Sütteki üretim ve tüketim rakamları doğru mu? Doğru ise 3 milyon sayısı geçen kayıp süt inekleri nerede? Türkiye’nin süt ineği sayısı 4 milyon 200 bin mi, 7.941.000. mi? Çiğ süt üretimi 13,5 milyon ton mu? 8.575.000. ton mu?
Kişi başı süt ve süt ürünleri tüketimi 182 litre mi yoksa 115 litre mi? Akademik alan tüm yoğunluğunu sütün sokağına dikkat çekiyor.. Çiğ süt Üretiminin sürdürülebilirliği hangi akademik alanın umurunda? Yazdıklarımızda Rekabet Kurulu sorgulamalarımızı çok gerilerde bıraktık. İşte aşağıda tüm bunları ele aldığımız rakamlara geçelim..
Okul sütü projesi nedeniyle çeşitli sivil toplum örgütlerinin basın bildirilerinde süt tüketimi ile ilgili farklı ve rakamlar gördük… Bilhassa Gıda Mühendisleri Odası, Ziraat Mühendisleri Odası ve Ankara Tabip Odası’nın ortaklaşa düzenledikleri ‘’ broşür’’ ve ZMO’nun basın bildirisinde 25 Litre gibi bir rakamın geçmesini doğrusu çok ama çok yadırgadığımı söylemeliyim.. Basın açıklamasında ‘’25 litre içme sütü’’ ifadesi toplam süt ve süt ürünleri tüketiminin 25 litre olduğu algısı yaratılmış olunca GTHB’nı da yeni bir açıklamada bulunarak kişi başı tüketimin 182 litre olduğunu söyledi.. ATO, GMO; ZMO’nun ortaklaşa düzenledikleri ‘’broşür ‘’deki bir jargon deyim ile ilgili değerlendirmelerimi saklı tutuyorum. Şimdi asıl değerlendireceklerimize geçelim.
Gıda Tarım Hayvancılık Bakanı Veteriner Hekim Sayın Mehdi Eker beyefendinin 2012 yılı Şubat ayında açıklamasına göre 2011 yılı toplam çiğ süt üretimimiz 12 milyon tondu. (12 milyar litre).
21. Mayıs Dünya Sütçüler-Sütçülük günü dolayısı ile ZMO’nun basın bildirisindeki rakamları görmüş olmalı ki süt (çiğ) üretiminin 13,5 milyon ton, kişi başı süt tüketiminin yoğurt, ayran, peynir vb. şeklinde 182 litre olduğunu söyledi.. Biz bu rakamlara söylenmesi zorunlu efsane rakamlar diyoruz..Çünkü bu efsane söylenmez ise AB ‘’haydi süt ithal edin ‘’dayatmasını başlatır.. Bu da hayvan varlığımızı daha da dibe çökertir..
Süt Tüketiminde Gerçekçi Rakamlar
Bizim hesaplamalarımıza göre ise toplam çiğ süt üretimimiz 8,575 milyon tondur… Süt ve süt ürünleri kişi başına tüketimimiz ise 115 litredir. Şayet 12-13,5 milyon ton çiğ süt üretimimiz olsa yollardaki süt tankerleri yoğunluğu iki katına çıkardı dağlar, taşlar süt akardı..diyoruz üreticiler olarak..
Efsane 13,5 milyon Çiğ Süt Üretimi Nasıl Hesaplanıyor?
