Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, bir süre önce TOBB İkiz Kuleler Konferans Salonu’nda, Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliğinin (TOBB) ortaklaşa düzenlediği “İstihdam Seferberliği 2019” programında yaptığı konuşmada;
1) Bugün kamu-özel sektör arasında oluşturdukları güçlü koordinasyon ve sinerjinin meyvelerini almak için bir araya geldiklerini ifade eden Albayrak, “Geçtiğimiz ay Cumhurbaşkanımızın da katıldığı şura vesilesiyle ifade edildiği gibi 2019 yılında 2,5 milyon yeni istihdamı hayata geçireceğiz.” ifadesini kullanmıştı.
2) Bu kadar iddialı ifadelerin arkasında ülkenin mevcut ekonomik yapısı ile ilgili detaylı analizlerin ve geleceğe yönelik ciddiyetle hazırlanmış olduğunu düşünüyorsanız, büyük ölçüde yanılıyorsunuz. 2019 yılında 2,5 milyon yeni istihdamı hayata geçirme projesinin görünür sahibi TOBB Başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu, oda başkanlarını tek tek arayarak, “Kaç kişiye istihdam sağlarsınız” diye soruyor ve verilen sayılar toplanarak 2,5 milyon yeni istihdam rakamına ulaşılıyor(?) “Burası Türkiye Burada İş Var” sloganıyla istihdam seferberliği başlatılıyor. Bu kapsamda İstanbul Ticaret Odası tek başına 900.000 yeni istihdam sözü veriyor?
3) ASO Başkanı Özdebir, firma borçlarının milli gelire oranı yüzde 70 seviyelerine ulaştığına ve şirketlerin borçlarını ödeyemedikleri için zor durumda olduklarına dikkat çekerek, “Birçok şirket batıyor. Firmaların yurtiçi ve yurtdışı toplam borcu 2.5 trilyon TL. Son altı ayda özel sektör kâr edebilme kabiliyetim yitirmiş durumda, borcunu geri ödeyemiyor” diyor.
ASO’nun meclis toplantısında konuşan Özdebir, ekonominin istihdam yaratma kabiliyetini kaybettiğini anlatarak şöyle konuşuyor: “Ağustosta başlayan kur sarmalı, ekonominin dinamiğini bozdu. Az ithalat, az üretim, az cari açık verip, yüksek işsizlik oranı olan bir ekonomiyle karşı karşıya kalmamıza neden oldu.”
a) “Döviz cinsi dış borcumuz 448 milyar dolar, net dış borç stokumuz 282 milyar dolardır. Büyük kısmı özel sektöre ait. Borcun döndürülebilmesi için yatırım ortamının iyileştirilmesi lazım.” (Kısa vadeli borç tutarımız 120 milyar dolardır.)
b) “Firmaların mali borç/öz kaynak oranı ise yüzde 148 seviyesinde. Şirket battıktan sonra bankaya yardım etmek yerine, verilecek kaynağı batmadan şirketlere aktarmak daha doğru olacaktır.” demektedir.
c) Merak ettiğim konu yukarıda konuşmasının detaylarını verdiğimiz “borçluyuz, batıyoruz, istihdam yaratma kabiliyetini kaybettik” diyen ASO Başkanı Sayın Nurettin Özdebir ne kadar yeni istihdam sözü verdi?
4) 2019 yılı içinde 2,5 milyon yeni istihdam sağlanması için Türkiye’nin 2019 yılında % 15 büyümesi lazım, ilk 4 ay ülke ekonomisi büyüyemediğinden 2,5 milyon yeni istihdam hedefine ulaşmak için bir başka ifade ile ülke ekonomisinin her yıl değil her ay % 2 büyümesi gerekiyor.
