Adana Valisi, vatandaşa ‘gavat’ demiş… Sonra kıvırmış, ‘gavas’ demişmiş de… Yersek tabi…
Hadi oradan…
Bu ülkenin topraklarında kıvırmak esas…
Kimsenin istifa etmek onurluluğu yok…
Varsa yoksa koltuğa nasıl yapışırım sevdası…
A be Vali bey sen kim, vatandaşa ‘gavat’ demek kim…
Tamam bu ülkede kimileri, Atatürk üzerinden kaos yaratmaya çalışıyorlar.
Tamam birileri, Atatürk üzerinden nemalanmaya çalışıyorlar…
Tamam kimileri, Atatürk üzerinden AK Parti’ye vurmaya çalışıyorlar.
Tamam kimileri, Atatürk üzerinden tasifeye edilen vesayet rejimini yeniden kurma hevesleri taşıyorlar.
Tamam birileri, Atatürk üzerinden
devletin kendileri olduğunu anlatmaya çalışıyorlar.
Tamam birileri, zamanın ruhunu okumaktan uzak olup eskinin ruhunu çağırmaya çalışıyorlar.Çalışsınlar…
Ne olur?
Bırakın yalnız başlarına…
Valinin vatandaş için söylediğini duyunca söylenecek tek şey şu: Ağzımı bozdurma vali bey… De git işine…
Otoriter cumhuriyet tarih oluyor
Otoriter cumhuriyet, demokratik bir cumhuriyete dönüşüyor.
Ceberrut devlet, demokratik bir devlete dönüştürülüyor.
Bakmayın siz yaşanan kimi olumsuzluklara…
Bakmayın siz eski otoriter cumhuriyetin valilerine benzeyen çıkışlara…
Bu ülkenin topraklarında köyler ve ormanlar yakılırken, topraklarımızı kendi uçaklarımız bombalarken, çocuklarımız işkencelerde, yargısız infazlarda öldürülürken, mezarı bile olmayan çocuklarımızın gerçeğini bilirken sesleri çıkmayanlar bugün andımızı kaldırtmazlarmış… Kaldırıldı beyler, kaldırıldı…
****
Bu topraklarda bir başka etnik kimliği aşağılayan, inancı yok sayan zihniyetler tarih olacak.
Büyük bir barış kuruluyor…
Nereden baktığınız önemli büyük fotoğrafa…
Vatandaşa ‘gavat’ diyen valilerde tarih olacak…
Sonuçta onlarda bu ülkenin oligarjik bürokrasisi…
Yeni bir anayasa yapıldığında, 657 tarih olduğunda Türkiye yeni Cumhuriyeti demokrasi ile taçlandıracak…
İşte o gün bu topraklarda büyük bir halay kurulacak. Tüm renkler halayın içersinde olacak… Ve son 10 yıldır o büyük halayın alt yapısı oluşturuluyor bu topraklarda…
*****
Küçüklerini koruyacaklar, büyüklerini sayacaklarmış…
Kocaman kocaman adamlar, 80 yaşında nineler, 70 yaşında dedeler çıkmışlar alanlara, ‘andımızı kaldırtmayız’ diyerek andımızı okuyorlar…
Tabi ki, andımızı ezbere bilmediklerinden başlarında bir çocuk… O okuyor onlarda tekrar ediyorlar…
Bir ülkenin toplu zıvanadan çıkışının fotoğrafı…
80 yaşındaki nine, 70 yaşındaki dede bağırıyor.
Yasam küçüklerimi korumak, büyüklerimi saymak…Hayda gelde burdan yak…
90 yıl sonra Cumhuriyet’in yetiştirdiği ezberci çocuklar(!) andımızı ancak başlarında bir çocukla okuyabiliyor ve sonra hep bir ağızdan bağırıyorlar. Andımızı kaldırtmayız.
****
Varlıkları Türk varlığına armağan olsunmuş…
Kimse sormuyor büyük kalabalıklara…
Neden varlığını Türk varlığına armağan ediyorsun?
Hadi sen armağan ettin; bir Kürt, bir Ermeni, bir Rum, bir Arap, bir Gürcü, bir Çerkez neden varlığını Türk varlığına armağan etsin?
****
Andımız otoriter cumhuriyetin bu ülkeye bir dayatmasıydı, başka dayatmalarda olduğu gibi…
Şimdi tarih oldu…
Birileri kendilerine özel günler ilan edebilirler ve oralarda topluca okuyabilirler… Ne de olsa onlarda bu ülkenin farklı renkleri… Ülkeye hayırlı olsun…
****
TBMM’de kadınlarımız türbanlarıyla meclis sıralarında yerlerini alabiliyorlar.
Kamuda çalışanlar türbanlarıyla görev yapabiliyorlar.
Ama baro da türbanla çekilmiş fotoğrafları kabul etmiyormuş…
Baro yasaların üstünde…
Mübarek bağımsız Cumhuriyet…
Fark edin artık, Türkiye eski Türkiye değil.
Cumhuriyet’te eski Cumhuriyet değil.
Tabi ki, devlette eski devlet değil…
Bu ülkenin topraklarında hiç kimse; inancından, etnik kimliğinden, giyiminden, kuşamından, cinsiyetinden, düşüncesinden ve farklılığından dolayı dışlanmayacak…
Demokratik Cumhuriyet herkesi kucaklayacak… Vatandaşına ‘gavat’ diyen valiler de tarihin çöplüğünde yerini alacak…
Sadece birazcık zaman…