Andersen’den çok masal dinledik, biraz da EZS’den dinler misiniz?
Yeni bir eğitim öğretim yılına başladık!
Hepimize hayırlı olsun…
Bir eğitimci olarak birkaç kelâm etme sırası bize nihayet geldi..
Alandakilere bakınca sorundan geçilmiyor, yukarıdakilere kulak verirsek eğitimde hiç sorun yok.
Kendimi Fox ile ATV arasında sıkışmış hissediyorum.
Erhan öğretmen olarak bakıyorum eğitime ve pedagojinin ilkeleri ile yürüyelim diyorum.
Ilkesiz, prensipsiz, disiplinsiz, çocuk yetiştirmek ne mümkün.
Adım kadar eminim ki ilkelerle yetişen çocuk, başarılı, özgüvenli olacaktır…
– Çocuklar bizim değildir, bize verilmiş emanetleri, diyor Halil Cibran
– Küçük olan sadece bedenleridir. Başlı başına bireylerdir.
Çocuk eğitimi ile ilgili nokta atışlarına birlikte bakalım mı?
– Meslek seçimleri için özendirici olabiliriz. Asla belirleyici olmamalıyız.
” Sevdiği işi yapan ömür boyu tatildedir. ” diyor Konfiçyus
– Çocuk yaşamını çalışarak kazanabileceğini kavramalıdır. Varlığı da yokluğu da paylaşabilmelidir.
– Çocuk kendisine ait her işi yapmalı, ev işlerini de paylaşmalıdır.
” Acırsanız, acınacak hale düşer. ”
– Ödevleri sadece onun işidir. Zaman planlamasında yardımcı olabilir, özendirebilirsiniz. O kadar..
– Ders başarısı sorumluluğudur. Ödülle yaptırmaya çalışmak rüşvet ve şantajı öğretmektir.
– Merak, kuşku en önemli öğrenme dürtüsüdür. Asla engellenmemeli. Yaşı ne olursa olsun ciddiye alınmalıdır.
– Sorularına hazır cevaptan çok, kendisi bulması için onu yönlendirebilirsiniz.
– Oyun yemek kadar temel ihtiyaçtır. Birlikte yapabileceğiniz zaman planlamasında yer verilmelidir.
– Yaramazlıklarını hoş görmelisiniz. Allah kimseye uslu çocuk vermesin…
– Oyuncağının kırmayan çocuk anormaldir.
– Çocuğunuza verebileceğiniz en değerli hediye eşinizi sevdiğinizi hissettirmektir.
– İşiniz ne olursa olsun, çocuğunuzla paylaşacağınız etkin zamanınız kesinlikle olmalıdır…
– Evle ilgili konularda görüşünü almalıyız. Mümkünse kararları mini aile toplantısıyla yapabilmeliyiz.
– Zaman zaman randevu alarak okul ziyaretlerinde bulunup iş birliği yapılmalıdır… Önemsendiğini hisseder.
– Olumsuz ifadeniz (küçüksün, yapamazsın, kırarsın) onu geriletir, edilgen ( pısırık ) yapar.
– Kararlı dozda övmeli, her başarısını tebrik etmeliyiz…
– Her koşulda cesaretlendirmeliyiz…
– Asla kimseyle kıyaslamamalıyız. Utandırıp mahcup etmemeliyiz. Çocuk onurlu, başı dik olabilmelidir.
– Eşinizden boşanmanız çocuğunuzdan boşanmanız demek değildir. Onu her istediğini vererek şımartmamak da gerekir.
– Her zaman muhatap kabul edip yumuşakça konuşmalıyız. Yüksek sesle veya sert konuşmanızı duymaz bile.
– Çocuklara yokluk eğitimi vermeliyiz.
– Ders değil dert vermeliyiz..
– Çocuklara sabrı,şükrü, teşekkürü ögretmeliyiz.
– Bu güzel vatanımızda zorunlu dün eğitimi vermeliyiz. Bilelim ki tarihini bilmeyenin coğrafyası değişir.
–
Sevgili meslektaşlarıma hoşgörülerine sığınarak bir hatırlatma:
İstekli hale getirmeden, eğlendirmeden eğitemeyiz..
İşini aşk ile yapan, coşkulu, atanmış değil ADANMIŞ öğretmenler gerek bize..
Testi kapalıysa, çeşme dolduramaz ki Mirim.
Aşkın yoksa, şevkin yoksa, her gün ayakların geri geri gidiyorsa, işine geç kalıyorsan, emekli ol gitsin..
Herkese mutlu, sağlıklı, başarılı ve iradelerine ipotek konulmamış bir öğretim yılı diliyorum…
Vesselâm.