Kişileri “büyük” kılan, çağının tanığı olduğu yıllardan bakıp yıllar sonrasını görebilmesidir. Atatürk’ü “yüce” kılan da budur, Uğur mumcuyu “unutulmaz” kılan da…
“Bir gün istiklal ve Cumhuriyet’in dara düşerse, içinde bulunduğun şartı-şurtu düşünme” derken Atatürk, ta o yıllardan bugünleri nasıl görmüşse, Uğur Mumcu da “bir çetenin birgün gelip devleti nasıl teslim alacağı” uyarısını yıllar öncesinden görüp, en veciz biçimde ifade etmemiş midir?
Daha neler mi söyledi o günlerde; bu günlere dair Sevgili Uğur Mumcu!?…
Neler söylemedi ki!?.. Görün işte; 1983’lerde, 2000 sonrasını değerlendirirken!.. Sanki, o günlerden bugünlere ayna tuttu, 2015 -16-17-18’’leri ve sonrasını anlattı!..
“Yıl 1983. Diyanet’te görevli 46 bin personel var. Bunların 23 bini ilkokul mezunu. Öyleyse, İlahiyat mezunları, İslam Enstitüsü mezunları ne işe yarıyorlar!? İmam Hatip mezunları, imam ve hatip olmuyorlar.. Hukuk fakültelerine gidip, hakim ve savcı oluyorlar, Siyasal Bilgiler fakültelerine gidip, vali, kaymakam, emniyet müdürü oluyorlar.. İmam hatiplilere burslar verilip, sınavsız, kaymakam, hakim savcı olarak atanıyorlar.. 2000’li yıllara gelindiğinde, vali; ilahiyat mezunu, emniyet müdürü, İslam enstitüsü mezunu, kaymakam, imam hatip mezunu olacak!..”
Sayılanların hangisi olmadı!?..
Diyanetin personeli yüz binler bugün; bütçesi 10 bakanlığın bütçesine denk!..
Ve o diyanet, dindışı fertvalar verebilmekte…
Üniversitelerden daha özerk!.. Ve mollalar- meleler görev başında.. Hem de toplumun resmi danışmanı olarak. Öğretmenler çekildi köylerden, mollalar oldu kanaat önderi..
Hangisi olmamış 1983 de konulan teşhislerin bugün!? Valiler, emniyet müdürleri, kaymakamlar, danışmanlar, müsteşarlar…okul müdürleri bile teşhisle uyumlu.. Var mı istisnaları!?.. Demokrasinin taşları bağlı!..İrtica ile mücadele yasak; Şeyhlik müritlik dervişlik serbest, ulusalcılık yasak, Saidi nursiyi kitlesel kutlama serbest, milli bayramlar yasak!..
Kulak verilseydi Sevgili Uğur Mumcu’ya yaşanır mıydı 15 Temmuz?
Yoksa 15 Temmuzlar yaşansın diy mi kuruldu bütün tezgahlar? Derinlemesine 15 Yemmuz sorgulamasının önü niçin bunca gayretlerle kapatılmak isteniyor? Altından çıkacak olan tezgahların deşifre olunmasından mı korkuluyor?
Uğur Mumcu sadece içerdekileri değil, dışarıdaki gelişmeleri de izliyor yorumluyor ve duyuruyordu kirli ilişkilerin bağlantılarını… Ülkemizin nasıl açmazlara sokulmak istendiğini ondan daha açık görüp ifade edebilen bir ikinci kişi, siyasetçi, gazeteci, devlet adamı, bilim adamı olabildi mi?.. (DEVAM EDECEK)
25 Ocak 2019
Mehmet Halil Arık
Emekli eğitimci – DENİZLİ