Saha düzenlendi, standart koşullarda çizildi ve gelin gibi süslendi. Baharın tatlı bir günü maç saatini heyecanla bekledik.
Maç, öğretmen okulunun son sınıfları ile son sınıf adayları arasında yapılacaktı. Taraftarlar ise bütün okul öğrencileriydi. Sporcular kadar, taraftarlar da maça çok iyi hazırlanmıştı. İyi oynayanı başarılı hareketler yapanı herkes alkışlıyordu. Bu okulumuzun bir geleneği idi. Bir gelenek de sonuç değişmezdi. Çünkü, son sınıflar yani altılar, beşinci sınıfları altı beş farkındaki bir sayıyla yenecekti.
Okul basket sahasına yığılmıştı. Öğretmenler sahaya girilmemesi için sürekli uyarıyordu. Okulun çıkış kapısı tarafında altılar, okulun içi tarafında beşler yer alıyordu.
Bu yıl altıncı sınıflar güçlüydü. Çok iyi çalışıyorlardı. Aralarında büyük takımlara aday elemanlar vardı. Altıncı sınıflar için, şanslı günündeler diyorlardı. Yanlışları oyuncuların hepsi hırslı çalışmış başarmak için sahaya çıkmıştı.
Sonuç geleneksel olarak değişmeyecekti fakat ortaya konacak oyun da önemliydi. Çünkü büyük takımlar bugüne bakıp oyuncu transfer edeceklerdi. Oyuncuların hepsi spor akademisine gitmeyi düşünüyordu. Fizikleri ve oyunculukları düşüncelerine tercüman oluyordu.
Beden eğitimi öğretmeni ellerinden tutan olsa çok iyi yerlere gelirler diyordu. Görünen köy kılavuz istemezdi. Gerçekten çok iyi oynuyorlardı. Bu karar duygusal da olsa zihnimizin verdiği bir sonuçtu.
Maç hakemin düdük sesiyle başladı. Maça ilgi çoktu. Herkes çılgınlar gibi alkışlıyordu. Oyun esnasında en çok alkış alan da önemliydi. Maç fırtınan gibi başladı. Saniye boşluk olmuyordu. Top hangi potaya atıldığı belli değildi.
Maça her iki takım da yüksek performans gösteriyordu. Basket adına sahada her şey vardı. Her iki takımın aşağı tarafı yoktu. Tam bu anda ki, denk sayı atışları olduğunda, sinirler biraz gerildi ve altılardan oyun kurucuya yapılan bir faul ile düştü ve saha dışına alındı.
Hemen revire ve hastaneye kaldırıldı. Sağ ayağı taraklardan çatlamıştı. Büyük şanssızlık yaşanıyordu. Oyun yavaşladı. Moraller bozuldu çünkü ayağı kırılan oyuncunun büyük takımlardan birine gitmesi kesindi.
Spor hayatı sona erecekti. Fakat bu heyecan verici maç belleklerden silinmeyecekti. Şanslı gününde altılar için mi söylenmişti yoksa beşler için mi?
Her şeye rağmen sporcu spor akademisini kazandı ve spor dalında çeşitli başarılara imza attı.
