Takvamız farklı” dinde zorlama “yasaktır, bu sebepten dolayı ilahi dinde. Kimin dininin tolunun diğerinden isabetli olduğu ahirette belli olacak… Bırak herkes sonuca kendisi yürüsün. Kavgaya ve kana sebep olur dinde zorlama. Ya senin zorladığın din cemalüllaha erdirmezse o kişiyi ve seni… Kavga mı belirler üstün dini. Kavgayı seçme. Zaman belirler ama… Mahşerde öğrenirsin… Mahşerden önce de bazı işaretler belirir…
Zamana bıkamayı seç zorlama yok ve yasak din de ve dini konularda tebliğ yeter. Peygamber bile tebliğle yetindi. Peygamberin kavga ve savaşları ne anlamamı gelir… Dinde zorlama yolunu seç anlamına gelmediği kesin…
Ülkemizin huzuru için her ırktan ve her mezhepten ve düşünnceden insanı kucaklamayı prensip edinmeliyiz… Dünya huzuru da bu prensiptedir… İnsanların takvası farklılık arz ediyor. İşte delil: “Her söz sâdır olduğu kalbin kisvesine bürünmüş hâlde ortaya çıkar..” der Muhyiddin Arabi.
Ne sen benim gibi düşüne bilirsin nede ben senin gibi… Takvalar farklı. Dinde zorlama dini konularda zorlama hikmetsiz iş yani rahmani değil… Yani şeytan işi yani nefsin işi
Ülkemiz de dünyamızda seçimi yapılması gereken ilke belli… İnsan ömründe bile aynı takvada değil… Farklı takva ve haldeyiz hep… Tebliğ yap, yol bu, tebliği seç yol bu. Kan ve kavgaya giden prensipleri bırak… Tekr et. Yazıktır insanlara bak Yemenin haline bak suriyenin haline çocuklara da mı layık görüyorsun bu zorlamayı… En çok da çocuklar ve kadınlar ve ihtiyarlar etkileniyor. İlahi dinde savaşlarda bu üç sınıf korunma altına alınır…
Bir Gül Ölüm
Hayat diken gibi
Bir gül ölüm
Aşıklara
Beni her gün sıgaya çekiyor ölüm…
Çeksin
Bir gül ölüm
Aşıklara
Gördüm onu rüyamda
Rüyamda acaip bir güldü
Buldum onu özümde
Özümde ışıktan bir eldi
Yeni çekilmiş resmimde gördüm
Tozlu bir yol gibiydi ölüm
Gördüm her eşyada onu
Vaaz eden dil gibiydi ölüm
Hayat bir hasret sınavıdır…
Sordum kendime
Ölüm bu hayatın nesi
Ölüm altın hazinesi
Ölüm üstümüze yağan kar
Hayatın başlangıcında
Peşimizde gül ölüm