Yüce Allah Kur’an-ı Kerim’de 3 amel için “yapmayın” tabiri yerine “yaklaşmayın” tabirini kullanıyor.
Burada haram olan o fiillere yaklaşmak.
Yaklaştınız mı?
Yaparsınız.
Yaptınız mı?
Yanarsınız.
Dünya ahiret hayatınızı mahveder, ebedi helake uğrarsınız.
Nedir bu 3 amel?
1. Zina: “Zinaya yaklaşmayın (ona zemin oluşturacak davranışlardan uzak durun)! Çünkü o, son derece çirkin bir iştir ve çok kötü bir yoldur.” İsra, 17/32.
2. Faiz: “Faiz yiyenler mahşerde ancak şeytanın çarptığı kimsenin kalktığı gibi kalkarlar. Bu, onların, “Zaten alışveriş de faiz gibidir” demelerindendir. Oysa Allah alışverişi helal, faizi haram kıldı. Kime Rabb’inden bir öğüt gelir de faizcilikten geri durursa, geçmişi kendisinedir, onun işi Allah’a aittir. Kim faizciliğe dönerse, işte onlar cehennemliktir, onlar orada temelli kalacaklardır.” Bakara, 2/275.
3. Yetim Malı: “Bir de erginlik çağına girinceye kadar en uygun tarzın dışında yetim malına yaklaşmayın! Ölçüyü tartıyı tam ve denk yapın! (Biz) hiçbir kimseye taşıyabileceğinden fazlasını yüklemeyiz. Ve bir görüş belirttiğinizde, yakın akrabanız olsa da, adil olun (taraf gözetmeyin). Allah’a karşı taahhütlerinize (daima) riayet edin! Öğüt alırsınız diye (Allah) size bunları emretti.” Enfal, 6/152.
Yetim malı kapsamında; direk, özellikle bir sahibi olmayan kamu ve vakıf mallarının da dâhil olduğunu lütfen hiçbir zaman unutmayın.
Bu sebepten “Yetim malına yaklaşmayın” emri içerisine “Kamu ve vakıf malına yaklaşmayın” emri özellikle ve ehemmiyetle dâhildir.
Fizik kurallarından konuya örnek vermek gerekirse yüksek gerilimin olduğu elektrik tellerini verebiliriz.
İskelet kafası fotoğrafının eşliğinde “Ölüm Tehlikesi” uyarısı vardır elektrik direkleri ve trafolarında.
Yaklaştığınızda sizi kendine güçlü bir mıknatıs gibi çeker ve kendi imkânlarınızla asla kurtulamaz ve kömürleşirsiniz.
Peki, yaklaşmamanın yanında başka yapacağımız bir şey yok mu?
Var! Alla katında kredimizi yüksek tutmak.
İman, amel ve ihlasla donattığımız sağlam bir ahlaka ve yüksek bir krediye sahip olmak.
Allah açıkça ifade ediyor:
“Siz barış, esenlik, refah döneminde ibadet taatla hatırlayın. Ben sizi imtihan, musibet, açlık, zorluk döneminde inayet ve rahmetimle kuşatayım.”
Konu çook net:
“O halde beni (ibadetle ve itaatle) hatırlayın ki ben de sizi (rahmet ve mağfiretle) hatırlayayım. Bana şükredin ve asla nankörlük etmeyin!” Bakara, 2/152.
Hz. Yusuf(a.s.)’u Züleyha ile yaşadığı zor imtihanda kurtaran daha önceki hayatında yaptığı ibadet ve taatle kazandığı “muhlas kul” olma kredisiydi.
Geniş vakitlerde Rabbini unutmayan Yusuf(a.s.)’a zor zamanında Rabbi inayetiyle yardım etmiş ve dünya ve ahireti kömür edecek amelden kurtarmıştı.
“Andolsun ki, kadın ona meyletti. Eğer Rabbinin işaret ve ikazını görmeseydi o da kadına meyletmişti. İşte böylece biz, kötülük ve fuhşu ondan uzaklaştırmak için (delilimizi gösterdik). Şüphesiz o ihlâslı kullarımızdandı.” Yusuf, 12/24.
Ebedi ahiret hayatımızın sermayesi için imtihan olduğumuz şu kısa, fani dünyada en çok dikkat edeceğimiz konu; Rabbimizin “yaklaşmayın!” buyurduğu zina, faiz ve yetim/kamu/vakıf malı.
Bu dikkatin yanında bir de geniş zamanlarda bolca ibadet ve taatle Rabbimizle sürekli birlikte olarak kredimizi yüksek tutmak.
Dikkat, itina ve yüksek kredi.
Dünyanın üzerine güneş doğan her malından daha kıymetlisi Rabbimizin kulu Yusuf için söylediği “o ihlaslı kullarımızdandı” çerçevesinde bir hayat yaşayabilmektir.
Corona (covid-19) günlerinde ölümün 6 cepheden üzerimize hücum ettiği ve “Her nefis/can ölümü tadacaktır. Sonra bize döndürüleceksiniz.” (Ankebut, 29/57) hakikatinin bu kadar yüksek yaşandığı günleri iyi okuyup hayatımıza format atmak lazım.
Format atarken bu 3 ameli (zina, riba, yetim/kamu/vakıf malı) en çok dikkat edileceklerin ilk sırlarına koyalım, olur mu???