Sevdamız neden memleket üstüne olmalı?.. Türk Milleti tarihiyle, özüyle, kültürüyle insanlığa örnek olmuş bir millettir… Ahlakı – adaleti – insanlığı, bilimi ve medeniyeti tarihe nakış nakış işlemiş olan bir milletin çocuklarıyız. Biz de bu sevdalılara hayran kalmak zorundayız. İnsanlığın umudu Türk Milleti’nin yükselişindedir; inancımız budur. Türkiye Sevdasıyla Türk-İslam ruhunun uyanışına tanık olmak istiyoruz.
Yozgat her şeyimizi paylaştığımız bir şehir. Bu şehre sahip çıkarak, sevdamızı-aşkımızı bu şehir üstüne yönlendirmek insani ve milli görevimizdir. Bunun tersi vatana ihanet olur. Yaşadığımız kente sahip çıkmak, dertleri ve sıkıntılarıyla dertlenmek vazifemizdir. Yani, “Biz bu şehre Sevdalıyız, biz bu şehrin insanlarına aşığız” derdimiz de, dersimiz de, Yozgat üstünedir. Bu düşüncemize sonuna kadar sadık kalacağız.
Neden Yozgat, biliyor müsünüz? , Doğduğumuz, yaşadığımız, büyüdüğümüz şehir, yani Anavatanımız. İkincisi de garip kalmış, sahipsiz bir şehir. Garipliği yüreğimizde bir yara olarak kanamakta, içimize dert- sıkıntı vermektedir. Birileri bu sevdayı anlayamaz, birilerinin yüreği yetmez, birilerinin de kapasitesi az gelir bu sevdayı anlamaya…
Sevdası para üstüne olanlar anlayamaz bizi. Çünkü onların tek bir amacı vardır; her şeyi para olarak görmek ve kazanma hırsı ile dolu olmak. Gözünü para hırsı bürümüş olanların memleket diye bir derdi olmaz. Onlar bir şeyler satacak, bir şeyler alacak, kese-kasa dolacaktır, onun ruhunda para kazanma hırsı vardır. Ama yetmez!
Sevdası ikbal üzerine olanlar da bizi anlayamazlar. Büyümek, tek adam olmak, benlik kazanmak, adını duyurmak, bir yerlere gelmek. Bir ben varım demek. Kısacası makam-mevki uğruna her şeyi göze almak ve sadece koltuk için savaşmak! Onların dilinden de anlarız, onları da biliriz. Zevk-i sefa içindedirler. Makam onlar için her şeydir!
Sevdası menfaat üstüne olanlar da anlamaz bizi. Çünkü onların amacı oğlu, kızı ya da çevresidir. Nüfuz edinmek, adını duyurmak ya da menfaatler sağlamak için siyaset yaparlar. Ayıplıyor, kınıyor da değiliz. Hayır ama, bu sevdalar da bizim sevdalarımız değildir. Bu sevdalar bizi tatmin etmez.
Cihanşümul tutkuların peşinden koşan ve insanlığın kurtuluşunu kendine rehber edinen bir milletin torunlarıyız. Biz de başka bir sevda aranır mı? Türk dünyasının bir araya gelmesi, kardeş ülkelerin birliği, İslam dünyasının bir arada bulunması adına sevdalara karışıp mücadele etmek bize yetmez mi?
Bu sevdaya bir de Yozgat sevdasını eklemişizdir. Yozgat ve Yozgatlıya sahip çıkmak bizim için şereftir, şandır ve amaçtır. Asıl hedef insanlığın kurtuluşudur. Yozgat’tan dünyaya taşımalıyız kendimizi. Yozgat’ın gelişimini, kalkınmasını önemsiyoruz. Yozgat’a sahip çıkmayı, memlekete sahip çıkmak olarak değerlendiriyoruz. “Sılay-ı Rahim” konusunu önemsiyoruz.
Kendi şehrine sahip çıkmayanların, memlekete kazandıracakları bir şey yoktur. Sevdamız Yozgat üstünedir. Sevdamız memleket üstünedir!. Derdimizi anlayan anlıyor, anlamayanlara sözümüz yok, anlayanlara selam olsun!…
Bizim sevdalarımız memleket üstüne, bizim sevdalarımız vatan ve millet üstünedir.Önce Yozgat, sonra Türkiye, sonra dünya, sonra tüm insanlık… Sevdalarınız vatan üstüne, insan üstüne, memleket üstüne olsun!.. “Leyla’dan Mevla’yı” bulamıyorsanız, bunun adına ben sevda mı derim ?
Sevdamız neden Yozgat üstüne olmalı? Yaşadığımız şehir garip, geri kalmış, mahrum bırakılmış, kaderine terk edilmiş bir şehir! Siyasetçisi de, bürokratı da, yazarı da, şairi de, fakiri-zengini de çıkmış; hatta isim yapmışlar. Ama bu şehir fakir ve sahipsiz bırakılmaya terk edilmiş. Biz bu çaresizliği kabullenemiyoruz, bizim şehrimiz de diğer şehirler gibi büyümeyi, kalkınmayı ve gelişmeyi fazlasıyla hak ediyor öyle değil mi? Peki nerede bu Yozgat Sevdalıları?.. Nerede bu memleket sevdalıları…?