Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Pazartesi, Aralık 15, 2025
  • Giriş Yap
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Yazar Portal | Turkiye Interaktif Kose Yazarı Gazetesi
Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
Anasayfa Yazarlar Nazlı ÖZBURUN

Sade Hayat

Nazlı ÖZBURUN Yazar Nazlı ÖZBURUN
20 Şubat 2011
Nazlı ÖZBURUN
0
400
Paylaşma
5k
Görüntülenme
Facebook'ta PaylaşTwitter'da Paylaş

Bunlara Gerçekten İhtiyacımız Var mı?

Hayatlarımız insan yönünden tenhalaşırken, eşya yönünden ne kadar da kalabalıklaştı. Teknolojinin hayatımızı kolaylaştırma masalı gün geçtikçe inandırıcılığını yitiriyor. Her şey düne göre daha kolay ve daha kısa sürede yapılabiliyor ama bugün bizim insana ayıracak daha az zamanımız var.

İşlerin azalmasıyla ortaya çıkacak boş zaman, nedense buharlaşıp uçuyor ve bazı işlere ayırdığımız zaman azaldıkça başka işler daha da artıyor. Hâsılı çıkarıyoruz, topluyoruz, çarpıyoruz ama sonuç değişmiyor: elde var sıfır…

Geçen bir broşür geçti elime içinde bir bebeğiniz olursa nelere ihtiyaç duyabileceğinize dair bilgiler ve ürünler tanıtılıyor, fiyat aralıklarıyla gösteriliyordu. Gözlerime inanamadım!

Bir bebeğiniz olmasının, bu denli bir kalabalığı ihtiyaç olarak algılatmaya çalışan bir kapitalist sistemin, bu kadar yakınıma kadar gelip dayanacağını düşünememiş olacağım ki sayfaları çevirdim. İnanmıyordum bu kadar mı olurdu? Evet, bu kadardı…

Neler yoktu ki, biberonların her türlüsü, meyve suyu için olanı, süt için olanı, su için olanı, yedek olanı, ayıcıklı olanı…

Buhar makinesi, ateş ölçer, ana kucağı, alt açma minderi, yürüteç, araba koltuğu, emzirme yastığı, bebek battaniyesi, biberon maması, kaşık maması, mama sandalyesi ve daha neler neler… Benim hatırlayabildiklerim bunlar.

Tabi bunun bir de yazı ve kışı var; pudrası, kremi, güneş kremi, şampuanı, sabunu bebe yağı…

Hatta emekleme dizliği, uyurken telsiz, yürürken oyun bahçesi falan derken tam bir sektör olmuş.Buraya gelin sizin en değerliniz bizim en değerlimizdir ve değeri de aldıklarınızladır mesajı içinde yutturulmaya çalışılıyordu.

Şaşırdım, kaldım! Bebeğin boyutlarını düşündüm: en fazla elli santim boyunda, üç-dört kilo ağırlığında… Minicik bir bebeğin daha dünyaya gelirken kapitalist sitemin içine dâhil edilmesi içler acısı.

Gerçek ihtiyaçlarla, gerçek olmayan ama ihtiyaç gibi gösterilenler karıştırılınca ortaya trajedik durumlar da çıkıyor. Gerçekten önemli olanla, önemli olmayan yer değiştiriyor. Bir grup, bebeği bencil ve narsist olarak her şeyi kullanmayı kendisinde hak olarak görmeleri empoze edilirken; diğer grupta kalanlar da bir kompleksin içine sürükleniyorlar.

Kaç eşin bu ürünlerden birisi için tartışmadıklarını söyleyebiliriz ki. Alabilenin yükünü arttırdığı, alamayanın ise kendisini ezik hissettiği bir sistemde, birisi de çıkıp “Durun gerçekten bunlara ihtiyacımız var mı?” diye sormuyor.

Sürü nereden giderse oradan gitmek, sorgulamadan bir şeyleri daima arzu eder durumda olmak, ağır bedeller ödetiyor sonunda.

Bir bebek için her şeyi önce sahteleştirin, sonra da doğal olduğunu iddia ettiğiniz yoğurtları, mamaları pazarlayın. İnsanlarda bunu yutsunlar!

Anne sütünü gereksiz görün; annenin kucağına bebeğini almasını (onu şımartma riskine karşı) önermeyin, yerine çeşit çeşit ana kucakları icat edin.