5) Türkiye’nin en büyük holdingi Koç Holdingde toplam çalışan sayısı 95.000. Yine Türkiye’nin en büyük sanayi kuruluşu olan İskenderun Demir Çelik tesislerinde çalışan sayısı sadece 4.800 kişi’dir.
a) 1 yıl içinde 2,5 milyon yeni istihdam için, 26 adet Koç Holding, 520 adet ise İskenderun Demir Çelik fabrikaları ölçeğinde sanayi tesisine ihtiyaç vardır. Son on yılda İskenderun Demir Çelik fabrikaları ölçeğinde kaç tane sanayi tesis devreye alındı veya gelecek 5 yıl içinde bu ölçekte kaç tesis devreye alınacak da bu kadar iddialı hedefler ortaya konuyor. (Aksine devletin tüm üretim birimleri satılmıştır.)
b) 2019 yılının ilk 4 ayında oluşturulan yeni istihdam sayısı sadece 100 bin. Ayda 25 bin. Bundan sonra 2,5 milyon yeni istihdam hedefine ulaşmak için her ay 300 bin yeni istihdam oluşturulması gerekiyor. (ABD Çalışma Bakanlığı’nın verilerine göre ABD’de tarım dışı istihdam 2019 yılı Nisan ayında 263 bin arttı. Beklenti 190 bindi) Bir başka ifade ile 2019 yılında ekonomisi % 3-2 arasında küçüleceği ön görülen Türkiye dünyanın en büyük ekonomisi olan ABD’den daha fazla yeni istihdam oluşturacaktır.
c) Yeni istihdam oluşturmak bir yana; işsizlik oranı 2019 Nisan ayında yüzde 14,7 olarak gerçekleşti. İşsizlik oranı geçen yıla göre 3,9 puanlık artış kaydetti. Türkiye genelinde işsiz sayısı geçen yılın aynı dönemine göre 1 milyon 376 bin kişi artarak 4 milyon 668 bin kişi oldu. İstihdam edilenlerin sayısı ocakta bir önceki yılın aynı dönemime göre 872 bin kişi azalarak 27 milyon 157 bin kişi, istihdam oranı ise 1,9 puanlık azalış ile yüzde 44,5 oldu.
d) İnşaat sektöründe istihdam Ocak 2018 ile Ocak 2019 tarihleri arasında 487 bin azalarak 1 milyon 747 binden 1 milyon 260 bine gerilemiş. Ocak 2018 tarihinde 145 bin olan işsizlik başvurusu Ocak 2019’da 257 bine çıkarak % 77 artmış. İşsizlik maaşı alanların sayısı ise Ocak 2018’de 439 bin iken, 2018 Aralıkta 655 bine yükselerek % 50 artmıştır.
e) Maliye bakanımız Berat Albayrak “Şubat ocaktan, mart da şubattan çok daha iyi olacak. Nisan marttan zaten çok iyi olacak” demişti. Ancak şubatta 5,2 TL olan dolar martta 5,4 nisanda 5,55 mayısta ise 6,23 TL çıkarak paramız 3 ayda % 16 değer kaybetti, bizde aynı oranda yoksullaştık. Hiçbir öngörüsü doğru çıkmayan maliye bakanının 2,5 milyon yeni istihdam hedefi içi boş bir vaat olarak kalacaktır. (Her konuda olduğu gibi) Ancak kamu kesiminde verilen iftarlarda bol keseden atışlar devam etmektedir.
Ülke ekonomisinin yönetimi beceriksiz, yandaş ve yanlış ellerde olduğundan devasa teşviklere ve iddialı seferberlik söylemleri ve girişimlerine rağmen AKP hükümetinin işsizlikle mücadelesi başarısız olmuştur. Maalesef bugünkü ekonomi yönetimi ile işsizlik azalmayacak, artmaya devam edecektir.
6) Bu arada lüks, israf ve saltanat, saray inşaatları devam etmektedir. İlk 4 ayın bütçe açığı (Bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla) yüzde 135 artmış, 54.5 milyon TL olmuştur. Örtülü ödenek harcaması da 4 ayda 1 milyar TL’ye ulaşmıştır. Merkez Bankası’nın “İhtiyat Akçelerine” (40 milyar TL’ye) göz dikilmiştir.
a) Binali Yıldırım giderayak TBMM için 66 lüks aracı 28.497.600 TL bedelle kiralamakta mahzur görmemiştir.
b) El değiştiren AKP’li belediyelerdeki israf ve yolsuzluklar her gün manşetlerde yer almaktadır. (Asıl bomba İstanbul’dadır.)
c) AKP Genel Başkanı’nın tenkide hiç tahammülü yoktur. Hemen aşırı tepki ve tenkitler sıralamaktadır. Mesela Tuncay Özilhan’dan önce yandaşların servetleri açıklanmalıdır.