Değerli Okur!
Allah(cc) kimseye dert verip derman aratmasın.
Her derdin bir dermanı vardır derler.
Ben şuna inanırım şuna güvenirim.
Bilmediğin bir şeyin arkasına düşmeyeceksin. Buyurur Yüce kitabımız Kur’an-ı Kerim. O halde akıl, mantık, bilim, tıp elbette önceliklerimizdir. Eyvallah! Ama birde hayatın gerçekleri var, teamül var ve dahi son zamanlarda konuşulan alternatif tıp var.
Dünyada bu literatüre ciddi bir ilgi var.
Tıp dünyasının istisnalar hariç insanı bir makine hatta daha da ileri gidiyorum para getiren bir malzeme, nesne olarak gören maddi, pragmatik bakış açısının ürünüdür bu!
Suya düşen yılana sarılır misali…
İyi araştırıp, sık dokuyup ince elekten geçirmek lazım bu insanları.
Bu anlamda tv ekranlarında ve ortalıkta o kadar sahtekarlar dolaşıyor ki..
Aman ha dikkat diyelim ve asıl konumuza geçelim.
MEVLANA’DA BİR ŞİFALI EL!
Bütün dünyadan akın akın insanlar geliyor birde yenge hanımı bu adama götür Yüksel Bey ben kendisiyle bir müddet beraber çalıştım. Kefilim güvenilir ve emin bir kişidir Konya’daki Hasan Hüseyin GÖKDAĞ dedi çok değerli bir dostum.
Malumunuz Hanım 7 ay önce şeker yükselmesinden mütevellit sağ el ve ayağını ciddi derecede kaybetti Allah’a şükür şu anda durumu iyiye doğru gidiyor ama bir bebek büyümesi satandardında yavaş yavaş iyileşiyor.
Adana’da en çok tıp ve doktor çevresi arkadaşı olan insanlardan birisiyim ama hanımı ikna etmeye yetmiyor bu elit çevre! İllaki konu komşunun şuna da git, buna da git kabilinden (iyi niyetleriyle)kafa karıştırmaları bütün güzelliğiyle devam ediyor(!)
Karar verdim dostumun tavsiyesine uyacağım.
Yeter ki hanımım mutlu olsun! Benim için dostluklar anlam ve önemlidir.
Karacaoğlan’ın: Aşkın odu yandı yüreğim harlar, Aşık olan dini imanı neyler, behey Yunus sana söyleme derler, Ya ben öleyim mi söylemeyince.. dediği gibi, Mertçe Söyleyim Tıbba olan güvenimi kaybetmedim, hatta yobazlara, falcılara cincilere karşı olmakla geçti ömrüm.
Ancak Alternatif tıbba inanıyorum.
Hele hele telefonda “Ben tıptan elli yıl ilerdeyim” diye iddialı konuşan Hasan Hüseyin GÖKDAĞ’ı tanımak, inanç dünyamın ekseni etrafında döndüğü Mevlana ile kucaklaşmak, bir Konya Fırın yemeğini tatmak için niyet ettim gidiyorum!
İnanın Mevlana olmasaydı o şehirde, yemin billah olsun gitmeyecektim.
Birinci önceliğim Hz Mevlana’dır.
Derman arardım derdime derdim bana derman imiş dediği gibi şairin her şey sende, bende, bizde, sizde başlayıp bizde biter.
Neticeyi MERTÇE paylaşacağım..
Allah kimseye der verip de derman aratmasın.
Hoşça kalın..