2007 yılı – Çiğ süt Üretimi
|
2008 yılı – Çiğ süt Üretimi
|
2009 yılı – Çiğ Süt Üretimi
|
11.279.000. Ton
|
11.255.000.Ton
|
11.583.000 Ton
|
Tablo:1- Tüik 2007,2008, 2009 yılı çiğ süt üretim rakamları
Tüik, 2009 yılına kadar toplam çiğ süt üretim rakamlarını çıkarmak için GTH Bakanlığından toplam büyükbaş hayvan varlığındaki ‘’muhtemel ‘’ süt ineği sayılarına ve süt ineği süt verimi ortalamasına göre yukarıdaki rakamları buluyordu.. Tarım Bakanlığının 2007, 2008, 2009 hayvan varlığı rakamları doğru olsa idi et ithalatı hemen öncesindeki açıklamalarında önce yeterli olduğunu söyleyip sonra yetersizliğini kabul edip 2010 yılının Nisan ayında et, canlı hayvan ithalatına başlanır mı idi? Kaldı ki 2008 yılında 1 milyon adet süt ineğinin kasaba gitmesi ile azalan çiğ süt üretiminin arz eksikliği yaratması ile 2008 Ağustos ayında 39 kuruş olan çiğ süt fiyatları 2009 yılının Eylülünde yükselmeye başlayan artışlar ile aynı yılın Aralık ayında 92 kuruşları bulmaz idi. 2010 yılının Mart ayında ise arz eksikliğinde azalma olmadığı halde sanayicilerin ortaklaşa fiyat belirlemeleri ve dayatmaları ile düşürüldü…
Yukarıdaki Tablo:1’de 2008-2009 sürecinde 1 milyon süt ineğinin azalmasından doğan çiğ süt üretiminin de azaldığının Tüik istatistiklerine yansımadığını görülmektedir.. Dolayısı ile GTHB’nın 2007,2008,2009 ve bundan sonraki yıllara bina ettiği 12 milyon, 13,5 milyon ton çiğ süt üretim rakamlarının tamamı efsanedir..
Biz 8,575 milyon ton çiğ süt üretim rakamını nasıl hesapladık?
Şimdi önce alt verileri ortaya koyalım.
GTH Bakanı Sayın Mehdi Eker 2002 yılında süt ineği verim ortalamasının 1,1 ton olduğunu bunun kendi dönemlerinde 1,7 tona yükseldiğini 2012 Şubat’ında açıklamıştı
Damızlık Sığır Yetiştiricileri Merkez Birliğinin 2012 yılı süt ineği sayısı 4.200.000 adettir. Tüik’in hesapladığı eski yöntem ile bu rakamı süt verim ortalaması ile çarptığınızda 7.140.000 ton çiğ süt üretimi çıkıyor.
Tüik yeni AB yöntemi ile istatistik yapmaya 2010 yılında başladı. Bu yeni yöntem süt ineği muhtemel istatistiki sayısı ile yine muhtemel verim ortalaması çarpımı ile değil 2010,2011,2012 yılı için sanayicilerin topladığı çiğ sütün miktarına göre istatistiki verileri toplayarak açıklıyor.. Ve Tüik’in sanayicilerden toplanarak elde edilen istatistiklerde 2011 yılı için toplam çiğ süt üretimi istatistiği 7.070.000 tondur..
Bir zihin jimnastiği daha yapalım.
Sayın Bakan’ın açıkladığı 13,5 milyon ton rakamını süt ineği sayısı olan 4.200.000’e böldüğümüzde; süt ineklerimizin süt verim ortalaması 2012 Şubat ayından bu yana 1,7 tondan 3,214 tona mı çıktı? Çıkmadı..
Sayın Bakan’ımızın 13,5 milyon ton toplam çiğ süt üretimi ve süt ineği verim ortalamasının 1,7 ton olduğunu kabul eder isek 7.941.176 adet süt ineğimizin kayıtlı olması lazım..? Öyle ise DSYMB’nin istatistiklerinde var olan hayvan sayısından fazla 3.741.176 süt ineği nerede?
3.741.176 süt ineği kayıtsız olabilir mi?
Hayvan başına 225-300 TL’nin, Çiğ süt litre başına desteklerin verildiği bir ortamda çiftçi süt ineğini kayıtsız bırakır mı? Kısmen olabilir..diyerek istatistikleri irdelemeye çalışalım:
1-3 hayvan sayısına sahip işletme sayısı 2007 yılında açıklanan GTHB istatistiklerine göre muhtemel sayısı 800 bin adetti.. İstatistiki yöntem ile bunu 1,5 hayvan sayısı ve 800 bin işletme sayısı ile çarpacak olur ise 1.200.000 sayı ediyor ve buzağısı, danası vb GTHB’nın yukarıdaki tablo.1 çiğ süt verim istatistiklerine dahil olan..
2008, 2009, 2010 ve 2011 yıllarına ait işletme büyüklükleri, işletme sayısı rakamlarını GTHB’lığı her nedense yayınlamıyor, 2012 yılı içinde sadece toplam 11-12 milyon büyük baş hayvan sayımız var diyor.
Kayıtsız hayvan sayısı işte 1-3 sayısı işletmelerin içindeki süt inekleri içinde olabilecek ise de yine GTHB’nın yaptığı açıklamalarda sayısal veri verilmese de işletme büyüklükleri sayısının çoğaldığını söylüyor. Öyle ise yukarıdaki 2007 yılındaki 1-3 hayvan sayısı büyüklüğüne sahip işletme sayısı olan 800 bin rakamı da azaldı demektir..
