Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Pazartesi, Aralık 15, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Prof.Dr. Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA

Tıp Kitaptan Değil Usta-Çırak İlişkisiyle Öğrenilir

Prof.Dr. A. Rasim KÜÇÜKUSTA Yazar Prof.Dr. A. Rasim KÜÇÜKUSTA
26 Ekim 2010
Prof.Dr. Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA
1
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Aile hekimliği uygulaması nasıl başarılı olur? başlıklı yazıma genç meslektaşlarımdan pek çok tenkit aldım. Bunlardan bazılarını sizlere -imlâ hatalarını düzelterek- aynen aktarmak istiyorum: Dr. Naci: Değerli hocam, fakültenizden mezun olan arkadaşımın hastaneniz dahiliye servisinde çömez asistanın kaç günde bir nöbet tuttuğunu bilmediğini biliyor musunuz? Böyle bir düzen oluşturuyorsunuz, sonra çıkıp eleştiriyorsunuz. Şahsen bir Hacettepeli olarak hocalarımızın tek amacı bizi iyi bir pratisyen olarak mezun etmek, uzman olmamızı bile istemiyorlarmış gibi geliyordu bize okurken…

Dr. Mete: Üniversite hastanelerini özel muayenehaneleri gibi kullandığı için asistanlarının yüzlerini vizitten vizite belki gördüğü, o şansı bile yakalayamayan öğrenciler için ise hayâli bir kahramandan öteye gidemeyen (çoğu zaman teorik dersleri biriktirip bir günde hepsini birden anlatıp sorumluluğu üzerinden atan) hocaların eğitim kalitesinin düşmesinde hiç mi suçu yok?

Stj. Dr.: Hocamız sadece sisteme değinmiş ama hocaların kral gibi tıp öğrencilerinim veya asistanların üzerindeki sınırsız yetkilerini unutmuş. Nasıl aile hekimliği denilen şey aslında sağlık ocağı sisteminin sadece adının değişmiş versiyonu ise; aynı şekilde hocamızın dediği sistem gelse bile eğer öğrenci asistan, yardımcı sağlık personeli ve hocaların görev ve sorumlulukları standarda kavuşmadıktan sonra inanın eski tas yeni hamamdan başka hiç bir şey olmaz. Hastanede hemşire misin personel misin belli değil.

Dr. Ali: Bu yazı içerik olarak doğru da, yazar 2008’ e kadar intern eğitimi vermek yerine onları dershaneye göndermeyi tercih eden Cerrahpaşalı olmasa daha inandırıcı olurmuş.

Dr. Mehmet: Önce hocaları düzenleyin. Yazmak kolay tabi, sizin nasıl bir hoca olduğunuzu da biliyoruz. Öğrencileri TUS çalışın diye göndereceğinize tansiyon ölçmeyi öğretseydiniz!!!

Dr. Mehmet: Önce hocalar öğrencileri olduğunu hatırlasın. Onlara böcek gibi davranmasın. Bir şey öğretmek için çabalasın. Pratiğin bir kelimesini hocalar öğretmiyor, asistanlar yanlış bilip yanlış öğretiyor.

Bu tenkitlerdeki önemli hususları başlıca üç grupta toplayabiliriz:

BİR: Tıp eğitiminin yeniden düzenlenmesi gerektiğine kimsenin itirazı yok. Bugünkü eğitim sisteminden herkes şikâyetçi.

İKİ: Benim bir ‘Hoca’ olarak tıp eğitimini tenkit etmeme birçoğu bozulmuş. İyi de yanlışlarımızı görmezsek, tartışmazsak doğruyu nasıl bulacağız?

ÜÇ: Tıp eğitim sistemindeki eksiklerin, yanlışların bir numaralı sorumlusu elbette ki öğretim üyeleridir. Bu yazımda sizlerle öğretim üyeleri ile ilgili görüşlerimi paylaşmak istiyorum.

