Piyasaların Sürekli Denetimi Şart Durum Durum Değil!

Piyasalarda bir başı bozukluk hüküm sürüyor. Ürün fiyatları, zam oranları ve malın kalitesi de dahil bir çok konuda tutarsızlık söz konusu. Serbest Piyasa ayağından devam eden Keyfi uygulamalar vatandaşı canından bezdirmiş durumda. Devlet bu işi sürekli ve düzenli kontrollerle takip etmeli. Çünkü para kazanma uğruna her türlü basitliğin ve düzenbazlığın kılığına bürünüp vatandaşa canından bezeceği bir ortamı yaşatıyorlar.

Uçuk fiyatlar devam ediyor. Bir de vatandaşla gırgır geçer gibi üç kuruşun beş kuruşun hesabı Yok mu? İnan’ın vatandaşla dalğa geçiyorlar. San ki maldan üç kuruş beş kuruş kazanıyorlar? Faturasına baksanız belki de beş katı daha fazla bir ücretle satılıyor. Marketler AVM’ler ve tanzimler her gün zamlı fiyatlarla uçuk rakamlara ulaştılar. Bu kadar keyfilik, bu kadar rezaletlik ve zulüm olamaz. Sanki vatandaş acından kıvransın dercesine bir baskı ve zam zulmü var. Buna mutlaka dur denilmelidir.

İkincisi ürünün kalitesi ve gramajı. Kalite bozuldu, kalitesiz ürünler piyasada dolu. Bir de gramajı ile oynuyorlar. Hem gramajını düşürüyorlar hem de fiyatını artırıyorlar. Her gün değişen ürün fiyatları var. Mübarek sanki döviz borsası. Kontrol mü? Hiç sanmıyorum. Bence günlük anlık ve ani denetimler devam etmeli ve gerekirse ağır cezalar verilmeli. Şeref’iyle onuruyla ticaret yapanlara sözümüz olamaz, onlara saygımız sonsuzdur. Onlar kutsal ve onurlu bir görev yapıyorlar. Dürüst tacirlere, alın teri ile kazananlara Ne denilebilir ki?

Sorunun kaynağı karaborsacılar, stokçular ve faiz lobileri. Bu işi siyasi baskı unsuruna dönüştürmüş durumdalar. Milleti zam- zulüm kıskacına alıyorlar. Her gün ürün fiyatı değişir mi? Ama değiştiriyorlar! Toptancılar kontrol edilmeli, ürün çıkış noktasında tartılmalı, etiketleri sürekli takip edilmeli. Çünkü hem etiketleri ile oynuyorlar hem de sahte ürünü piyasalara sürüp haksız kazanç elde ediyorlar.

Helal kazanç peşinde olan tacirlere diyeceğimiz olamaz. Onlar onurlu haysiyetli şerefli ticaret yapan insanlar. Bunları da gölgeleyen ve itham altında bırakan sahtekarlara diyeceğimiz var. Bunlardan onurlu ve dürüst iş yapmalarını beklemek hayal olur. O zaman devletin balyozu bunların sırtında olmalı!

Bir vatandaş ve tüketici insan olarak ben bunları görüyor ve feryat ediyorsam; görevlilerin de görmesi gerekir. Açık açık ifade ediyoruz. Vatandaşa planlı ve organize bir baskı ve kıskaç uyguluyorlar. Hem de hayatından, canından Canından bezdirircesine…

Bu uygulamalar bir zamla ve fahiş fiyatlarla devam ediyor. İki sahte ve kalitesiz ürünlerle devam ediyor. Üç gram çalmak ya da ürünü küçültmekle devam ediyor. Milyonlarca vatandaşın alım gücü düşürülerek onları baskı altına almakla devam ettiriyorlar. Tezgahta mal çürüyor ama fiyat zirve yapıyor. Ya da sahte ürünle vatandaş dolandırılıyor.

Çözüm şu: Serbest piyasa rezaleti sona ermeli devletin ve belediyelerin kontrolü artırılmalı. Hem de her gün her an… Kooperatifler, devlet kontrolünde alış veriş merkezleri kurulmalı. Ürün- mal üreticiden aracı olmaksızın vatandaşa ulaştırılmalı. Sıkı bir denetim uygulanmalı. Tabii bu esnafa baskıya da dönüşmemeli; bu işin cambazlarına yönelik olmalı. Vatandaş Tanzim, AVM ve Market kıskacından kurtarılmalı, küçük esnafın da önü açılmalı. Her şeyi satıp firmalara zarar ettiren binbir çeşit ürün satış rezaleti de durdurulmalı. Sonuç iyi değil: siyaseti ile milleti dizayn edemeyenler ekonomi ile köle etmeye çalışıyorlar, uyanık olalım ve bu rezalete dur diyelim.