Kiminle dans ettiğinizi bilin? Diye seslendi. Hayat denilen bir sahnede o gülücükler sahteydi.
Peş peşe gelen sorular beynimi oydu. Birinin gelip de bu oyunu bozacağına inanmazdım.
“Dünya bir, derdin bin” dedim. Sözün dinlenmedikten sonra, dünya senin olsa ne yazar.
Sağ tarafımdaki genç kalktı ve “Düşünen bir insan yalnızdır. Yalnızlık metre ile ölçülmez,” Dedi. Sahnedeki oyunculardan uzun boylu ve karışık saçlı olanı, “Deneyimlerimizi yaşıyoruz,” Dedi. Diğer oyuncu ise, “Evime dönüyorum, bir insan devamlı güler mi?” dedi.
Çığlık atarak kalktı gitti. Sahte gülücüklerle bakan, oturduğu sandalyeyi itti ve yuvarlandı. Yaşlı adam kalktı ve konuşmak istedi, soluğunu tuttu, morardı ve tekrar yere oturdu. Çocuğu ellerini tutmak isterken, tekmeyi suratına yedi.
“Şimdi mi? yanıma geliyorsun, yapraklar döküldü, çiçekler soldu. Bakmadın baba evi deyip geçmedin arkadaki patikadan.” Çocuk koşarak sahneden çıktığında oyuncular gayrı ihtiyarı perdeye baktılar.
İç dünyasındaki boşluğu fark etmişti. Gülücükler sahte demişti. Sahte gülücükler atan adam babasıydı. Perde kapandı. Perde arkasından ayak sesleri geldi. Yeleğinin cebindeki saati kurdu ve koluna taktı. Arkadaşlarına döndü. Sorabilirsiniz, bu son dedi. Senin için kullanacağını kaldıraçlarız dediler.
Parkın önünde çalışan arabanın gürültüsü geliyordu. Sahne oyuncuları arabanın içinde üzgündüler. Sahneye kara gülücükler girmesin, dediler.
Babasına yaklaşırken, atın yelesine sarılmış adeta uçuyordu. Babasına bir demet çiçek verirken, “Babaların en iyisine” dedi. Kendi figüranları olmuşlardı. Olayları insanların gözü önünde yaşıyorlardı. Sahnede izlenmese herkes gerçek zannedecekti.
Düş kırıkları yaşanıyordu. Onların boşa çıkan umutlarının kalıntıları üzerinde, bambaşka yosunlar türeyecekti. İnsanların farklı bakış açısını ortaya koymak istediler.
Sahnede yalnız baba ve oğul yoktu. Oğlunun arkadaşı, “Geçmişin düşüncelerinde bir kırıntı olup konuya eklemek gerekir,” Dedi. Sahnede herkes suskundu. İçeri hizmetli girdi. Çay dedi cevap alamadı. Pasta deyince, bir dilim dediler.
Konuşmalar belli bir düzen dahilinde yapılmalıdır. Çeşme başında oturan suyunu içer misali. Sahte gülücüklü gözünü oğlunun üzerinden aldı. Diğer oyuncular, sahte insanlar gülücüklerine devam ederse, ülke batar dediler.
Tarih insanlara sahte gülücük öğretmez. Gülücükler de bulaşıcı değildir.
Sahne hareketsizdi, konuşmalar tamamlandı. Yerimden kalktım ve iyi günler demeden sahte gülücüğün sahnesinden ayrıldım.
İnsanların içinde sahte gülücükler eğilimi vardır. Kanaatine vardım.