Tarihi yarımada içerisindeki eserleri ziyaret edecektik. Ziyaretimizin gününü daha önceden karar etmiştik. Önce saraydan başlayıp müzelerden çıkacaktık. Akşam haberlerde okulların tatil edildiğini öğrendik. Virüs salgınından dolayı toplu yerlere gidilmemesi gerektiği açıklanınca planımızdan vazgeçtik.
Bir kelime dünyayı sarstı. Bir kelime dünyayı alt üst etti. Biyolojik silah. Tehlikenin boyutunu anlamak güç olmasa gerek. Bir kelime nelere kadir. Bir kelime temiz olmayı, temizlik kurallarına uymayı ve sokakları temiz tutmanın gerekliliği bilincini öğretti. Hasta isen ona göre davranışını düzenlemelisin. Kişisel ve toplumsal olaylarda kötü niyetli olmamak gerekir. Hiçbir zaman virüs olma, adaletli ve hakkaniyet ölçüsünde davran.
Yaptığın kötülükler özellikle başkalarının örnek alacağı türden ise virüs taşıyıcısı olarak nitelendirilebilirsin. Bir parça ekmekle doyuyorsan, niçin rant peşinde koşuyorsun. Bugün her şey elinde olanlar yarın nasıl hesap verecek. Tarih unutmaz, tarih akıl defterine yazar. Yalnız kalbindekinin doğru olduğunu bildiğin sürece insanların ne dediğine aldırma.
Toplumsal yönetimde israf, virüs salgınından daha kötüdür. İsraf haram olduğu hâlde, herkes kendine göre bir kılıf uydurup yaşıyor. İsrafın batağındayız, virüs gibi sarmış bizi gidiyoruz. Yine virüs salgını özelliğinde bir kelime daha; “Haram” Öyle bir kelime ki, topluma haramı normal kabul ettirdiler. Bunlar değerlerimizi, inancımızı bilmeyen, maalesef yönetimde söz sahibi kişiler. Bunların Ülke insanından özür dilemesi yeterli midir bilemiyorum.
Siyasi bir bilgiyi yazıp da kimseyi kırmak istemiyorum ama bir noktadan sonra patlıyorum. Adam; “Bakara, makara” diye dalga geçti, sen de kabullendin. Adam “Zina” yı kaldırdı sen de kabullendin. İnanın bu kabuller en tehlikeli yayılan virüsten daha tehlikelidir. Fakat insanımız uyku taklidi yaparak, bilmiyordum deyip geçiyor.
Yarımadanın meydanında gezindik. Hiçbir yerde oturmadık, yemedik ve geri döndük. Yolun yarısını konuşarak geldik.
Saraylar ve müzeler daha sonra gezilir, diye teselli bulduk.
Bu konu da yazılacak çok şey var ama tekrar yazıyorum, kimsenin kalbini kırmak istemiyorum. Biliyorum ve yazmıyorum. Ülkenin başına örülen küresel sistemin geçerliliği için kimlerin çanak tuttuğunu çok iyi okunuyor.
Üç beş kuruşa kendini satan yazar çizerlerin doğruları yazma zamanının geldiğini bilmesi gerekir.
Allah insanımızı doğru yoldan ayırmasın.