Plüton ve Biz

Plüton 1 mart 1885 tarihinde ikizler burcuna girmiş.1 ağustos 1913 tarihinde yengeç burcuna .Biliyorsunuz T.C nin yükselen burcu da yengeçtir.

1 eylül 1938 tarihinde aslan burcuna 1 eylül 1957 tarihinde başak burcuna, 1 ağustos 1972 tarihinde terazi burcuna,1 eylül 1984 tarihinde akrep burcuna,1 eylül 1996 tarihinde Plüton yay burcuna,1 şubat 2008 tarihinde de oğlak burcuna girmiş ve 1 nisan 2023 yılına kadar oğlak burcunda kalacak.

29 ekim 1923 tarihinde Cumhuriyetin ilan günü Plüton 12 derecede yengeç burcunda rötar yapar açıdaymış. Güneş ve Jüpiter de akrep burcunda olumlu açıdaymış.Ay da yengeç burcundadır. 1 şubat 2014 tarihinde Plüton oğlak burcunda 12 derecede olacaktır yani 1923 yılı Cumhuriyetin ilan günü yengeç burcundaki konumunun 180 derece karşısında olacaktır. 2014 tarihinin ülkemiz açısından çok önemli olduğunu ve önemli gelişmelere gebe olabileceğini düşünüyorum.

Plüton neleri simgeler onu bir hatırlayalım. Plüton, bilinçaltını, zoraki değişimleri, büyük işleri, evrimi, hayat verici kuvvetleri, yapma ve uygulamaları,bilinmeyeni, yani ölüm ve ölümden sonraki hayatı temsil eder. Yeniden doğuşun, dönüşümün, başkalaşımın, başlangıç ve bitişin gezegenidir. Pluto psikolojik bakımdan bilinçaltını gösterir. Saplantıları, tabuları, alışkanlıkları, krizleri, yaşam ve ölüm gibi temel konuları yönetir.

Yıldız haritasında yer değiştirirken kişinin her türlü zorluğun üstesinden gelmesini sağlar. Pluto bulunduğu herhangi bir ev ya da yakınlaştığı gezegene yoğunluk ve güç verir. Pluto'un yıldız haritasındaki yeri, bilinçaltındaki gizli güçleri kişinin ne ölçüde dışa vurabileceğini ve ne ölçüde kullanabileceğini gösterir. Yine gezegenin haritadaki yeri, yeni koşullar karşısındaki tutumu açıklar. Pluto gizli kalmış, görülmeyen, saklanan şeylerinde yöneticisidir. Vücutta üretim sistemi, idrar yolları ve mesaneyi temsil eder. Astrolojik olarak Pluto Akrep burcunun yöneticisidir. Pluto 246 yılda turunu tamamlar ve bir burçta 12-32 yıl kadar kalır.

1923 yılından 2014 yılına durumu ülkemiz açısından düşünürsek, 91 yıllık bu süreç bize şunları söylüyor olabilir. Devletlerin hayatları açısından baktığımızda 91 yıllık bir süre olsa olsa çocukluğun bittiği dönemi simgeler bence. Cumhuriyetimiz büyük sancılar altında çocukluktan gençliğe geçecektir. Tabi bu kolay olmayacaktır. Tabi bu geçen yıllar boyunca kurumsal ya da şahsi şekilde yapılan yanlışların ahmaklıkların faturası sanırım önümüze konacak.

Toplumumuz bir içsel terapi ve vicdani hesaplaşma geçirecek. Suçu ona buna şuna yıkmaktan vazgeçip hatayı ben yaptım-biz yaptık itirafına terfi edecek. AB li mi, AB siz mi ? Nato lu mu, Nato’suz mu ? Bir çok konuda devlet kırmızı kitabı yeniden mi yazacak ? Komşularımızla hangi sorunlar hortlatılacak ? Avrupa Yunanistan’ı bir kez kışkırtmış ve ege’ye İzmir’e çıkartmıştı acaba bu kez başka sebeplerle 12 mil konusunu kullanıp yine komşuyu kışkırtır mı ? Irak’ın kuzeyi Kürdistan mı olur yoksa T.C nin 8. bölgesi mi ?

Ben 2014 yılını çok önemsiyorum.Siyaseti kocakarıların hamam lakırtılarına döndürenlerin ve bana dokunmayan yılan bin yaşasın kafasıyla yaşayan ve yılanı piton yılanı haline getirenlerin hayati kararlar verme zamanı çok yakın gibi.