Siyaseti Bırakalım

Orman yangınlarında veya orman katliamlarında anında müdahale veya olay yerinde olabildiniz mi? Devam eden 14 yangın olduğunda “Envanterimizde yangın söndürme uçağı yok” diyerek mi çözüm oldunuz?
Her gün kadın cinayetleri işlenirken anında kadınların yanında olup kurtarabildiniz mi? Bıçaklanan kadının “tayt giymesini” tahrik nedeni sayan yüce hukukçulara müdahale ettiniz mi?
Tarikat ve cemaat evlerine mahkûm olan gençlerin intihar etmesini anında önleyebildiniz mi?

12 yaşında tarikat yurdunda cinsel istismara uğrayan çocuğumuzun yaşadığı travmaya anında müdahale edebildiniz mi? Hemen hatırlayalım; Çocuk istismarı için ”bir kereden bir şey olmaz” diyen Aile ve Sosyal Politikalar Bakanını unutmadık.
Deprem olan şehirlerimizde anında oldunuz da ne oldu? İzmir depreminde yıkılan bir binanın enkazının üstüne uygun olmayan kıyafetlerle çıkıp, enkaz altında kalan kişiyle konuşarak mı yerinde görev icra etmiş oldunuz.
Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, “1 Ocak 2022 tarihi itibarıyla uygulamaya koyacağımız kademeli tarife uygulaması ile evinde elektriği az tüketen vatandaşlarımız daha az fatura ödeyecekler. Bu sayede meskenlerde elektrik kullanımında tasarruf miktarı da artacaktır. Diyerek içimize su serpmişti. Vatandaş kış kıyamet de az elektrik tüketerek hasta olsun. Hastaneler ayrı sorun. İlaç ayrı sorun. Elektrik faturası Ocak ayında tüm vatandaşlara iki katı fiyatla geldi. Vatandaşın derdine derman mı oldunuz?

Yerinde çürüyen narenciye ve üretim yapamayan çiftçinin yanında olabildiniz mi?
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı EYT liler için ne şekilde müdahale yaptınız? Sayenizde EYT dernekleri ve Platformlar oluştu.
Kültür ve Turizm Bakanımız Galata Kulesi’nin işletmesinin İBB den alınacağı açıklamasıyla mı Kültüre destek verdi. Keşke Haydarpaşa Garı için aynı mücadeleye verebilseydi. “Keyfini çıkarın; ben aşılıyım” yazılı maskelerle ve paylaşımlarla yerli ve yabancı turist çekilmiyor.
İstanbul’da yağan kar için” İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nu eleştirerek “Sen problem yaşandığında halkının yanında ol, kar küreme araçlarının yanında ol, bir şeyleri koordine etmeye çalış”. Bu eleştiriler ve felaketler üzerinden siyaset yapmayın. Söylem ve eylemleriyle topluma yön verecek seçilmişler birbirinize itham ederek faydalı olamazsınız.

Toplum olarak ekonomik ve psikolojik olarak çökmüş durumdayız. Önce pandemi başedilemeyen ve hesapta olmayan virüsün zararları. Onlarca insanı ve canlarımızı yitirdik. Evlere hapis olduk. İşletmelerimiz kapandı. Hiç bitmeyen deprem, orman yangınları ve sel felaketleriyle onlarca insan evsiz kaldı. TOKİ olarak birçok insanın barınma ihtiyacı giderilemedi. Öğrenciler artan zamlardan sonra şehirlerdeki ev kiralarını ödeyemez hale geldiler. Emeklilerin maaşı yetmediği için bu işsizlik ortamında simit satarak çöp toplayarak ikinci gelir kapısı yaratmaya çalıştılar. Umudunu KPSS bağlayan birçok genç mülakatlarda elendi. İş yok. Para yok. Ekmek kuyruğu çok. Faturalar ödenemez durumda. Meyveler ateş pahası.

Gerçekleri görelim… Devleti, devletin kurumları ve yetkilileri temsil eder. Ülkesi için hizmet üretmekte ve bu hizmetin alıcısı da o ülkenin yurttaşlarıdır. Bunun için “Güvenirlilik” ve “Hızlı çözüm üretebilirlik”ten geçer. Kamu kaynaklarında o ülke vatandaşlarının hepsinin hakkı vardır. Bu kaynaklar belli bir grup ya da zümre çıkarına kullanılamaz. Bu kaynaklar israf edilemez. Halkın güvenini erozyona uğratmayın.