Bir bebeğin kendisinin on katı fazlalığında eşyalarıyla baş edebilmek bile, başlı başına bir iş. Bebeğin malzemelerini almakla, onları yerleştirmekle, korumakla, yeri geldiğinde seçerek kullanmakla harcanan zaman çok daha verimli kullanılabilir oysa.

Neyin gerçek ihtiyaç, neyin uydurulmuş ihtiyaç olduğunu ayırt edemezsek zamanımız gittikçe bereketsizleşecek. Zihnimiz ve kalbimiz, artan eşyalar arasında o denli yoruluyor ki kendimize dönmeye vaktimiz kalmıyor.

Bir bebek üzerinden yürüttüğüm bu sorgulama hayatımızdaki her şey için geçerli aslında. Bizim durumlarımız daha iyi değil! İhtiyacımız olmayan o kadar çok şeyi hayatımıza sokuyoruz ki onlarla uğraşmak ve onların hizmetlisi olmakla bir ömrü bitirip tüketiyoruz.

Bizler de bebek olduk, en fazla bir beşiğimiz, bir yalancı emziğimiz, beyaz patiskadan bezlerimiz oldu. Daha az şeyimiz vardı ama daha eksik yaşamadık!

Bu geçmişe özlem ve geçmişe geri dönme çağrısı değil elbette. Bu bir sadeleşme çağrısı yalnızca. Hayatlarımızı sadeleştirme çağrısı… En hassas olduğumuz konu üzerinden, bebeğimiz üzerinden… Onu bile dünyaya daha geldiği anda bu kadar eşyayla boğabiliyorsak, kendimize neler yaptığımızı görmemek için kör olmamız lazım. Kim bilir belki de körüz…
Kendimize ne yapıyoruz biz? İçimizdeki boşluğu sahte ihtiyaçlarımızla doldurmaya çalışarak kendimizi nelerle oyalıyoruz? Sonra da geçip zamanımızın olmadığından dem vuruyoruz.

Evlerimiz, dolaplarımız, mutfaklarımız, garajlarımız tıka basa dolu… Aldığımız onca şeye rağmen hayatlarımızda insan sıcağı ne yazık ki yok. İnsan sıcağı ne yazık ki satılan bir şey değil emek verilen bir şey. Satılsa eminim onu da depolardık.

Yeniden sade olanın dünyasına dönmek için, kalbimizdeki boşluğu maddenin karanlığıyla doldurmamak için, gerçek ihtiyaç olanla, ihtiyaçmış gibi dayatılmış olanı ayırt edebilmek için yeniden silkinmenin zamanıdır…

Paylaş
Etiketler: hayatnazlı özburun
Önceki Yazı

“Rabb, Şeytana Dedi ki….”

Sonraki Yazı

Köylü ve Bürokrat

Nazlı ÖZBURUN

Nazlı ÖZBURUN

yazarportal-com-bilgiagi-net-tasviriefkar-com

İlişkili Yazılar

Nazlı ÖZBURUN

Dokunduğun Ruhları Harabeye Çeviriyorsun

26 Ocak 2015
5k
Nazlı ÖZBURUN

Boşanmak Asla Kolay Olmadı…

25 Kasım 2014
5k
Nazlı ÖZBURUN

Güvenli izolasyon

14 Ekim 2013
5k
Nazlı ÖZBURUN

Farkederek Yaşama Becerisi

29 Eylül 2013
5k
Sonraki Yazı

Köylü ve Bürokrat

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

  • Trendler
  • Yorumlar
  • En son
Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

Aşık Veysel ve Kara Toprak Türküsü Hikayesi

22 Mart 2019
Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

Ayak Tabanına Veya Göğüse Vicks Sürmenin Faydası Yok

24 Ocak 2016

Yok Saymak

28 Mart 2020

Yıldızname Baktırmak Günah mı…Günah…

09 Haziran 2022

Keltepen’in Taşları /Şu Akkuşun Gürgenleri

18 Nisan 2020
Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

Göyçe Zengezur Türk Cumhuriyeti

21 Eylül 2022

Tüketicilerin Süt Tozu Dilekçeleri!