ASIL SORUMLU LUK ÖĞRETİM ÜYELERİNDE

Eğitimin kalitesizliğinde öğretim üyelerinin çok önemli payı vardır. Birçok öğretim üyesi için öğrencilere teorik veya pratik ders yaptırmak tamamen bir ‘angarya’ hâlini almıştır. Öğretim üyelerinin çoğu öğrencilere gereken ilgiyi göstermemekte, öğrencileri ya başıboş bırakmakta ya da asistanına havale edivererek onlardan ‘kurtulmak’ tadır. Staj dönemleri boyunca hocalarının yüzünü hiç görmeyen ya da pek az gören çok sayıda öğrenci vardır. Oysa tıp eğitiminin en önemli bölümü hasta başında yapılan uygulamalardır. Tıp, sadece okuyarak değil, mutlaka pratik uygulamalarla ve usta-çırak ilişkisi ile öğrenilmesi gereken bir sanattır.

BİR: Eğitim ile uğraşmanın hiçbir maddi karşılığı yoktur. Öğrenci ile uğraşmak manevi tatmin dışında kimseye puan da getirmemektedir. İşini bilen öğretim üyeleri, öğrencilere ayıracakları zamanda hasta bakıp para kazanmayı, bilimsel yayın hazırlayıp akademik puanlarını artırmayı veya ilaç firmalarının gönlünü hoş tutacak aktivitelerde bulunmayı tercih etmektedirler.

İKİ: Öğretim üyelerinin giderek özelleşmeleri de eğitim bakımından önemli sorunlar yaratmaktadır. Spesifik bir konu ile uğraşan bir öğretim üyesi için öğrencilere temel bilgileri öğretmek hiç de cazip değildir.

ÜÇ: Öğretim üyelerinin bugünkü uygulamaya göre, kâğıt üzerinde de olsa pek çok görevleri vardır.

· Poliklinik yaparlar ve yatan hastalara bakarlar.

· Muayenehane açabilirler veya hastanede özel hasta kabul edebilirler.

· Ameliyat ya da benzeri girişimleri uygularlar.

· Asistan eğitimine katılırlar, tez danışmanlığı yaparlar.

· Araştırma yürütür ve yönetirler.

· Kongre, toplantı ve seminerler için bildiri, konferans, konuşma hazırlarlar.

· Dergilere yazı ve kitap yazarlar.

· Derneklerde yönetici olarak görev alırlar.

· Öğrenci, asistan sınavlarına katılırlar.

· İlaç firmalarının elemanlarıyla ilgilenirler, ürün müdürlerinin gönlüne girmeye çalışırlar.

· Kongrelere katılıp yorulurlar.

Ve de bu kadar işten zamanları kalırsa, öğrencilere teorik ve pratik dersler yaptırırlar.

Bir öğretim üyesinden bu kadar iş içinde hepsini tam olarak yerine getirmesi elbette beklenemez. Öğrenciyle çok ilgilenen asistanı ihmal eder, muayenehanesi olan hastaneye önem vermez. Araştırmaya meraklı olan hasta bakmaktan kaçınır. El becerisi gerektiren girişimleri iyi yapan yayın yapmaya zaman bulamaz.

Öğrenci için gerekli olan kendilerine gerçekten zaman ayıran, onlarla ilgilenen öğretim üyeleridir. Dünya çapında ünlü olan bir cerrahın ya da çok önemli araştırmalar yapan bir öğretim üyesinin öğrenci için önemi yoktur.

ÖĞRETİM ÜYELERİ İÇİN TAVSİYELERİM

· Öğretim üyeliği sözleşmeli olmalı, kimse devlet memurluğu kalkanının arkasına saklanmamalıdır.

· Üniversitelerde eğitimle ilgilenen özel eğitimci öğretim üyeleri olmalı ve bunlara maddi karşılığı verilmelidir.

· Günümüz şartlarında bilgiye ulaşmanın yolları değişmiştir. Amfilerde ‘sadece hocanın konuştuğu derslerin’ hiçbir manası kalmamıştır. İnternet mutlaka eğitimde yer almalıdır.

· Öğrenci ders konusunu hocanın tavsiye ettiği kaynaklardan okuyarak kendileri öğrenmeli, daha sonra bu konu hoca ile karşılıklı olarak tartışılmalıdır.

· Tüm dersler hasta başında veya laboratuarlarda uygulamalı olarak yapılmalıdır.

· Tıp fakülteleri kliniklerinde daha ziyade komplike veya ender rastlanan hastalığı olan hastalar yatmaktadır.

