Geçen hafta liselere giriş sınavlarında çocuklarımız terledi, bu hafta da üniversiteye giriş sınavları yapıldı. Yine bir yığın stres yine bir yığın memnuniyetsizlikler. Hepinizin sınava giren çocuklarımızın annesi ve babası olarak benim de hem bir anne olarak hem de eğitimci olduğumdan hiç de yabancısı olmadığım sorunlar yaşandı yine sınavlar sırasında. Üstelik bu yıl bir de salgın ve sorunları girdi işin içine. Bu sorunlardan birkaçını değineceğim sadece, hepsini üç gün anlatsam bitmez.
Yine en büyük şikayet geç kaldığı için sınava alınmayan gençlerden geldi, bunlardan biri sınava engelli aracıyla biraz geç gelen, sınava alınmayan, üzüntüsünden bir buçuk saat okul kapısı önünde bekleyen bir gençti. Ayrıca engellilere sınav için engelsizlerle aynı süre verildi, ağır okudukları için okuyucu isteyenlere de soru kitapçığı verilmedi. Okuyucu soruyu okumuş, engelli çocuk cevabı vermiş, kodlayıcı da kodlanmış, bir engelli sınavzede çok haklı olarak soru kitapçığını kendim de okusaydım yorum sorularını daha iyi anlardım diyor.
Yine engelli öğrencilerin hepsi çeşitli İlaçlar kullanmak zorunda, bu durumda da sık tuvalet ihtiyaçları oluyor, sınav esnasında tuvalete gitmek zorunda kalan engelli gençler tekrar sınava alınmamış bu da hiç insani bir durum değil kaldı ki sınav sırasında engelli olmayan bir gencin bile yoğun heyecandan tuvalet ihtiyacı olabilir gözetmenle izin verilmelidir.
Soruların bazılarının da çok uzun paragraflı ve aşırı yoruma yönelik olması, zamanla yarışılan bir sınavda dezavantaj oluşturduğu inkar edilemez. Yine memnuniyetsizlikler ve çelişkilerle dolu bir sınav yapıldı. Bazı şanslı öğrenciler istedikleri bazıları da puanını tutturabildikleri üniversitelere yerleşecekler inşallah. Yerleşemeyenler de olacak malesef. Diyelim ki genç üniversiteye yerleşti, giriş sınavını kazanmakla iş bitmiyor, kaydını yaptırdı, yurt buldu bu seferde her eğitim öğretim yılında yaz ve güz dönemlerinde ilgili derslerden sınavlara girecek, diyelim dört yılda yerleştiği programı bitirdi bu sefer atana bilmek için sınava girecek, onu da kazdı diyelim işe alacak kurumun sınavı mülakatı derken gencin sabrı bitecek yaş da hemen hemen otuzu bulacak sonra ne mi olacak eğer gençte enerji ve yaşama sevinci kalmışsa bu kadar sınavdan sonra yaşamaya çalışacak. Zor gençlerin işi zor, kolaylıklar diliyorum.
Şükran Uçkaç Yargı
28 Haziran Ankara