Ordu ili sınırları içinde TEDES uygulaması başladığından beri bazı sürücüler bu uygulamadan şikâyetçi oldu.
Öncelikle şunu belirtmek isterim ki insan hayatını tehdit eden bütün uygulamalara alınan
tedbirleri destekliyorum.
TEDES uygulamasından maksat trafik kazalarının azaltılması mal ve can kaybının önlenmesidir. Uygulama hız sınırını belirli seviyeye çekiyor, diğer trafik kuralı ihlallerini tespit ediyor.
Artık Ordu’ya daha uzun bir sürede varacağız.
Her uygulamanın öncelikle adil olması gerekmektedir. Yani bu uygulama herkes için geçerli olması lazım. Başka bir tarafı da uygulamada netlik olması lazım.
Uygulamada netlik nasıl olur?
TEDES uygulaması olan güzergahın tamamı aynı ölçülerde olmalı. Şuradan şurası şu kadar süratle, buradan burası bu kadar süratle gidilmelidir şeklindeki kural yanıltıcı olmaktadır. Kurallar net olarak belirlenir ihlal eden cezasına katlanır.
Elbette her kuralın aksayan yanları olabilir. Bunlar zamanla düzeltilmelidir. Artık yollarımız eskisi gibi değil. Hem zemini, hem genişliği, hem eğimi ve bir yolda olması gerekli diğer unsurlar karayollarımızda mevcut. Yolların tek şeritli olması da kaza oranını azaltan uygulamalardan. O zaman yolardaki hız limiti daha esnek hale getirilebilinir.
Mesela hızı 70km/h olarak belirtilen bir yerde kimse tam tamına bu hızla gidemez. O zaman taşıtlar daha da yavaş gitmeye mecbur olur. Yani hiçbir sürücü kendine tanınan azami hız limitini kullanamaz. Çünkü belirtilen hızı bir kilometre dahi geçseniz ceza alırsınız. Yapılacak en makul iş her azami hıza %10luk bir fark konulabilir. Böylece sürücülere biraz esneklik hakkı tanınmış olur.
Her zaman en kötü kural dahi kuralsızlıktan evladır. Bundan dolayı ülkenin en önemli meselelerinden biri olan trafik kazaları ne kadar önlenirse o kadar az insan sakat kalır veya vefat eder. Yaşamak, sağlıklı yaşamak her insanın en tabii hakkıdır. Bugün ölümlerin çoğu savaşlar, terör ve tabii afetler dışında trafik kazlarından olmaktadır.
Zaman içerisinde TEDES uygulamalarındaki aksaklıklar varsa giderileceğini düşünüyorum. Sürücüler, yolcular, yetkililer bir ortak karara varıp en makul kuralların işlerlik kazanacağı kanaatini taşımaktayım.
Bütün bunları yazarken kimse benim arabamın olmadığını sanmasın. Genelde taşıt sahiplerinin karara biraz uzak durduğu bu günlerde bir taşıt sahibi ve Ordulu biri olarak uygulamayı makul buluyorum.
Bazı şeylerin yerli yerine oturması elbette zaman alacaktır. Belki ileride bütün ülkede bu kurallar uygulanacaktır. Burada esas olan şeffaflıktır. Kurallar ve cezaları önceden bilinmeli, kimsenin başına bilmediği bir şey gelmemeli. Güzergâh mücavir alan ve şehir dışı olarak ikiye ayrılıp yolların da özelliği göz önüne alınarak en makul hız limiti yeniden gözden geçirilmelidir.
Öyle veya böyle insan hayatına önem veren her kural tarafımızca makbuldür. Yeter ki yapılan işlerde art niyet olmasın.
Bu kadar laf kalabalığının ardından bize de kendi kendimize bir türkü söylemek kaldı.
“Yollar seni gide gide yoruldum…”
Herkese iyi yolculuklar efendim.
Ordu ili sınırları içinde TEDES uygulaması başladığından beri bazı sürücüler bu uygulamadan şikâyetçi oldu.
Öncelikle şunu belirtmek isterim ki insan hayatını tehdit eden bütün uygulamalara alınan tedbirleri destekliyorum.
TEDES uygulamasından maksat trafik kazalarının azaltılması mal ve can kaybının önlenmesidir. Uygulama hız sınırını belirli seviyeye çekiyor, diğer trafik kuralı ihlallerini tespit ediyor.
Artık Ordu’ya daha uzun bir sürede varacağız.
Her uygulamanın öncelikle adil olması gerekmektedir. Yani bu uygulama herkes için geçerli olması lazım. Başka bir tarafı da uygulamada netlik olması lazım.
Uygulamada netlik nasıl olur?
TEDES uygulaması olan güzergahın tamamı aynı ölçülerde olmalı. Şuradan şurası şu kadar süratle, buradan burası bu kadar süratle gidilmelidir şeklindeki kural yanıltıcı olmaktadır. Kurallar net olarak belirlenir ihlal eden cezasına katlanır.
Elbette her kuralın aksayan yanları olabilir. Bunlar zamanla düzeltilmelidir. Artık yollarımız eskisi gibi değil. Hem zemini, hem genişliği, hem eğimi ve bir yolda olması gerekli diğer unsurlar karayollarımızda mevcut. Yolların tek şeritli olması da kaza oranını azaltan uygulamalardan. O zaman yolardaki hız limiti daha esnek hale getirilebilinir.
Mesela hızı 70km/h olarak belirtilen bir yerde kimse tam tamına bu hızla gidemez. O zaman taşıtlar daha da yavaş gitmeye mecbur olur. Yani hiçbir sürücü kendine tanınan azami hız limitini kullanamaz. Çünkü belirtilen hızı bir kilometre dahi geçseniz ceza alırsınız. Yapılacak en makul iş her azami hıza %10luk bir fark konulabilir. Böylece sürücülere biraz esneklik hakkı tanınmış olur.
Her zaman en kötü kural dahi kuralsızlıktan evladır. Bundan dolayı ülkenin en önemli meselelerinden biri olan trafik kazaları ne kadar önlenirse o kadar az insan sakat kalır veya vefat eder. Yaşamak, sağlıklı yaşamak her insanın en tabii hakkıdır. Bugün ölümlerin çoğu savaşlar, terör ve tabii afetler dışında trafik kazlarından olmaktadır.
Zaman içerisinde TEDES uygulamalarındaki aksaklıklar varsa giderileceğini düşünüyorum. Sürücüler, yolcular, yetkililer bir ortak karara varıp en makul kuralların işlerlik kazanacağı kanaatini taşımaktayım.
Bütün bunları yazarken kimse benim arabamın olmadığını sanmasın. Genelde taşıt sahiplerinin karara biraz uzak durduğu bu günlerde bir taşıt sahibi ve Ordulu biri olarak uygulamayı makul buluyorum.
Bazı şeylerin yerli yerine oturması elbette zaman alacaktır. Belki ileride bütün ülkede bu kurallar uygulanacaktır. Burada esas olan şeffaflıktır. Kurallar ve cezaları önceden bilinmeli, kimsenin başına bilmediği bir şey gelmemeli. Güzergâh mücavir alan ve şehir dışı olarak ikiye ayrılıp yolların da özelliği göz önüne alınarak en makul hız limiti yeniden gözden geçirilmelidir.
Öyle veya böyle insan hayatına önem veren her kural tarafımızca makbuldür. Yeter ki yapılan işlerde art niyet olmasın.
Bu kadar laf kalabalığının ardından bize de kendi kendimize bir türkü söylemek kaldı.
“Yollar seni gide gide yoruldum…”
Herkese iyi yolculuklar efendim.A