İstiklal Savaşı yaparak Millî Egemenliğini kazanan, kan, can, irfânla kurulan Cumhuriyet Değerleri üzerinde iç ve dış düşman mihraklar tarafından gündeme getirilen oyunları sergileyen 12 Eylül 1980 darbesinin, Türkiye’nin en az 50 yıl geriye götürdüğü, akan kanların, yapılan işkencelerin, hukuk dışı olup/bitenlerin hesaplarının
görülmediği/sorulmadığı kara bir leke olarak tarihteki yerini almıştır.
İşkence ve zulüm haline gelen darbede; çeşitli internet sitesi, beyanat ve basında yer alan bilgi/belgelere göre:1402 sayılı yasayla 4 bin 891 kamu personeli görevden alındı. 38 profesör, 25 doçent, 10 yardımcı doçent 1402 nedeniyle görevinden uzaklaştırıldı. İstifa eden akademisyenlerle birlikte 20 bin civarında 1402 mağduru bulunuyor.
12 Eylül 1980 darbesi döneminde Türkiye toplumu, millet iradesini ortadan kaldıran darbecilerden çok zararlar görmüştü. Öyle ki; 1 milyon 673 kişi fişlendi. 937 film sakıncalı bulunduğu için yasaklandı. 23 bin 677 derneğin faaliyeti durduruldu. 600 bin kişi yargılandı. 30 bin kişi işten atıldı. 30 bin kişi yurt dışına kaçmak zorunda kaldı. 15 bin kişi vatandaşlıktan çıkarıldı. 5 bin öğretmen ve öğretim üyesi işten atıldı. 500 hâkim ve savcının görevine son verildi. 50 tanesi idam kararı ile olmak üzere toplam 1208 kişi; işkence, kaçarken vurulma, açlık grevi ve diğer şekilde öldürüldü. 3 tane gazeteci öldürüldü. 39 ton gazete ve dergi imha edildi. 133 bin 617 adet kitap imha edildi. 44 bin kişi ceza aldı. 13 büyük gazete için 303 dava açıldı. Gazeteler 300 gün yayın yapamadı. Yargılanan 400 gazeteci için 4 bin yıl hapis cezası istendi. Gazetecilere 3 bin 315 yıl 6 ay hapis cezası verildi. 31 gazeteci cezaevine girdi. 300 gazeteci saldırıya uğradı. Binlerce insan yıllarca cezaevlerinde tutuldu, çoğu cezaevinde öldü, sakat kaldı veya hastalığa yakalandı. Darbeciler ve yardımcıları kendi geleceklerini garantiye almak için zorla kabul ettirdikleri anayasaya koydurdukları geçici 15. Madde yargı yolunu kapatmışlar ve bugüne kadar yaptıkları zulümlerin hesabını vermemişlerdir.
12 Eylül 2010 Pazar Türk halkının yüzde 58 gibi net bir oy oranı ile kabul ettiği anayasa değişikliği ile 1982 anayasasının geçici 15. maddesini kaldırdığı tarihi bir Milat olarak yine tarihteki yerini aldı.
12 Eylül darbesini yapan ve yıllarca zulüm işleyen zamanın darbe Komuta Konseyi ve yardımcılarının adalet önünde hesap vermesi, zulümlerinin hesabının sorulması için Türk milleti ve millî irade adına Kenan Evren (Gen. Kur. Eski Bşk.), Nurettin Ersin (Kara Kuv. Eski Kom.), Tahsin Şahinkaya (Hava Kuv. Eski Kom.), Nejat Tümer (Deniz Kuv. Eski Kom.), Sedat Celasun (Jandarma Gen. Eski Kom.), Bedrettin Demirel (Harp Akad. Kom.), Ali Haydar Saltık (Gen. Kur. 2. Bşk.) Danışma Meclisi üyeleri, Bülend Ulusu (TC. Eski Başbakanı) ve diğer bakan, bürokrat, vali, kaymakam, emniyet müdürü, asker, amir, memurları için suç duyurusunda bulunmak, bir vatan borcudur.
On iki Eylül darbesi mağduru olsun/olmasın; kara günlerin bir daha tarih sahnesinde tekerrür etmemesi için her vatandaş CUMHURİYET SAVCILIKLARINA Suç duyurusunda bulunmalı, davacı olma dilekçeleri vermelidir.
İbret alınmayan tarihin tekerrüründe adaletin yerini bulması, zulüm ve işkencelerin Mizan’a kalmaması için sizleri bu kutsal göreve davet ediyorum.
Fotoğrafınızdaki duruş,sizin de 12 eylül mağdurlarından biri olduğunuz izlenimi veriyor. Rakamları çok güzel derlemişsiniz. Kıymetli hocam,ben de bu sitede yeni yazmaya başladım. Fotoğrafınızda şark televvünlü,kütüphanenizin kitapları gözüme ilişti. Acaba,sizde el-Muhasibi’nin “er-Riaye” adlı eseri var mı?
derin hürmetlerimle..
“er-Riaye”nin yani basımları var. Benim sizden sorduğum,eski bir basımı var mı güzel kütüphanenizde,
hürmetler!