– 1.000 dönümlük bir alanda içerisinde sağlık üniversitesinin de olduğu bir sağlık üssünün ilimize kazandırılması demek,
– 5.000 öğrencisi olan ve Arapça, Rusça, Türkçe olmak üzere 4 dilde eğitim verilen Uluslararası sağlık üniversitesine sahip olması demek,
– 30 uluslararası standartta marka ve çoğu ihtisas hastanenin ilimize kazandırılması demek,
– 5 adet 5 yıldızlı ve en az 2.500 yataklı otelin bu kampüse kazandırılması ve ilimiz toplam yatak kapasitesinin % 100 artması demek,
– Eğitim araştırma hastanesinin, kan merkezinin ve yeterince medikal ve eczanelerin bu kampüste yer alması demek,
– Orta vadede; kuzey ülkelerinin, Türk Cumhuriyetlerinin, Körfez ülkelerinin, gelişmiş ülkelerin her birinden günlük gidişli dönüşlü bir hasta uçağının kaldırılması demek, buda günde en az 50 hasta uçağının kaldırılması demek,
– Havaalanımızın sadece hasta trafiğiyle 2 milyon toplamda da 4 milyon yolcu taşıma kapasitesine ulaşması demek,
– Medikal, termal, yaşlı-engelli ve Spa Wellness turizm başlıklarında ilimizin marka şehir olması demek,
– % 75 i sağlık çalışanı olmak üzere 20 bin istihdam demek,
– Nitelikli ve genç işsizlik sorunun çözülmesi demek,
– Organik tarım, inşaat, emlak başta olmak üzere birçok sektörü harekete geçirmek demek,
– Proje hayata geçene kadar çoğu il dışı veya yabancı sermaye yaklaşık 2 milyar $ lık yatırımın ilimize çekilmesi demek,
– Ortalama her gün 5.000, her yıl ise yaklaşık 2 milyon hastanın ilimize tedavi amaçlı gelmesi demek,
– Her yıl sağlık turistinden 9 MİLYAR 125 MİLYON DOLAR dövizin ilimize kazandırılması demek, bu rakam ise fındığın Ordu’ya her şey dâhil bıraktığı paranın 12 katı demek, belki de fındık ve balın turizmle buluşması demek, belki de fındık ve balın katma değerle buluşması demek, belki de fındık ve balın çikolata ile buluşması demek,
– Dünya sağlığının başkentinin Ordu olması demek,
– Ordu’nun sağlıkta uluslararası marka şehir olması demek,
9 yazıdır yazdıklarım Ordu’da gerçekleşir mi dersiniz? Elbette hayır. Neden mi? bu yazdıklarım doğru ise Trabzon’a daha fazla yakışır, muhtemelen DOKA’da böyle ister.
Diyeceksiniz ki “boş ver iğnelemeleri, bu projenin Ordu’da hayata geçmesi için neye ihtiyaç var sen onu söyle” Sadece bir babayiğite, Ordu’da BABAYİĞİT var mı, kaldı mı göreceğiz.
ORDU’NUN ULUSLARARASI SAĞLIK SERBEST BÖLGESİ OLMASININ, YILDA 2 MİLYON SAĞLIK TURİSTİ ÇEKMESİ VE 9 MİLYAR GELİR ELDE ETMESİNİN ÖNÜNDE HİÇBİR ENGEL YOKTUR.