Türkler sadece kahramanlıkta (fetihlerde) değil, ilim dallarında, teknikte, müspet ilimlerde de büyük ilerlemeler kaydetmiş, dünyaca ünlü bilim adamları yetiştirmiştir. Türk Milleti’ni sadece savaşları ile yargılamak, Türk Milletine saygısızlık olur.
İnsanlık tarihinin en eski ve en büyük milletlerinden biri “Türk Milleti”dir. Dünya üzerinde birçok imparatorluk ve devletler kurmuş olan bu millet, medeniyette de büyük ilerleme göstermiş, savaş meydanlarındaki kahramanlıkları ile cihan tarihine adını altın harflerle yazdırmıştır. Türkler asırlarca İslam dünyasının önderliğini yapmış, tarihi şan ve şerefle dolu bir millettir.
İslam, dünya milletlerinin mutluluğu için gönderilen son ve en mükemmel dindir. İslam Dini, Arap Yarımadası’nda Mekke ufkunda bir güneş gibi doğmuş ve kısa zamanda dünyaya yayılmıştır. Türklerin İslam Dini’ne girmeleri, Türk Milleti’nin tarihinde bir dönüm noktası olmuş, Müslümanlar için de hayırlı sonuçlar doğurmuştur.
İstanbul’un alınması büyük Türk hükümdarı Fatih Sultan Mehmet Han’a ve onun kahraman askerlerine nasip olmuştur. Fatih ve onun kahraman askerleri peygamberimizin şu övgüsüne layık olmuşlardır: “İstanbul elbette fetholunacaktır. Onu fetheden kumandan ne güzel kumandandır. Onu fetheden asker ne güzel askerdir.”
Büyük Türk hükümdarı Alparslan Han’ın 1071 tarihinde kazandığı Malazgirt Zaferi, Türk ve İslam tarihinin en önemli olaylarından birisidir. Bu zafer, Anadolu’nun kapılarını İslam ordularına açmış, Anadolu’nun Türkleşmesi ve İslamlaştırılmasını sağlamış, İslam Dini’nin batıya doğru yayılmasını hızlandırmıştır.
İstanbul’un Müslüman Türkler tarafından 1453 tarihinde fethedilmesi ile Türk Milleti’nin önderliğinde yüzyıllarca sürecek olan İslam’ın altın çağı başlamıştır. İslam Medeniyeti, Ortaçağ’ın karanlık Avrupa’sına da, Rönesans hareketlerini başlatmıştır.
Türkler İslam’a girdikten sonra kendilerini bu yüce dine adamışlar ve bütün varlıkları ile İslam’a hizmet etmişlerdir. Bu uğurda hiç bir fedakârlıktan kaçınmamışlardır. Dünyanın fethine çıkan ve İslam’ı yaymak idealinde seferber olan Türk Milleti, verdiği şehitlerle tüm İslam dünyasını ve Anadolu’yu şehitlerin kanlarıyla sulamışlardır. Hiç bir millet, Türk Milleti kadar bu topraklarda yaşamayı hak etmemiştir.
Türkler İslâmiyet’i kabul edince; tarih, edebiyat, dil, sanat, kültür, ahlak, gelenek ve görenekleri İslâm hamuru ile yoğrulmuştur. İslâmiyet’in kabulü Türklere yeni bir ruh ve kuvvet vermiş, Türklerin büyük devletler kurmasını sağlamıştır. Türklerin İslâmiyet’i kabul etmesinin önemli sonuçlarından biri de İslâm dininin ortaya koyduğu nizam ile Türk töre ve yaşayışı birbirine uyduğu ve birbirini tamamladığı içindir. İslam dini içinde Türkler milli varlıklarını da devam ettirmişler.
Türkler İslâm dininin yayılmasına hizmet ettikleri gibi korunmasında da büyük gayret göstermişler. İslâm dininin manevi gücü Türklerin sayesinde Kuzey Afrika’ya ve Avrupa içlerine kadar yayılmıştır. Türklerin İslâm Medeniyetinin gelişmesinde önemli katkıları olmuştur. Ayrıca Türkler İslâmiyet’i kabul ederek milli benliklerini korumuş yok olmaktan kurtulmuşlardır.
İslam medeniyetinin gelişmesinde Türklerin büyük katkıları olmuştur. Batıda unutulmuş olan eski medeniyetlerin eserleri, İslam medeniyeti sayesinde tekrar Avrupa’ya taşınmıştır. İslam medeniyetinin öncüleri durumunda olan Türk bilginler bütün dünya tarafından tanınmış ve eserleri yüzyıllarca bilime rehberlik etmiştir. Bu Türk bilginlerinin en ünlüleri Farabi, Birunî ve İbn-i Sina’dır. Selçuklu veziri Nizam-ül Mülk tarafından Bağdat’ta kurulan Nizamiye Medresesi (1066), Türklerin eğitim alanında yapmış oldukları hizmetlere en güzel örnektir.
