SERENDER (Tekir)
Serenderin diğer adı tekirdir.
Serender deyip geçme:
Yere sağlam bassın diye altı ayaktan yapılır.
Her direğin başına işlemeli değirmen taşı yerleştirilir..
Fareler, kediler, sincaplar içine kolay kolay giremezler.
Çünkü kedinin olduğu yerde fare barınamaz.
Direklerden birinin dibinde köpek bağlıdır.
Her tarafı tahtadan yapılmadır..
Çiviler tahtadan ve birbirine geçmelidir.
Önünde balkonu vardır.
Çatısı hartamdandır.
Bir de üzeri katranla boyanırsa,
Nem diye bir şey olmaz içinde.
Serenderin asıl amacı
Tahıl ambarı olmasıdır.
Aynı zaman da
Ahşap küçük bir evdir.
Alttan süzgeçlidir,
“Çöten” vazifesi görür.
Hava aldığı için,
Mısır kolay kolay bozulmaz.
Meyveler uzun süre dayanır..
Yağmur yağınca,
Fındık kuruturken, altına kaçarız.
İki direk arasına salıncak yaparız.
Bebelerimiz mışıl mışıl uyusun diye…
Nenem seyyar tezgahını kurar,
Dırmaç, dasdar dokur kuru toprağın üzerinde.
Kediler, tavuklar gece güvenle yatar altında.
Sabah kalkınca daha soğumamış yumurta buluruz sapların arasında.
Yazın serin kışın içi sımsıcaktır.
Ne serender ustalarımız vardı;
Sarma tütün çigarasını yakıp,
Şapkasının tereğini hafifce sola doğru kıvırıp,
Boyalı kalemini, rendenin bıçağı ile sivrittikten sonra
Şapkasının kıyısına sıkıştırırdı,
Kolayca alıp kullanmak üzere.
Serenderler sağlam yapılardır,
Aradan yüzyılda geçse,
Fırtınalar, kasırgalar bile bozamazdı dengesini.
Serenderler aynı zamanda,
“Ziraat bankamızdır”
Fakat son günlerde,
Serendere fareler sızdı.
Yediğini yedi, yemediğini taşıdı sağa sola.
Serender tarihtir.
Serender evdir.
Serenderler bizim kültürümüzün bir paçasıdır.
Serenderlerlerin üzerinde nakış işlemeler vardır.
Serenderler
Sanatkar Türk insanının, tabiat harikasıdır.
Devletimizin küçük bir modelidir!
Dedemin ruhu halâ serender de yaşamaktadır.
Emeği, teri, gözyaşları vardır duvarlarında.
Gül kokusuna benzer
Bir reha geliyor burnuma.
Sakın!
Babaannemin serender de sakladığı ıhlamur olmasın?..