97

Fethullah Gülen’e 19 Soru

72

Ayasofya Açılsın Zincirler Kırılsın

70

İslâm Dışı Bir Uygulama: Çocuk Sünneti…

45

Gıda Mühendislerinin Petek Ataman’a Çağrısı

40

Şarkı Sözü Alan Var mı?

39
Aksekili Hayriye Ana

Aksekili Hayriye Ana

15 Aralık 2025
Milli Eğitimde Reform Hemen Şimdi

Eğitimi Ayağından Vurmak

15 Aralık 2025
Konkordato Sürecinde Takas Hakkının Sınırlandırılması

Konkordato Sürecinde Takas Hakkının Sınırlandırılması

15 Aralık 2025
Mezarlıktaki Dilenci

Mezarlıktaki Dilenci

15 Aralık 2025
Birlik Olalım

Birlik Olalım

15 Aralık 2025
Hediye Kitap (l)

Hediye Kitap (lV)

15 Aralık 2025

Köşe Yazarları

Türkiye Deprem Haritası

 

Ayın Sözü

Lütfen Duyarlı Olalım!

de, da vb. bağlaçlar ayrı yazılır.

Cümle bitişinde noktalama yapılır. Boşluk bırakılır, yeni cümleye büyük harfle başlanır.

Dilimiz kadar, edebiyatımıza da özen gösterelim.

Arşiv

Sosyal Medya’da Biz

  • Facebook
  • İnstagram
  • Twitter

Entelektüel Künyemiz!

Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.

Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.

Yayın Kurulu

Kent Akademisi Dergisi

Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management

Ayın Kitabı

Yazarımız, Sedayi ALTUN’dan,

“Bir Eğitim Yolcusu” adlı güzel bir eser. Yazarımızın eseri, yine bir yazarımız ve Karadeniz Şairler ve Yazarlar Derneği yönetim kurulu üyemizin sahibi olduğu Ateş Yayınlarından çıkmıştır. Kendilerini kutluyoruz.

Gazetemiz TİGAD Üyesidir

YAZAR PORTAL

JENAS

Journal of Environmental and Natural Search

Yayın Referans Lisansı

Creative Commons License
This work is licensed under a Creative Commons Attribution-NonCommercial-NoDerivatives 4.0 International License.

Bilim & Teknoloji

Eğitim & Kültür

Genel Eğitim

Kişisel Gelişim

Çocuk Gelişimi

Anı & Günce

Spor

Kitap İncelemesi

Film & Sinema Eleştirisi

Gezi Yazısı

Öykü Tefrikaları

Roman Tefrikaları

Röportaj

Medya

Edebiyat & Sanat

Sağlık & Beslenme

Ekonomi & Finans

Siyaset & Politika

Genç Kalemler

Magazin

Şiir

Künye

Köşe Yazarları

Yazar Müracatı

Yazar Girişi

Yazar Olma Dilekçesi

Yayın İlkeleri

Yayın Grubumuz

Misyon

Logo

Reklam Tarifesi

Gizlilik Politikası

İletişim

E-Posta

Üye Ol

BİLGİ, İLETİŞİM, SANAT ve MEDYA HİZMETLERİ YAYIN GRUBU

 INFORMATION, COMMUNICATION, ART and MEDIA PUBLISHING GROUP

© ICAM Publishing

Gazetemiz www.yazarportal.com, (Yazarportal) basın meslek ilkelerine uymaya söz vermiştir.
Yazıların tüm hukuksal hakları yazarlarına aittir. Yazarlarımızın izni olmaksızın, yazılar, hiç bir yerde kaynak gösterilmeksizin kısmen veya tamamen alıntı yapılamaz.

Sonuç yok
Tüm sonuçları gör
  • Ana Sayfa
  • Köşe Yazarları
  • Künye
  • Yayın İlkeleri
  • Yazar Müracaatı
  • Kurumsal
    • Misyon
    • Yayın Grubumuz
    • Logo
    • Reklam Tarifesi
  • Yazar Girişi
  • E-Posta

© 2008 - 2021 Yazar Portal | Türkiye Interaktif Köşe Yazarı Gazetesi

Yeniden Hoşgeldin

Aşağıdan hesabınıza giriş yapın

Şifrenimi unuttun?

Parolanızı alın

Şifrenizi sıfırlamak için lütfen kullanıcı adınızı veya e-posta adresinizi girin.

Giriş yap