Pratikte sık görülen hastalıkların daha iyi tanınması için üniversite kliniklerinden başka mutlaka kamu hastane ve polikliniklerinden de yararlanılmalıdır.

· Her tıp fakültesi mezununun bilmesi ve yapması gereken temel girişimler (idrar, mide sondası konması, entübasyon, lavman, çeşitli ponksiyonlar, basit dikişler, damar yolu açılması vb) belirlenmeli ve tümünün bunları belirli sayılarda uygulamış olmaları sağlanmalıdır.

· İmtihanlar yazılı, sözlü ve de uygulamalı olmalıdır. 

· Öğrenciler, yurt dışında bazı üniversitelerde olduğu gibi, öğretim üyelerine puan vermeli ve bu puanlar eğitimcilerin sözleşmesinin yenilenmesinde etkili olmalıdır.

Gelelim neticeye

Ben görüşlerimin ve çözüm tavsiyelerimin mutlak doğrular olduğunu iddia etmiyorum. Amacım, tıp eğitimini masaya yatırılarak tartışılmasına aracı olmak ve bu şekilde doğru ve güzele erişilmesidir. Bu konuda ilgili tüm kesimlerin yani öğrenciler, öğretim üyeleri (asistan, başasistan, yardımcı doçent, doçent, profesör), tabip odaları, Sağlık Bakanlığı ve üniversite idarecilerinin (bilim dalı, bölüm başkanları, dekan, rektör ve yardımcıları) görüş ve tavsiyeleri değerlendirilmelidir.

Her kesimden görüş, tenkit ve tavsiye bekliyorum. 

Paylaş
Etiketler: çözüm tavsiyelerimhastalıklarhastaneİmtihanlaröğrencileröğretim üyeleripolikliniklerüniversiteler
Önceki Yazı

Bu Yazıyı Okumak Tehlikeli ve Yasaktır

Sonraki Yazı

Baba Olmak Zor!

Prof.Dr. A. Rasim KÜÇÜKUSTA

Prof.Dr. A. Rasim KÜÇÜKUSTA

İlişkili Yazılar

Grip Aşısı Rezaleti
Genel Eğitim

Grip Aşısı Felç Riskini Artırıyor

08 Aralık 2024
5k
Günde 3 Bardak Süt Kemik Kırığı ve Ölüm Riskini Artırıyor
Prof.Dr. Ahmet Rasim KÜÇÜKUSTA

Günde 3 Bardak Süt Kemik Kırığı ve Ölüm Riskini Artırıyor

06 Aralık 2024
5k
Antiniyotikler Meme Kanseri Riskini Artırıyor
Genel Eğitim

Antiniyotikler Meme Kanseri Riskini Artırıyor

30 Kasım 2024
5k
Grip Aşısı Rezaleti
Genel Eğitim

Grip Aşısı Rezaleti

29 Kasım 2024
5k
Sonraki Yazı

Baba Olmak Zor!

Yorumlar 1

  1. Uğur ÖZALTIN says:
    15 yıl önce

    Sağlık sorunları ve sağlıkçıların sorunları bitmez hocam.
    Doktorluğu para için değil ideal edinen kişiye öğretmek en akıllıca kısa yoldur bence.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Aksekili Hayriye Ana

Aksekili Hayriye Ana

15 Aralık 2025
Milli Eğitimde Reform Hemen Şimdi

Eğitimi Ayağından Vurmak

15 Aralık 2025
Konkordato Sürecinde Takas Hakkının Sınırlandırılması

Konkordato Sürecinde Takas Hakkının Sınırlandırılması

15 Aralık 2025
Mezarlıktaki Dilenci

Mezarlıktaki Dilenci

15 Aralık 2025
Birlik Olalım

Birlik Olalım

15 Aralık 2025
Hediye Kitap (l)

Hediye Kitap (lV)

15 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarımız, Sedayi ALTUN’dan,

“Bir Eğitim Yolcusu” adlı güzel bir eser. Yazarımızın eseri, yine bir yazarımız ve Karadeniz Şairler ve Yazarlar Derneği yönetim kurulu üyemizin sahibi olduğu Ateş Yayınlarından çıkmıştır. Kendilerini kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap