Güler yüzlü ve dost insan Hikmet Aksoy, Trabzon’un yaşayan en eski sanatçılarından biridir. O, bir koltuğunda birden çok karpuz taşıyabilen ender sanatçılardandır. Zira O, “gazeteci, bankacı, karikatürist, yazar” gibi sıfatları künyesine alınteriyle yazdırmış başarılı bir kişidir. Ömrünü sanata adayan, özellikle karikatür sahasında ölmez eserler ortaya koyan Aksoy, Trabzon sanat tarihinin son dönemini çok iyi bilen insanlardandır. O, bizim için adeta canlı bir tarihtir. Bu güzel simadan Trabzon’un sanat geçmişini dinlemek ayrı bir zevktir.
Hayata çizgilerin arkasından eleştirel bir gözle bakan karikatürist Hikmet Aksoy, 1953’ten beri sanat hamurunu o mahir elleriyle yoğurmaktadır. O, İstanbul’da öğrencilik yıllarında kendini karikatürün içinde buldu ve bu sahadaki önemli isimlerle bir araya geldi. O’nun sanatta öğrencilik konumundan ustalık konumuna yükselişi örnek bir serüvendir.
Hikmet Aksoy sadece karikatürle ilgilenmedi; hemen hemen sanatın her alanına derin alâka duydu. Özellikle gazetecilik O’nun için bir sevda mesleğidir. O, Trabzon’da Hâkimiyet, Hizmet, Kuzey Haber gibi birçok gazetede kalem oynattı.; doğru bildiklerini eğilmeden ve bükülmeden dile getirdi. Yine Trabzon’da Taka Mizah Sayfasını başlatan O’dur. Hikmet Aksoy’un yaşam öyküsüne bakınca O’nun az zamanda ne çok iş yaptığını görürüz:
Trabzon’da ve Türkiye’de karikatür sahasında yaşayan bir çınar olan Hikmet Aksoy, Trabzon’un Vakfıkebir ilçesinde 1939’da doğdu. İlk ve orta okulu Vakfıkebir’de, Ticaret Lisesi öğrenimini Giresun’da tamamladı. İstanbul İktisadi ve Ticarî İlimler Akademisi’ne iki dönem devam etti. İlk yazısı, muhabiri olduğu Vefa Spor Dergisi’nde yayımlandı. Trabzon’da 1959 yılına değin Hadiselere Tercüman, Hürriyet, Milliyet ve Vatan gazetelerinin muhabirliğini yaptı. 1959 yılında ilk kez geldiği İstanbul’da Hadiselere Tercüman, Günlük Spor ve Türkiye Spor gazetelerinde muhabir ve karikatürist olarak çalıştı. Bu dönemde karikatürleri Şaka, Dünya, Tef, Büyük Gazete, Son Havadis gazetelerinde yayımlandı. 1965 yılında askeriliğini yaptığı Kütahya’nın Simav ilçesi Pınarlar köyünde, ‘Köy Raporu’ adıyla, köycü / eğitici birgazete çıkararak, köylülere bedava dağıttı. O, bu anlamda köyde gazete çıkaran belki de ilk kişidir.
Aksoy, Trabzon basınında, Hizmet ve Kuzey Haber gazetelerinde genel yayın yönetmenliği görevinde bulundu. Sonhaber ve Karadeniz gazetelerinde yazarlık yaptı. 1981’de Karadeniz gazetesinde düzenlediği Taka Mizah Sayfası, yaygın ve yerel basında en uzun soluklu mizah sayfası olarak 30 yılını doldurdu. Aksoy, Sürekli Basın Kartı sahibi olup; 68 yerel gazetede her gün çizerek, karikatür sanatını tanıtma ve sevdirme çabasını sürdürüyor.
Daha çok bir çizer olarak tanınan Hikmet Aksoy’un aslında çok da güçlü bir kalemi vardır. Araştırmayı ve öğrenmeyi çok seven Aksoy’un kalemi serttir. Zira yazılarını tarafsız bir gözle yazar. O, sert olduğu kadar da mert ve babacan bir insandır. O’nun kaleminden çıkan “Her Yönüyle Vakfıkebir, Vakfıkebir İlçesi ve Çevresi, Faik Ahmet Barutçu, Karikatürün Trabzon Boyutu, Trabzon Basını(Gazeteler-Gazeteciler, 1869-1998), Made in Karadeniz Fıkralar, Temel’li Fıkralar (Komisyon), Kemençe Çalayım mi (Fıkralar), Bir Ömür Bir Şehir, Ziyad Nemli Kırmızı Paçalı Güvercin” adlı araştırma-inceleme eserleri bulunmaktadır.
Çizgileriyle hayata renk ve ahenk katan Hikmet Aksoy çok üretken bir insandır. Yaşının hayli ilerlemiş olmasına rağmen bir delikanlı gibi gece gündüz demeden çalışır ve üretir. Üretmediği günü zayi olmuş sayar. Bu ülkede O’nun gibi yüz tane insan olsa sanatta ve kültürde akıl almaz boyutta büyük bir yol katederiz. Bu arada O, sanata katkılarından ve hizmetlerinden dolayı birçok ödüle de layık görülmüştür. Bilenler bilir, Trabzon Gazeteciler Cemiyeti 1995 Basın Hizmet Ödülü kendisine verilmiştir. Bunun yanında O, 2010’da 70 yaş kesitinde gazeteciliğe ve karikatüre katkılarından dolayı “Burhan Felek Basın Hizmet Ödülü”ne layık görülmüştür.
Evli ve üç çocuk babası olan karikatürist Hikmet Aksoy, Büyükliman Gazeteciler Cemiyeti Onursal Başkanıdır. Kendisi doğduğu ve doyduğu topraklar olan şirin Vakfıkebir’de kurduğu “Karadeniz Fıkraları Ajansı”nda karikatür çalışmalarını, araştırmalarını sürdürüyor.
Karikatür öyle bir sanattır ki bazen bir kitapta anlatılamayacak bir olayı bir karede anlatabilir; tabii ki karikatürü çizenin usta olması şartıyla… İşte Trabzon’un usta çizeri Hikmet Aksoy, bir kitapta anlatılamayacak kadar derin meseleleri bir karede ifade edebilen başarılı bir karikatüristttir. Bunu, bugüne kadar çizdiği binlerce karikatürle ispatlamıştır.
Trabzon basınının duayen isimlerinden biri olan yazar ve karikatürist Hikmet Aksoy, geçimini gazetecilikten kazanmadı. Aksine kazancının çoğunu gazetecilik yoluna harcadı. Bu yüzden hiç kimseye vefa borcu olmadı. Aksoy, vatanî görevini tamamladıktan sonra, Ziraat Bankası’nda görev aldı. Bankacılık ve kooperatifçilik hizmetleri sırasında da basından hiç kopmadı ve yerel/ulusal basında fıkra, makale, fotoğraf, röportaj ve karikatürleri yayınlamdı.
Hikmet Aksoy, karikatürde ülke sınırlarını da aştı. 1976 yılında İtalya’nın Bordighera kentindeki uluslararası karikatür yarışmasında bir karikatürü bu kentin mizâh salonunda devamlı sergilenmeye alındı. Karikatürleri çeşitli ülkelerde sergilendi, albümlere alındı. İlk karikatür sergisini 1961’de Vakfıkebir’de açtı. Sonra Trabzon’da düzenlenen karma sergilere katıldı. Gazetecilikte karikatür dalında 1981 yılında “Çağdaş Gazeteciler Derneği”nin “Yılın Gazetecisi” ödülünü kazandı. Aynı üstün başarısını fıkra, makale, röportaj ve fotoğrafçılık dallarında da göstererek söz konusu dernekçe üç yıl üst üste “Yılın Gazetecisi” seçildi.
