Geçen ve bu hafta yine zihnimsel açıdan sarsıntılı geçti.
Zihinsel sarsıntıları elbette en iyi şekilde, bir başka duru ortama çekildiğinizde anlıyorsunuz, ölçebiliyorsunuz.
Fakat tabii bu sarsıntıların sebepleri, normal jeolojik depremlerde olduğu gibi içsel bir kaynaktan-fay hatlarından değil.
Zihin sarsıntılarının fayları dışarıdandır.
En güçlü sarsıntı tüm Türkiye’nin duyduğu Didim‘deki Hatice T. cinayeti oldu. Zihnimi ve elbette kalbimi sarsmasının sebebi; Hatice T.’nin
çok yakın bir öğretmen arkadaşımızın eski eşi olması. Hâl böyle olunca, öğretmen arkadaşınızın yüzüne baktığınızda yeniden ve yeniden
hatırlıyorsunuz, ve bir daha bir sarsıntı oluyor.
Kayıp haberleri ilk yayıldığında aklıma “saplantılı aşık” tipi gelmişti. Fakat sonra ikinci olasılığa geçildi. Yani buradaki bir yolsuzluk olayını
ortaya çıkarması sebebiyle bunun bir Kürt mafyası işi olduğu üzerinde de yoğun olarak durdum.
“Saplantılı aşık” unsurunu-olasılığını hemen es geçtim. Çünkü, kaçıran ve kaçırılan kişilerin profillerini öğrendiğimde, ki eğitimli kişilerdi,
böyle bir olasılık düşük demiştim. Çünkü, duyduğumuz bu pek çok insan-kadın cinayetinde ortak ağırlık-etken, insan-erkeklerin düşük profilleri idi.
Bu olayda ise öyle bir şey görünmüyordu.
Bu olaydaki insan-kadın profilli, Hatice T., gerçekten olumlu bir tip.
Güler yüzlü, pek çok sosyal faaliyete katılan, zamanını güzel ve dolu bir şekilde yaşayan bir kadın.
Çocuklarıyla ve tüm çevresiyle çok güzel bir iletişimi olan bir insan-kadın.
Erkek profili(Suat A.) ise…
Yıllar önce, Kopya Kadınlar adlı bir yazı yazmıştım. O yazıdaki konulardan biri, ki aslında esas konu, ülkemizdeki erkek tipinin
bir-iki model dışında başka bir modele geçemediği üzerine idi. Örneklerden biri, ki modern görünmesine rağmen, Hatice T.’nin
katili olan insan-erkek tipiydi. Yani, modern ve rahat bir ortamın olduğu Didim‘de bile, kendi kabuğunu kırmakta zorlanan erkek tipi.
“Modern” gibi görünen fakat o bahsettiğim ülkesel-erkek tiplerininden birini içselleştirmiş-içgüdü haline getirmiş,
fakat kabuğunu kırıp dışarı çıkamamış erkek-tipi.
….
“Hayat” dediğimiz şeyi nasıl anladığımız da çok önemli tabii. Aslında en fazla iki tür şeklinde anlarız.
Hayat; insanlar için, ya etinden bir parça
koparılacak bir şeydir ya da -hayata- bir değeriniz olduğunu-bir katkınız olabileceğini- bir renginiz olduğunu(ki faydalı bir renk) göstereceğiniz bir şeydir.
Genelde insanlar koparmaya çalışırlar kimi zaman piranalar gibi kimi zaman sinekler gibi kimi zaman sülükler gibi yavaş yavaş… gibi gibi.
Kopya Kadınlar yazısı, girizgah olması bakımından iyi bir yazıydı. Yani ben aslında orada insan-erkek tipini yermiştim.
Gerek kurslarımda olsun gerek dışarıdaki insan iletişimlerimde; herkese, fakat daha çok emeklisini olmuş kişilere, ciddi uğraşılar edinmeleri
gerektiğini anlatırım. Çalışmak hiç bitmemeli. Oturup düşünün; size hitap eden sizi huzurlu ve dingince mutlu kılan içinizdeki o nehri bulun derim.
Ölene kadar neyi uğraşı alanı edinmeniz gerektiğini bulun derim. Buldurduklarım olur fakat onları, onlara ait olan uğraşı alanına çekmeyi
başarmak konusunda yetersiz kaldığım çok olmuştur.
Özellikle boşta kalan insan-erkek modeli çok daha tehlikelidir. Topluluğun gürültülü eğilimine kendini kaptırmak konusunda direnme göstermez
insan-erkek tipi. “Tehlike” dediğim şey; illa ki bir kadını öldürme olasılığı değil. Boşluk, kuru gürültü oluşturmak da büyük tehlikeler oluşturur.
…
Konu genişletilebilir... Dört örnek-kişi vererek yazıyı bitireyim. Boş-erkek-tipi dediğim tiplere 4 örnek. İstersem 1000 örnek de veririm.
Belirgin ve yakın oldukları için vereyim örnekleri.
1- Yan apartman sahibi. 70’ini geçkin. C. Bir kısa öykümde Cavit Radar dediğim kişi. Emekli. Boş. Dedikoducu.
Dul kadınlara ağzında sularla bakıyor. Malını yüceltiyor, övüyor.
2- Bu sokağın diğer ucunda yaşayan 2
Mehmet benzeri ihtiyar. Emekli, boş. Evi aldığımdan beridir beni takip ediyor, sorup soruşturuyor.
3- İki-üç hafta öncesinde bahsettiğim homoseksüel öğretmen. Emekli. Boş.
4- En ilginci ise şu: bir yakınım. Kan bağım olan bir ihtiyar.(Şu son cümleyi yazarken nasıl bir içsel acı yaşadığımı anlatamam)
Telefonuma dinleme yazılımı yüklenmiş. Olayla ilgisi var. Yıllarca beni izlemiş, dinlemişler. Bir hısım da işin içinde. Bir de o hısmın “yazılımcı”
arkadaşı.
Tehlikenin farkında mısınız?..