Allah’ı peygamberi sevmeyen yok ama yetmez senin ve benim sevgim. Gel kardeşim Allah aşkında Muhammet; Muhammet aşkında Veysel olalım…
Gel kardeşim Veysel olalım… Uykuyu namazdan çok seven kardeşim gel Veysel olalım… Veysel der ki, “Yâ Rabbi! Çok uyuyan gözden, çok yiyen karından sana sığınırım.”
Rebî’ bin Haysem anlatır: Üveysi görmeye gittim. Sabah namazında idi. Bitirdi, tesbihlerin sonuna kadar bekleyeyim dedim. Kuşluğa kadar kalkmadı. Kalktı kuşluk namazı kıldı. Öğle oldu, öğleyi kıldı. Velhasıl üç gün namazdan kalkıp, dışarı çıkmadı. Yemedi, uyumadı. Dördüncü gece O’na kulak verdim. Gözüne uyku gelmişti. Derhal münâcaâta başladı ve: “Yâ Rabbi, çok uyuyan gözden, çok yiyen karından sana sığınırım” dedi. Bana bu yeter dedim ve halini bozmadan kalkıp gittim.
Peygamberi sevenler namazı sevmiş, uykuyu az uyumuş, yemeği az yemiş… Nefsiyle cihadı sevmiş… Komşusu açken tok yatmamış… Gel kardeşim biz de onlar gibi sevelim peygamberi…
Bir şiirimde yakınmışım peygamber sevgimin azlığından “Aşkı taşlanmış sevgilinin…
Taifindesin aşkın gönlüm.”
Ah et” demişim. Bizim sevgimiz nerede? Ashabın sevgisi nerede… Bizim ki, sevgi değil kardeşim, birde öğünüyorsun o sevginle…
Peygamberimizi yüce Allah sevmiş ve “Habibim” hitabına mazhar kılmıştır.
Peygamberimizi seven Allah, onun sevgisini, -bir hadiste işaret edildiği üzere- önce sema ehli olan melaike arasına, ardından da yeryüzüne indirmiş ve o yeryüzü halkının da en sevgilisi olmuştur.
Yeryüzünde onun sevgisi her şeye inmiş, dağlar taşlar bile onu sever, “Uhud öyle bir dağdır ki, biz onu severiz o da bizi sever” (1) hadisi bunu anlatır…
Büyük zatların sevgisine hayran kalmamak mümkün mü. Onu seven kamil olur, aziz olur…
Osmanlı padişahları da onu sevmişler ve Osmanlıyı cihan devleti yapmışlar… Öyleye kadar uyuyan bir gençlik onu sevdiğinden bahsetmesin…
Bununla birlikte bu sevgi tek taraflı olmamış, o da ashabını, müminleri ve ümmetini ziyadesiyle sevmiş ve bunu her haliyle ortaya koymuştur. Onun ümmetine nasıl bir sevgi ve şefkatle dolu olduğunu unutma “Şânım hakkı için, size kendi içinizden öyle bir peygamber geldi ki, sıkıntıya düşmeniz ona ağır gelir; size düşkündür, müminlere karşı çok şefkatlidir, merhametlidir.” buyrulmuş. Tevbe Suresi, 128 de.
Taifindesin Aşkın Gönlüm
Aşkı taşlanmış sevgilinin…
Taifindesin aşkın gönlüm
Ah et
Ayakların kan revan…
Gül kokusu gelmiş nebinin…
Çık o kuyudan gönlüm
Seni gönülden sayanda suç
Çık kuyundan Yusuf gibi
Aşkın Medine’si bekliyor seni
Taifindesin aşkın gönlüm
Ah et
Çatlamalı kör karanlık
Çatlamalı yalan hayat
Pes etme geceye güneşe yürümek bile güzel gönlüm
Hani Veysel’din bu sevgide…
Öpülmedi gül gül izler
Sök dişlerini engellerin
Zamanı gelmedi mi gönlüm