Semt pazarlarını sevmiyorum. Sevmememin nedeni farklı düşündüğüm için, açıklayacağım. Ülkemizin her yerinde, haftanın bir günü Pazar kurulur. Bu gelenek sosyal yönüyle önemli. İşte bu durum büyük şehirlere de semt pazarları şeklinde yansımıştır.
Sevmiyorum çünkü, Pazar yeri her yönüyle düzensiz ve pis. Konum olarak bu düzensizlik, insanlar için de geçerli. Satıcısı da alıcısı da bir tuhaf. Herkes kendine göre bir şeyler yapmanın peşinde. Yarın anlatacağım bir olay olsun gibilerden. Satıcılar da vurgun peşinde. Aldığı ile sattığı arasında dağlar kadar fark var.
Ciddiyetsiz ve pisler. Bu pis olma, meyveler, sebzeler serilmiş tablalarda. Salla pati dökülmüş, Yere düşeni al tablaya at. Herkesin eli meyvede ve sebzelerde. Satıcı zaten elleriyle her tarafı karıştırıyor. Eller simsiyah. Bu durum tek kelime içler acısı. Satıcı marifet saydığı bu olayı müşteriye de kabul ettirmeye çalışıyor.
Diğer ürünleri satanlar daha kötü. Tereyağı, peynir ve pekmez gibi tatlı türünü satanlar ise daha da pis. İnsan hangi mideyle onları alır. Allah korusun o mikroplar kalktı da rahatız. Salgın olan mikroplar, bir tane pazarcıya satış yaptırmazlar.
Un türü yiyecekleri satanlar, her şey açıkta pazara galen doğalmış gibi alıyor. Ne yapsın diyenler var. Doğru kadın hiçbir kuralı bilmeden satıyor. Hiç mi kontrol yok. Belediyeler ne yapıyor. İnsanın aklına geliyor. Vatandaş alışkanlıklarını devam ettiriyor. Peki belediye başkanı doktor. Doktorun bu tür pisliğe niçin çare aramaz. Hiç değilse karşılıklı beş altı tane tezgâhı belediye yapsın. Örnek satıcılar koysun. Temiz giyinmiş, önlüklü eldivenli ve paketlenmiş, tartılmış ve poşetlenmiş. Bir kilo, iki ve üç kiloluk paketler. Açıkta hiçbir yiyecek maddesi olmamak kaydıyla yerde hiçbir çöp olmamak durumuyla bir Pazar yeri.
Böyle bir Pazar yerine insan severek gider. Şimdi dönelim başa Pazar yerlerini boşuna mı sevmiyorum. Bırak sevmemeyi, bu kadar düzensiz bir satış yeri olamaz.
Belediyeler ne yapar, hileli satana iki hafta tezgâh açmama cezası ver bakalım yapabilecek mi? Belediye başkanı doktor, mühendis ve avukat bilmiyor da ben mi bileceğim. Peki seçim olduğunda neden oyumu vereyim ki, başkası versin, ben vermem.
Pazara gelen çileğin, son alıcısına kadar serüvenini takip eder misiniz? Bakınız kaç kişi elleriyle onu karıştırdı. Çilekte her türlü mikrop vardır. Neden hasta olmuyorum diyebilirsiniz. Onu kendinize değil, hastanelere soracaksınız. Diyeceksiniz ki, beş yıldır, verem hastalığının seyri için, ne söylersiniz. Bakalım ilgili doktor size ne diyecek.
Semt pazarlarının kaldırılması, devam edecekse, düzgün hâle getirilmesi. Her şeyin paketlenerek satılması sağlanmalıdır. Aksi durumda kapatılmalıdır. Zaten niçin kapatılmıyor anlayamıyorum.
Bir doktor semt pazarını düzenli hâle getiremiyorsa, beklentisi var demektir. Menfaati icabı hareket eden bir siyasi kişiden bu ülkeye hiçbir şekilde fayda gelmez.
Semt pazarlarına kısa zamanda el atılması dileğiyle.