Şu anki -1-3 hayvan sayısına sahip işletme sayısının 500 bine indiğini muhtemel görürsek toplam büyükbaş hayvan sayısının bu büyüklükteki işletmelerde 500 binx1,5 : 750 bin olduğunu bulabiliriz. 750 bin sığırın içinde ancak süt ineği sayısını bulmaya çalışalım: 250 bindir..
İşte bu 250 bin rakamı kayıtsız süt ineği olabilir..Bu rakamı da 1,7 süt verimi ortalaması ile çarptığımızda 425.000 bin ton çiğ süt üretimi yapıyor. Haydi bu hesabımı da bir kenara bırakalım kayıtsız süt ineği sayısını 1 milyon kabul ederseniz 1.700.000 ton çiğ süt üretimi kayıtsız ineklerden elde edildiği görülebilir bu veya buna yakın rakamları sanayicilerin topladığı rakamlara ilave edilirse 8.500.000 ton ile buluşabilen toplam çiğ süt üretimi olduğu gerçeğidir..
Bu durumda 3.741.176 adet kayıp süt ineği sayısını 1 milyon azaltıp O zaman yine sorarız: 2.741.176 süt ineği nerede?
13,5 milyon çiğ süt üretimi efsane mi gerçek mi? Süt ve süt ürünleri ithal edilmemesi için bu efsaneye çiğ süt üreticilerinin, hayvanı üretenlerin ihtiyacı var.. Ama bu efsaneyi endüstriyel süt sektörünün patronları ‘’arz fazlası vaar ‘’ diyerek siyasetin ve üreticilerin tepesine kılıç gibi indiriliyor..
Peki arz fazlası süt ne kadar? Arz fazlası süt miktarı ne kadar ‘’bir bilen’’ var mı? Yoksa üreticilerin üç kuruş kazancına göz dikmenin ‘’jargon’’ca olmayan ekonomik bir deyiminin adı mı?
İsimlerini tek tek bildiğimiz endüstriyel süt sektörünün stk’sının danışmanları, üniversitede öğretim üyeliği hem de UGK Komisyonu üyeliği hem de Tetra-Pak’ın danışmanlığını yapan akademisyenlerimiz ekonomik adı ‘’arz fazlası sütün ‘’ miktarını açıklasalar da o sayıya denk gelecek kadar süt ineği kasaba gönderilse de şu arz fazlası sütü üreten ineklerden de, kılıçtan kurtulsak.. Bir gastroenterolog ve ortopedist akademisyenimiz bana soruyor: Marketlerde çiğ süt satışının medya da lafı geçmişti ne oldu? Sanırım Tetra-Pak ve onun doldurucu sektörü izin vermiyor cevabını veriyorum.! Arz fazlası vaar ise açın öyle ise marketlerde çiğ süt satışını da insanlar kutuya, fabrika bacalarına, süt çarkına değil süte para versinler.. hem ağaçlar da az kesilir, plastik de az tüketilir.. Hem de açık parekende çiğ süt satış sektörüne resmi gıda denetimi gelir..Denetim mi iyi denetimsizlik mi? Ne dersiniz? Ülke üretiminin % 42’si açık perakende çiğ süt mü tüketiyor? Sayın bakanın çok yeni çiğ süt üretim rakamlarına göre 31 milyon kişi açık perakende sektörünün müşterisi demektir.. 31 milyon kişinin sağlığını korumanın yolu, mantığı bizce jargon deyim olan sokak sütü tüketmeyin demek değil 31 milyon kişinin tüketim tarzı gerçeğinin görülerek kodeks çerçevesinde yasallaştırarak gıda güvenliğine dahil edilmelidir. Hem de kayıt dışılık ortadan kalkar. 2011 yılı Kasım ayında marketlerde çiğ süt satışına izin verecek yönetmelik hazırlanmakta olduğunu medyaya duyuran Gıda Kontrol Genel Müdür Muavini Sayın Ahmet Kavak Beyefendi’nin gücü yetemedi.. İlk kimin karşı çıktığını da tahmin edinilebilinir mi? Gelin tahmin etmeyelim ve kimsenin ahını almayalım.. Üreticilerin ahını alanlara da selam olsun.
https://groups.google.com/group/cigsutureticileri