Selda Bağcan, benim Didim’de bulunduğum süre içerisinde üç defa geldi. En son, amfi tiyatro açılışına geldi.
26 Haziran’da akşam saat 21’de konser başlayacaktı. Tahmin ediyordum; konser alanı yine tıklım tıklım olacaktı. 2-3 saat erken gidip içeriden yer tutayım diyordum fakat yorgundum. Evde dinlendim biraz. Konsere 1 saat kala yürüyerek gittim. Hem de spor olsun demiştim. Yürümek iyi geliyor zaten.
Konser alanına (2.Koy) vardığımda tahmin ettim manzara ile karşılaştım. MahşeriÎ kalabalık!
Bu aralar kendimi film yönetmeni gibi hissediyorum ya, hayrolsun. Dahası var; hem de senarist gibi hissediyorum. Dahası var; hem de oyuncu gibi hissediyorum.
2.Koy’a doğru yürürken İstanbul’da bulunduğum zamanlar geldi aklıma. Tuzla Teknik Lisesini bitirmiştim… Yaz aylarında Rumeli Hisarı Konserleri olurdu. Birkaçına gittim. En son gittiğim yine Selda Bağcan konseri idi. 1993. Hangi ya olduğunu hatırlamıyorum. Temmuz olabilir.
Dinledik, dinledik, dinledik… Konser bitti. Selda Bağcan sahneden ayrılırken ben de onun çıktığı yere yöneldim pek çok kişi gibi. Yanımda resmi yoktu. En azından bir kere elini sıkayım, yanaklarından öpeyim, diye düşündümdü.
Yanına vardım. Etrafını hayranları sarmıştı. Elinde fotoğraf olanlar imza için ona doğru uzatıyorlardı. Denk geleni alıp imzalıyordu Selda Bağcan. Kimisi de fotoğraf çekiniyordu. Solundan yanaştım solcu olduğu için. Merhaba Selda abla, dedim. Elimi uzattım. Gülümseyerek, sizi öpebilir miyim? dedim. Daha cevap vermeden, aman da vermeden iki yanağından öptüm. Selam verdim, kaçtım…
Şaka maka; aradan 29 yıl geçmiş…
Tabii; o zamanlar karanlık işlerin daha karanlık olduğu zamanlar… Önüne gelenin bizi fişlediği zamanlar.
Fakat güzel zamanlardı yine de. Kendim için öyle bir değerlendirme yapıyorum. Yani, öğrenme ve anlama çabası olan bir insan için, dış etkenler; dış etkenlerin şiddeti faydalı şeylere yol açabiliyor. İyi tanıdım her şeyi. Neyse.
Kalabalıktı o zaman da Selda Bağcan’ın konseri. 26 Haziran 2022’deki konser daha kalabalıktı. Uğurlar Olsun şarkısını da söyledi. Bildiğiniz üzere, Uğur Mumcu için bestelenmiş. Sanatın gücü, deyince denilen şey burada anlaşılıyor. 10 binler geliyor bir konserine, bir şarkıya. Uğur Mumcu’nun katilleri ise lağımlarda dolaşıyor. Sanat; insanı, insandan ayırandır.
Sanki hiç yaşlanmıyor Selda Bağcan. Sesinin orijinal duruluğu, su duruluğuna benzemesinden sanırım.
Oku Tar şarkısı da güzel. Gesi Bağları da güzel… Valla hepsi güzel.
Konser öncesinin bir videosu.