Yokluk…
Varlık…
Kuyruk…
Tanzim satış…
Ve Bay Kemaller…
Cumhurbaşkanı içinden çıkamadığı tanzim satışların adını koydu; “bunlar ‘varlık’ kuyrukları Bay Kemal… Varlık kuyrukları..”
Bay Kemal de benim gibi, sıradan bir vatandaş gibi sanki, hiçbir şeyi bilemiyor!
Yoklukla varlık arasında ki 180 derecelik zıtlığı idrak edemeyen halkın içinden biri Bay Kemal.
Yani biri eksi (-) diğeri artı (+) olan VARLIK ile YOKLUK kelimeciklerinin ne anlama geldiğini bilemeden konuşuyor Bay Kemal ve Bay Kemaller!
Amma vatandaş Kemaller bunun ne olduğunu çok iyi biliyor Bay Kemal ve Cumhurbaşkanı.
Siz hiç merak etmeyin.
Adını sizin koyduğunuz ya da koyamadığınız, kuyruklarında 3-5 saat bugün soğukta, yarın sıcakta, beklide oruç oruç bekleyen, yorgunluğa dayanamayıp kalp krizi geçirecek vatandaşlar, neyin kuyruğu olduğunu biliyor!
Hem de 2 kg. domates, patlıcan, biber, soğan, patates için geçen süreyi iyi biliyor.
Çoluk çocuğu için bir annenin, bir emeklinin, bir işçinin 3-5 saati ayakta, sıkıla büküle, utanarak nasıl geçirdiğini de çok iyi biliyor Bay Kemal ve Cumhurbaşkanı!
KUYRUK oluşturmanın, kuyrukta beklemenin, VARLIKTAN mı yoksa YOKLUKTAN mı kaynaklandığını vatandaş çok iyi idrak ediyor Bay Kemal…
Bu milletin, kısa süre sonra aklı başına gelecek ve neyin kuyruğunda olduğunu hatırlayacak… Bay Kemal.
İşte o gün uzak değil…
BUGÜN DÜNYA EMEKÇİ KADINLAR GÜNÜ…
Amerika’da fabrikada çalışan bir grup emekçi kadının başlattığı hak arayışları ve daha sonrasında on binlerin katıldığı büyük bir direnişe dönüştüğü, bu uğurda 129 kadının hayatını kaybettiği kutsal bir direniş günü.
Yani “vur patlasın, çal oynasın” denen bir gün değildir. İNSAN olmanın, İNSANCA yaşamanın, yapısı gereği naif olan ancak GORİL türü ERKEK egemenliğinin, baskısı, işkencesi, hatta öldürülmeleri karşısında SES OLMA, dayanışma günüdür.
Bu bağlamda; zorluklara göğüs geren, mücadele eden, hak ve hukukunu arayan ve gelecek nesillere aydınlığı gösteren tüm kadınlarımızın “8 Mart Dünya Kadınlar Günü kutlu” olsun.
SIRAT KÖPRÜSÜ’nden KORKUSUZ GEÇECEKLERMİŞ!
Kelli felli ve de terlikli – külahlı, sakallı – sakalsız, okumuş veya cahil. Hatta seçilmiş vekil olmuş bazı kişilerin söylemleri dikkat çekici! -AKP’ye oy vermek Allah’ın emri…. Yok -AKP’ye oy verenler Sırat köprüsünden sorunsuz geçer. Yok AKP Cennetin tapusunu verecek… vs.
AKP, bu tür söylemlere neden izin veriyor? Bu tür yalan yanlış şeylerin yayınlanmasına, sosyal medyada, görüntülü – görüntüsüz basınlarda yer almasına neden göz yumuyor? Bunların Allah’la ne alakası var.
Sözün Özü!
Yoğun bir ay yaşıyoruz. Seçim ayı. Hakaretler yağıyor, her kesimden yalan yanlış sözler sarf ediliyor! Lütfen buna bir son verilsin. Halkımız ayrıştırılmasın. Bir ay sonra yine sarmaş dolaş olmamıza engel sebepler yaratılmasın.
Mustafa Kemal ÖZGÜRSOY