Yarım saat önce saat 19:00’a doğru çöpü atmak üzere dışarı çıktım. Alaca karanlıktan hallice bir karanlıkta, karşıdan iki kişiyi gelir gördüm.
2 sene öncesine kadar alt dairede kalan kiracılardı. Baba ve oğlu. En büyük oğlu.
Babasının boyuna yaklaşmış. Aynı babası gibi yürüyordu babasıyla beraber.
Kendi evimi satın aldığımda, onlarla tanışmıştım. Yeni yerleştiğim için ufak tefek araç gereç lazım olduğunda onlardan isterken
az buçuk muhabbetimiz oluşmuştu. Dışarıda rastlaştığımız zamanlarda da selam veriyordum…
Önlerinden geçtim. Bir çalımlı surat, bir dik bakmalar… Bunların hepsi Cavid Radar’ın yüzünden. Bir de biraz bitleri kanlandı o yüzden.
Fakat ilk önce Cavid Radar yüzünden.
Cavid Radar bunları sevmiyordu çocuklardan ötürü. Gizliden gizliye, gitmeleri-taşınmaları yönünde kuvvetli bir temenniye sahipti Cavid Radar.
Bizim apartmanla kendi apartmanı arasında jiletli tel örgü bile çekmişti. Onlara vereceği rahatsızlık seviyesini nasıl artıracağı yönünde derin
düşünceler içerisindeyken aklına beni de araç edebileceği bir yol gelmişti…
Gece olunca-gece yarısından sonra, kendi apartman terasına çıkıp onların balkonuna izmaritler atmaya başlamıştı Cavid bey.
Benim balkonda sarmaşıklar hüküm sürüyordu. Bir de eski kanepe vardı. Benim balkonuma da izmarit atıyordu ki yangın çıksın.
Onların balkonuna da izmarit atıyordu ki alt komşuyla ben dalaşayım.
Bir yandan da diğer yakın dedikodu-sever komşulara da değişik değişik fitiller…derken dümeni büyük bir ustalıkla idare ediyordu
Cavid Kabakorsan.
Kısmen, fakat sonrasında çokça etkisini göstereceği gece operasyonları işe yaramıştı. Alt komşu, karısı bir gün bana lafı sokmuştu.
İzmaritleri siz mi atıyorsunuz! .. demişti. Fakat sesindeki gerginlikten anladığım kadarıyla, tamamen biliyormuş gibi inanıyordu buna.
Hayır, demiştim. Balkonumda kül tablam var. Bir de üst komşum var, balkonumda her sabah bilhassa kahvaltı artıkları görmekten ben de yoruldum deyip
meselenin başka bir kaynağı olduğu yönünde dikkatini dağıtabilmiştim.
Cavid Radar‘ın bir önemli özelliğini burada zikretmek gerekir. Cavid Radar, evinde önemli bir miktarda ziynet eşyası saklıyor. Bankada filan da
epeyi parası var. Aklı yetse BitCoin de alıp satar fakat o anki heybetli mal varlığı getirisinin sarhoşluğu ile oralı bile olmuyor.
Duymuştur tabii BitKoin mitkoin fakat dine aykırı olmasın diye “faiz” değil de “getiri” demeyi tercih eden misli-manlardan Cavid NoFaiz.
Kedileri beslemesinin cennete gidebilmek için yeterli sevab biriktireceği yönünde bir eminliğe de sahip.
Neyse. Konuyu fazla dağıtmayalım…
Çöpü atmak üzere iken eski alt komşumu ve oğlunu gördüm… demiştim. Çalımlı suratlarının sebebi sadece izmarit değildi elbette.
Adam belediyede çalışıyor. Üç-beş arkadaşıyla bir, bir kreş-çocuk bakı işine girdilerdi. Biraz zaman sonra ellerine bir para geçince ev filan da aldılar.
Adamın karısının yürüyüşü de değişti.
Kreş işine girdikten hemen sonra taşındılardı zaten.
(Cavid Radar’ın memnuniyetini anlatmam gereksiz. Fakat daha henüz, yediği bütün hurmaların akıbetinden habersizdi.)
Elimde çöp poşeti önlerinden geçerken, biti kanlılar diyesim geldi. İçimden dedim.
Bit.
Gündüz vakti kurumdaydım. Şu aylar genelde BitCoin‘den çok konuşuyoruz… Espri zorlaması yapıyorum… Davar tüccarları! diyorum.
Bitli Koyun. Evet, diyorum. Para var bu işte, diyorum. Davar alıp satmak. Koyun alıp satmak.
Ben girmem fakat yine de inceliyorum, diyorum.
Birisi diyor; gel sana öğreteyim. Bak, düşükken alıyorsun, yüksek ise düşerken satıyorsun. Eteryum, link, portföy yapıyorsun…
Birisi diyor; bak hocam, skyxxxx adlı bir site var… Buraya üye oluyorsun, paraları yatırıyorsun, onlar senin adına kazanıyor…
Hemen soruyorum… Sen üye misin?
Hayır, diyor.
Titan Üçkağıt Piramidi’ne çok benziyor diyorum… Olabilir diyor. Fakat sen yatır diyor.
(Para kaybetmemi istiyor… Beni öne sürüp zevk almak istiyor… 30 binle girmiş, 70 bin yapmış… Fakirlerle [Benimle] eğlenmek istiyor.
Fakat en son 63 bine düşmüş. Bir de yürüyüşü var…)
Başka birisi; ben bilmiyorum nedir bu işler, diyor. Anlamam, girmem de diyor. Fakat 2-3 gün sonra tesadüfen öğreniyorum ki
çoktan-demesinden önce girmiş bitcoin’e; 30-40 bin kaldırmış, soğuk cüzdana çekmiş paraları. Bir de saf taklidi yapışı vardı!
Kendi yorumumu söylerken, aa! öyle mi diyor. Sonra hızlı adımlarla içeri giriyor…
#bitcoin #portföy #belediye
…