İslam dünyasının her tarafını süsleyen, bugün de bir kısmı ayakta kalan sanat eserlerinin çoğu Türk mimarları tarafından yapılmıştır. İslam dünyasında Sinan gibi bir mimar, Selimiye Camii gibi başka bir şaheser görmek mümkün değildir. İslam’ın ilk dönemlerinden sonra Müslümanlığa büyük hizmetlerde bulunarak Allah rızasını kazanan millet hiç şüphesiz ki Türk Milleti olmuştur.
Büyük bir Türk bilgini olan İbni Sina’nın tıp alanında yazdığı kitaplar Avrupa’da yüzyıllar boyu okutulmuş, yine bir Türk bilgini olan Ebu Bekir Razi’nin eserleri bilim dünyasına ışık tutmuştur. Karanlık çağları aydınlatan da yine bu Türk bilginleri, âlimleri olmuştur.
Tıp, fizik, kimya, matematik ve astronomi ilimlerine önemli katkılarda bulunan, bir çok bilim dalının temellerini atarak dünyaya öncülük eden çok sayıda Türk bilgini yetişmiştir.
Örneklerini sıralamakla tüketemeyeceğimiz kadar fazla olan Türk bilginlerinin çalışmaları günümüz dünyasına da örnek teşkil edecek durumdadır. Türkleri barbarlıkla, saldırganlıkla itham edenler aynaya- kendi tarihlerine baksınlar!..
Türk Milleti gittiği ülkelere İslam Medeniyeti’ni, İslam adaletini ve ahlakını götürmüştür. Türklerin idaresinde sadece Müslümanlar değil, diğer dinlerden olan milletler de huzur ve güven içerisinde yaşamışlardır.
Türkler, İslam’ın iç ve dış düşmanlara karşı korunmasında büyük hizmetlerde bulunmuşlardır. İslam’ı içten yıkmak isteyen ve bu amaçla Müslümanlar arasına yanlış inançlar yaymaya ve bölücülük yapmaya çalışanlara karşı İslam’ın temiz insanlarını korumuşlardır.
Bizanslıların, Müslüman dünyasına yaptığı saldırılara ve özellikle Haçlı Seferleri’ne karşı Türk Milleti’nin kahramanca savaşması, İslam ülkelerini çok büyük tehlikelerden korumuştur. Büyük bir sel felaketi gibi, İslam ülkelerine yönelen Haçlı ordularını Türkler durdurmamış olsaydı, İslam Dünyası kendisini savunamayacak ve çok şey kaybedecekti. İşte bütün bu saldırıları kahraman Türk orduları durdurmuş, hem İslam’ın hem de Anadolu’nun bekçiliğini yapmışlardır.
Kahraman Türk Milleti’nin ve Osmanlı’nın himayesinde kalıp, kültürde, sanatta, ticarette başarı gösteren, zengin olan, kahraman Mehmetçiğin gölgesinde huzur ve güven içinde yaşayan; ancak zayıfladığımız dönemde bizi arkadan vuran, vahşeti, intikamı, düşmanlığı haince devreye sokan nankörlere de söyleyeceğimiz çok şey vardır. Bu nankörlere hakkımızı helal etmediğimiz gibi bizi arkamızdan vuranlara, bedduamız da devam edecektir: Allah’ın laneti onların üzerine olsun… Yaşasın şanlı Kahraman Türk Milleti! Yaşasın Türk İslam kardeşliği! Yaşasın Türk İslam kültür ve medeniyeti!..
Kaynakça:
İslam Ansiklopedisi – Türkler ve İslamiyet
Türklerin İslam’a Hizmetleri-M. Ali Durmuş
İslam Medeniyetinin İlmi Kaynakları- Dr. Etem Çelik
Türkler ve İslamiyet- Kemal Kurak (Makale)
Büyük İslam Tarihi- Türkler ve İslamiyet
Türk Cihan Hâkimiyeti Mefkuresi Tarihi-Osman Turan
Türklerin İslami Kabulü- Osman Karatay
Türklerin İslam Dinine Katkıları – Ekrem Bura Ekinci
Türklerin İslamiyeti Kabulü ve Islama Hizmetleri- Kemal Kurak
Hutbeler- Diyanet İşleri Başkanlığı (Hutbe ve Dergileri)
Türkler sadece kahramanlıkta (fetihlerde) değil, ilim dallarında, teknikte, müspet ilimlerde de büyük ilerlemeler kaydetmiş, dünyaca ünlü bilim adamları yetiştirmiştir. Türk Milleti’ni sadece savaşları ile yargılamak, Türk Milletine saygısızlık olur.