcalarımız ve tarihi mekan yerlerimiz yeterlidir. Kazılar devam ederken ilin tanıtımına da ağırlık verilmelidir.
Yozgat Arkeoloji müzesinin yapılamamış olması şehrimiz için çok önemli bir eksikliktir. Kerkenez Dağında çıkarılan tarihi eserleri, Büyük Nefes bölgesinde ortaya çıkarılan tarihi kalıntıları maalesef koruya bilmiş, el altında tutabilmiş değiliz. Bu eserler Arkeoloji Müzesinde değerlendirilmeyi sergilenmeyi bekliyor. Yozgat’ın tanıtımı için Arkeoloji Müzesi şarttır diyoruz.
Kazı çalışmalarında çıkarılan eserler: Kerkenez Dağında ve Büyük Nefeste çıkarılacak tarihi eserlerin Arkeoloji müzesinde sergilenmesi gerekmez mi? Buralarda çıkarılan tarihi eserler rast gele yerlere dağıtılıp heder oluyor. Korunması ve turizme kazandırılması için bir Arkeoloji Müzesi şart deriz. Hem de Yozgat yöresi turizmde kendine düşen payını alabilsin.
Lidya Kralı Krezis ile Pers hükümdarı Büyük Keyhüsrev arasında MÖ.540 yılında meydana gelen savaşta Kerkenez’in yağma edilerek yakılıp yıkıldığını öğreniyoruz. Güneş tutulması ile karanlığa bürünen Kerkenez’in en hâkim noktasında tarafların “Tanrı Savaşmamızı İstemiyor!” diyerek savaşı bıraktıklarını ve savaşmaktan vazgeçtiklerini biliyoruz. Burada kazı çalışmaları devam ediyor, çıkarılan eserler var.
Büyük Nefes ve yöresi tarihi eserler anlamında önemli bir merkez. Buralarda da araştırma ve kazılar yapılmalı. Mercimek Tepe en eski yerleşim alanlarından birisi; burda kazı çalışmaları başlatılmalı!.. Çıkarılacak eserler de mutlaka bir Arkeoloji müzesinde değerlendirilmelidir.
Hemşehrilerim şimdi beni tenkit edecek biliyorum: Diyecekler ki: Her iş bitti de “ Müzemiz” mi eksik kaldı diye.. Şu bir gerçek şehrin tanıtımı için tarihi müzeler çok önemli!..İş alanları dersiniz, Fabrika dersiniz haklısınız da; zenginleriniz, yatırımcı dostlarımız ve iş adamlarımız ne güne duruyor? Engel mi olduk, yapmayın diye ? Şehrine sahip çıkıp taş üstüne taş koyanları baş tacı eder tepemizde taşırız …
Sözün özü şu: Yozgat yöresi en eski tarihi mekanlardan birisidir. Turizme kazandırılmalıdır. Bunun içinde tarihi eserler korunmalıdır. Tarihi eserlerin korunması için müze şarttır. Şehir Müzesi, Arkeoloji Müzesi şehrimiz için gerekli ve elzemdir. Şehir Müzesi, Edebiyat ve Kültür Müzesi, Şehitler Müzesi ve Arkeoloji Müzesini önemsiyor; Yozgat için de şart ve elzem diyoruz.
Arkeoloji Müzesinin yeri belirlendi, alan tahsis edildi. Ama henüz yapımı için ciddi bir adım atılamadı. Nedenini, niçinini siyasilerimiz bilir. Bizim talebimiz her işlerin tamamlanarak yapımının başlatılmasıdır. Yozgat Arkeoloji Müzesini tamamlayıp bir an önce açmak hedefimiz olmalıdır. Hem de en modern ve kapsamlı şekilde… Buna Yozgat’ın ihtiyacı vardır ve gereklidir.