Bu güzel bahar gününde bir akşamüstü tatlı bir yürüyüşle doğru Bahçelievler Öğretmen Evinde gittim, oturup fincanla bir çay içtikten sonra çıktım, parkta biraz oturayım derken bir genç sigarasını öyle bir içine çekiyor ki yaklaştım yanına,
-Kusura bakma evladın bu sigara ağzına hiç yakışmıyor. Allah’ın verdiği emaneti bu kadar hor görmek, değil mi yaptığın?
– Ağabey, ben üniversitede okuyorum, babam ineğini satıp beni okutuyor. Geleceğimden endişe ediyorum. Okulu bitirenler geziyor iş bulamıyor. Dertlerimi bu dumanın içine gizliyorum, onun için içiyorum.
-Ama yavrum, senin ciğerin taptaze, su gibi, zehirliyorsun kendini, yazık değil mi?
İçini çekti diyecek bir şey bulamadım.
-Okuldan soğuma ileride ne olacağı belli olmaz, üniversite diploması kolunda altın bir bilezik gibidir unutma. Hadi iyi akşamlar.
Hüzünle ayrılıp giderken orta yaşlı birisi sigarasını keyifli keyifli tüttüre tüttüre geliyor.
Selam verdim,
-Mutlu olmak için fazla zamanımız yok, mutlu olmak için ise sağlıklı olmak lazım, bu sigarayla olmaz.
-Valla ben senin gibi düşünmüyorum. İşin sonuna geldik öyle böyle bitecek, uzatmanın manası yok.
Gülümseyerek arabasına bindi gitti. Diyecek bir şey bulamadım.
Az ilerde birisi geliyor elinde köpeği. Göz ucuyla selam verdi.
– Merhaba, size bir şey sorabilir miyim?
– Hay hay buyurun.
– Biraz evvel bir arkadaşa sigara içiyorsun senir rahatsız etmiyor mu diye sordum. Siz ne düşünüyorsunuz bu sigara konusunda.
– Valla ben sigaramı da içerim, rakımı da içerim Allah’ın verdiği bütün nimetlerinden tadarım.
– Başkasını rahatsız etmeyecek şekilde tabi ama kendine de sağlığına da zarar gelmesi beni üzer.
-Teşekkür ederim iyi akşamlar.
Tam eve gidiyorum komşuya rastladım ayak üstü biraz sohbet ettik.
-Arkadaşlarımızın çoğu bu sigara yüzünden kimisi mezarda kimisi hastanelerde, acı ıstırap içinde kıvranıyorlar.
– Gardaş bir şey söyleyeyim sana, daha dün bir arkadaşımı ziyaret ettim hastanede doktor ne dedi ona biliyor musun ”eğer sigarayı bırakmazsan bu bacağını burada bırakmak mecburiyetinde kalırsın, yada mezarı boylarsın, tercih senin”
Bu mereti bende içtim bir zaman. Erzincan da askerim, hiç unutmuyorum kulakları çınlasın Hasan SUİÇMEZ kardeşim sigara bırakma konusunda bir fikir ortaya attı“ kim, kimi görürse, içen bir kilo döner ısmarlayacak, söz mü, söz!”
Bu durumda gel de iç. O gün sigarayı bıraktım. Çok şükür hastane yüzü görmedim!
Yeni gün derler ya o gün yeniden doğmuşum meğerse, kıymetini şimdi daha iyi anlıyorum.
Vesile olanlardan Allah razı olsun.
Yusuf YILMAZ