Kaptan olmak kolay iş mi ? Denizi, dalgayı, fırtınayı düşün, ağırlığı, dengeyi, yolcuyu düşün, makine dairesini, yakıtı, filikayı, miçoyu düşün. Düşün oğlu düşün. Karınca misali yazın biriktir ye kışın. Ağrımasın başın.
Peki, siyasette kaptan olmak nasıl bir şey ? O iş tam bir püsküllü ceza. Hiç kimseye yaranamazsın, çevrende yalaka ordusuyla dolaşırsın. İstekler hiç bitmez. Kabız olup tuvalette mıçamayan dahi gelir senden sinameki sorar. Terslersen bir dert, o da kalkar tam seçim arifesinde işin içine mıçar. Rakip partiye çalışan bir tv kanalında boy boy skandal haberler çıkıverir. Bu tarz kepazelikleri önlemek için sende birkaç tv kanalı beslemelisin. Birkaç gazete patronunun kabız sorununu beleş kredi vererek aşmalısın. Sırf birkaç oy fazla almak uğruna tüyü bitmemiş yetimin malını bahşiş kılıflı rüşvetler yapmalısın. Zor iş ya. Dünyalık derken ahret kazancın sana bol ateş ve cehennem olarak geri dönsün.
Bir de işin dış ülke ve global şirketlerin sizin ülkeniz üzerindeki planlarını görüp tedbirler almanız da var. İlaç şirketleri medya destekli grip salgınları düzenler, gıda şirketleri GDO tezgahları kurar, silah şirketleri teröristleri besler ve sonra hem onlara hem sana silah satar. Tüm bu dertlerle uğraşırken ulusalcı mı olcan, sağcı solcu mu olcan şaşırır kalırsın. Bunlara karşı savaşsan bir dert, savaşmasan bunlarla ortak olsan başka dert. Savaşmayı seçersen internette çıkar boy boy yatak videoların. Savaşmasan bunlarla ortak olsan gider oruçların, kıldığın namazların. Ülkesini satanı sever mi hiç ahiretin şehidleri ?
Aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık hesabı, zor zenaat bu siyasetçilik. Halkın karşısında dansöz olur çıkarsın. Genel evde namaz kılmak, Cami de gıybet etmek zorunda bırakılırsın. Zamanla her şey normal gelir kişiye. Artık utanması arlanması kalmaz olur tam bir yol kaşarı. Nabza göre şerbet vermeyi, susulcak yerde söylemeyi, söylenecek yerde konu değiştirmeyi çok iyi öğrenir. Yaraya parmak basar da bir türlü sarmaz, kanatır urur her seçim mitinginde onca yarayı. Gerçekten püsküllü ceza bu iş. Seçim kazanmak uğruna ahiretin kaybedildiği tuhaf bir meslek bu.
Müslümanlar Müminler devlet yönetemez mi diye sorduğunuzu duyar gibiyim. Yönetirler tabiî ki ama siyasete uzak duruyor talip olmuyorlar.Ben şahsen Müminleri anlıyorum. Kişi nasıl der ZİNA SUÇ DEĞİL diye, kişi nasıl der RİBA TİCARET AYNIDIR diye, kişi nasıl der KAZANMAK İÇİN HER YOL MÜBAH diye. Diyemez tabi. Hele Mümin hiç diyemez. O yüzdendir ki Müminler dünyalıklara talip olmuyorlar.