Her geçen yıl yaz aylarına hızla yaklaşan ve toplumlarda diğer aylardan farklı bir takım davranış şekillerini de beraberinde getiren Ramazan ayı başlamak üzere…
Şöyle bir toplumumuza baktığımızda her zaman dile getirilen o meşhur söz geliyor akıllara ‘Nerde o eski Ramazanlar’ Aslında Ramazanlar hiç eskimedi. Sadece zamanımızın beraberinde getirdiği bir takım değişik davranış versiyonları ile aslında biz hep yaşıyoruz Ramazanları…
Eskiye dair büyüklerimizin bizlerle paylaştığı birtakım anıları günümüzün şartları ile incelediğimiz zaman görmekteyiz ki bu ay’a duyulan saygı aynı fakat davranış biçimleri farklı.
Aile büyükleri özellikle hatırlanmayı, unutulmadığını hissetmeyi
Çocuklar yine bu ay dolayısıyla kendileriyle ilgilenilmesini
Esnafımız Ramazan dolayısıyla piyasada bir hareketlenme bekliyor muhakkak.
İşte bütün bu beklentiler dün de vardı, yarın da olacaktır.
Ramazanın ekonomiye etkisi diğer yıllara göre daha da önem arzediyor. Çünkü dünya piyasalarının etkisiyle ülkemizin de içinde bulunduğu kriz ortamına uzmanların ifadelerinde ekonomide bireylerin ve devletin kamu harcaması yaparak iç talebi arttırması dolayısıyla iç piyasada nakit akışının sağlanması hedefi bu şekilde bir miktarda olsa gerçekleştirilebilir.
Sosyal hayat üzerindeki etkileri ise önemli bir konu arzetmekte. Devletimizin kendilerine çeşitli yardımlarla ulaşmaya çalıştığı ihtiyacı olan insanlarımızı mümkün olduğu kadar bireyler olarak da bulmaya çalışmalıyız.
3G Teknolojisi yüz yüze görüşmeyi sağlıyor ama toplumumuzun büyükleri ziyaret etme düşüncesi gereksiz görülmemeli…
Yardım etmek duygusu eskiden de vardı, şimdi de var.
Ramazanları yaşamak duygusu eskiden de vardı, şimdi de var
Haberleşme duygusu eskiden de vardı, şimdi de var.
Bir şey eksik!
Eskiden Ramazanı yaşamayanlara mahalle baskısı vardı şimdi bunun yerini bireyselleşme aldı belki.
Bireyselleşmeyi bırakalım. Hep birlikte mutlulukla yaşayalım bu güzel zamanları.
Ramazanlar Eskimesin!