Hissiyatını yazıya dökmede mahir olan Hikmet Aksoy 1982’de Ankara Veteriner Hekimler Derneği’nin hayvan sevgisi ve sağlığı konulu yarışmasında “Jüri Özel Ödülü” nü kazandı. 1982 yılında Karadeniz Gazetesi’nde yayımlanan “Orda Bir Sporcu Var Uzakta” başlıklı röportajı ile “Amatör Spor Kulüpleri Konfederasyonu”nca birinci seçildi. Konfederasyonca ve Spor Toto teşkilâtınca ödüllendirildi. Eli açık bir insan olan Hikmet Aksoy, Edirne’den Erzurum’a kadar 68 ilde yayınlanan 68 gazeteye günlük olarak karikatür göndermektedir. Bu öyle kolay bir iş değildir. O, bu konuyla ilgili şunları söylemektedir:
“Karadeniz fıkralarının özelliğini korumak için bugüne kadar gazetelere fıkra servisi yapıyordum. Geçtiğimiz ekim ayından itibaren fıkraların yanında karikatürler de göndermeye başladım. Buradaki amacım Anadolu insanını karikatürle tanıştırmak ve karikatürü sevdirmektir. Emekli maaşımı bu işe harcıyorum. Aylık 100 milyon liraya yakın posta parası veriyorum. Bu işi bundan sonra da yapmaya devam edeceğim. Gazetelere faksla geçtiğim karikatürlerden hiçbir ücret almıyorum. Fakat hayat pahalılığı her geçen gün giderek artıyor. Ama bu işi seviyorum. Bundan sonra hedefim, Türkiye’deki bütün gazetelere karikatür göndermek… Ekonomik olarak dayanabildiğim yere kadar gideceğim. Sonrasına bakacağız. İlk hedefim, Anadolu Basını’na karikatür bilincini yerleştirmekti. Bunu gerçekleştirdim. Artık bundan sonraki hedefim Anadolu’da her gazetenin bünyesinde karikatürist çalıştırılmasına yardımcı olmaktır. Bu da yavaş yavaş meyvelerini vermeye başladı.”
“Bilindiği üzere Karadeniz insanının pratik zekasının, karakterinin, samimiyetinin ve olaylara bakış açısının kendine özgü mizahî bir yönü vardır. Bu durum, insanları gülmekten kırıp geçiren Karadeniz fıkralarının oluşmasına zemin hazırlamıştır. Fakat fıkraların bu oluşumu zorlama değil, tamamen doğaldır. Hikmet Aksoy; Karadeniz fikralarının doğal mecrasından uzaklaşmaması için, yerinde bir kararla, Karadeniz Fıkraları Ajansı’nı kurmuştur. Bu ajans her geçen gün bozulup kaybolmakta olan Karadeniz fıkralarını bir anlamda koruma altına almıştır.
Trabzon’un yetiştirdiği güçlü yazar ve çizerlerden biri olan Hikmet Aksoy, sanat yaşamında elli yılı geride bırakarak bugünlere geldi. O; yazmak ve çizmek, daha doğrusu yeni şeyler üretmek, zamana mührünü vurmak, dünyada hoş bir seda bırakmak gayretinde durdurak bilmiyor. Gençler zamanlarını boşa geçirirken, bu yaştan sonra hayatta makam mevki beklentisi olmayan bu kıymetli sanatçımızın azmi ve kararlılığı alkışlanmaya değerdir.
Ben uzun yıllardan beri Hikmet Aksoy Ağabey’in başarılı çalışmalarını takip eden ve bir Trabzonlu olarak O’nun başarılarından büyük keyif alan bir sanatseverim. Yaşı kemale ermiş bu güçlü kalem erbabını benim gibi birçok sanatsever sevse de her nedense bunu ifade etmez. Acaba sevdiklerimize hayattayken takdir duygularımızı niçin ifade etmeyiz de, dünyadan göçünce bir hazine bulmuşçasına öleni iltifat sağanağına tutarız? Kim bilir?…