Toplumsal değerleri yozlaştıran insanlar, ahlaklı ve adaletli olamazlar.
İçi boşaltılan değerlere karşılık ölçü “Para”. Para, bazen mala karşılık ve bazen de kabiliyetin kâğıda dökülüşüne has bir biçim alıyor.
Düşüncesinde para olan, sahte bildirim ve kabulleniş. Azametli yüreklerin, soysuz zaferi. Hal ve gidişatın cilalı lisanı. Yönetenlerin haklı gururu ve yüreğinin mirası. Cilalı lisanın, güzel hareketlerin lezzet timsali hurmalar gibi ve mola veren atlılara derman yeşiller gibi.
Güne etkiyecek muhteşem saltanat çocuklarının davranışı. Para cepte ise, kıyafetler özel, dik başlarda şapkaların tepesi tüylü. Altınlar ve mücevherler kolda ve boyunda bir dalga gibi. Yalnız ruhları paraya esir olmuş ve boyunları tasmalı.
Bazen göz yaşlarının buruk parıltısı, zarif ve kalıcı olma isteği. Tepeden tırnağa para, moda ve alabildiğine israf.
Fırtına sağanak, başında örtü yarına ve gecenin karanlığına karşı kalkanlı bir koruma.
Paranın icadıyla, dünyayı farklı ve kalıcı bir varlık mücadelesine sokanların temsili adayı.
Paranın adaylığına ve maalesef insanları doların yeşiline inandırmışlar. Bugün parayı gösteriyor ve geri çekiyorlar. Böylece birey ve toplumları peşlerine sürüklüyorlar.
Birey ve toplumların dili dışarıda, doların peşinde. Soluk alamıyor ve yürüyemiyorlar. Paraya ulaşmak için, kaymakta olan toprağı tırmalıyorlar.
Değişen dünyanın nereye yöneldiğinin ispatı ortada. İşte toplumun diliyle, soluk aldıran iktidarlar. Yeşile ulaşmak insanlığın gereği olarak kabul edenler. İnsanların içi dışı yanıyor. Yangını söndürmek için dilini bir karış dışarı çıkartıyorlar.
Elde yok, avuçta yok dil dışarıda koşuyor, soruyorsun nereye? Yeşile diyor yeşile. Koşuyor yeşile. Sen bir tane yeşile “X” diyorsun. O; X= 128 milyar dolar diyor ve cebini ısıtıyor. Aşka getiriyor ve coşturuyor. Coşuyor yeşile, yeşilleniyor yeşile. Dili dışarda koşuyor kulaklar sağır ve gözlere sis perdesi inmişçesine.
Gündüz güneşin, gece ayın yoldaşı aynı zamanda yeşilin oynaşı. Yeşilin diktatörü ve de yeşilin yandaşı.
Gece düşür, gündüz kaldır yeşili. Gece yatır, gündüz kandır insanı.
Hasan TANRIVERDİ