Aklın işi değil varlığın sırrını kavramak. Akıl Allah’ın varlığını bu görülen varlığa bakarak kavrar ama Allah insan ilişkisi ne olmalı sorusu karşısında zorlanır. “Zira bu terazi bu kadar yükü çekmez.
Allah kitap göndererek aklın bilmeyeceği şeyleri insana öğretmiş. Bir şiirimde “Varlığın sırrını kavramak” konusunu ele almıştım.
İslam dininde şu gördüğümüz varlık gerçektir ama BAKİ değil.
Şu görülen varlık rüyadaki görüntüden farklı. Kant isimli filozof bu kanaatin şöyle dillendirmiş. “Düşünüyorum o halde varım”…
Şu görülen varlık görülmeyenden işaret. Sanki Süleymaniye camii var ama Mimar Sinan gizli… Biz bu camiyi inceleyerek mimarlık gücünü kavrarız mimar Sinan’ın. Şu görülen varlık CİLVE Allahın sıfatlarını okumalıyız inceleyerek…”Gizli bir hazineydim bilinmek istedim ve yarattım” buyuruldu bir hads-i kutside…
Şu görülen varlığı KELAM sıfatı olan Allah yaratmış. Kelamları ile dolu şu varlık.Okuyucusunu bekliyor ve tarih de okuyucusunu bekliyor. Yani tarihteki olaylar. Olayları yaratan da Allah olaylar sünnetullahı öğretir okunursa. Mesela azgın kavimleri helak etmiş yüce Allah. Sünnetullah fışkırıyor tarih… Yaşam hayat…
RABÇ Ayı bilenler.boş nazarlarla bakmaz şu varlıklara. Mesela Göklere bakan “SÜBHANALLAH” demekten kendini alamaz… Güneşin bir yörüngesi olduğunu öğrenen denklemlerle karşılaşmıştır… Çekim kuvveti ile… Arşı meleklerin tuttuğu öğretisi belirtilmiş Kur’anda.
Yönetilen olur da yöneten olmaz mı… Akıl şu varlığa baktıkça yöneticinin varlığını haykırıyor… Ama onu sınırlıdır tanıması… Sıfatlarına erişiyor sadece.
“Nedir kainat, nedir bu koca dev” bu varlıktan sonra ahiretin kurulacağını nasıl kavrasın akıl… Aklın işi değil varlığın sırrını kavramak
Varlığın Sırrını Kavrayamadık
Nedir kainat, nedir bu koca dev
Bir imza mı gördük anlayamadık
Söz kabuk öz yanardağ gibi alev
Varlığın sırrını kavrayamadık
Anlayamayız bu gerçeği tek tek
Aklın işi değil bu sırrı bilmek
İman ve ilim iki kanat aşk binek
Çaresi Kur’an ilmine eğilmek
Hamdi ORUÇ
Haklısınız. Aklın işi değil Allah’ın sırrına vakıf olmak. Zira o yaratan, tüm evren ve içindekiler ise yaratılan. Ve yine tüm evren O’NUN bir yansıması ise; bir iğnenin sivri ucunun açtığı bir noktayız, belki daha da küçük, görünmez toz zerreciği. Nasıl ersin sırrına O’NUN ki? Kaldı ki Kur’an ilminden bile bihaberiz. Elmalı Hamdi YAZIR’ın Kur’an tefsiriyle, açıklamalarıyla biraz olsun Allah demeyi öğrenebilen bir nesilden ne beklenebilir ki?