Kişilerin başarılı olması, etkenlerin bir araya getirilmesine bağlıdır. Bunun için, aklını kullanmak, çok çalışmak ve iyi niyetli olmak esastır. Bütün bu etkenleri bir araya getiren kişiler, hayatlarında istedikleri düzeye ulaşırlar.
Çocukların samimi olarak çalışıp zekâsını kullanması gereken olaylardan biri de sınavlardır. Çocuk eğitimi süresince, belirli sınavlardan geçer. Çocuk sınavlara girer ama niçin gireceğini çoğu zaman bilemez. Hatta sınava niçin hazırlandığını dahi düşünemez. Kazanacağı okulu ve okulun olduğu vilayeti gezi ve eğlence diyarı olarak görür.
İyi niyetin ne olduğundan bihaber ise sınavın kötü sonucundan biraz sarsılır ve bu sarsıntı, kısa süre sonra geçer. Halbuki, sınavlar hayatın yönünü, yaşantısının konforunu belirleyecektir. Yetişen gence bu bilgiyi duygusal olarak da olsa vermedikten sonra başarı beklemek şansa kalmıştır.
Bütün bu duygularla öğrenciyi öğrenmeye ve bilgiyi elde etmeye aç bırakırsan, sınava hazırlıkla ilgili veriler, ona büyük başarıyı getirecektir. Çünkü dikkat ederseniz, değerlendirme soruları düz ve ezbere dayalı değildir. Sorular öğrencinin okuduğunu anlama ve olaylar arasında bağ kurabilme becerisine bağlıdır. Sınavdan sonra, sonuçlarının değerlendirmesi ise tamamen bilimsel verilere göre yapılmalıdır.
Öğrenciler tek tek ele alınmalı ve bilginin elde edilmesinden, kullanımına kadar neler yapıldığı değerlendirilmelidir. Sonuçlar kötü deyip bırakılmamalıdır. Burada esas olanın iyi niyet olduğunu belirtmek isterim. Açıkça iyi niyetli değilsen başarılı olamazsın. Şöyle ki, ders zamanı tatili, tatilde de dersleri düşünen bir anlayışın başarıyı yakalaması zordur.
Başarısızlık yaşantında ortaya çıkar. Fakat nitelikli olaylarla da karşılaşırsın. Bu tür olayı iyi niyetinle şanslı bir duruma çevirmen, düşünme ve zekânın iyi niyetle yorumlanmasına bağlıdır.
Hayat olaylarını, karşına çıktığı gibi kabul etmen ne derece doğrudur. Adam bir olaya karışmış ve komşunun evini yakmıştır. Yaktıktan sonra gayet sakin bir davranışla gelişmeleri izleyebiliyorsa, zekice bir iş yaptı mı? Diyeceğiz. Bu durumda iyi niyet aranmalıdır. İyi niyet olmadan olaya ahlaki boyut katamazsın.
Çocuk sınava girmeden önce, ona sorular veriliyor. Böylece hak etmediği ve de başaramayacağı üniversitenin bir bölüme kayıt yaptırıyor. Bu olayları geçmişte gördük. Normal olarak bu çocuğa hayat boyu işkence yapılmıştır. Yapanların insanlık adına çok az da olsa düşünmeleri yeterli olacaktır. Burada da iyi niyet yoktur. Hangi durumda olursa olsun başarıda iyi niyet esastır.
Yapılacak bir tatil için, gerekli maddiyatı birini çarpmakla elde ettin. Bu konuda zekân çok iyi fakat iyi niyetli olmadığın için yaptığın sana bir gün zehir olarak dönecektir. Şöyle de diyebiliriz yapılan ahlak dışıdır.
Sınavlar hayati bir dönüm noktası ise, çocuğa sınava hazırlanmanın iyi niyet işi olduğunu öncelikle öğretmek gerekir. Bu öyle bir ruh hâlidir ki, mutlu olman demektir.
Sınav sonucunu, sınavdan önce iyi niyetinle düşünürsen başarırsın.