Operasyon Merkezinin Yeni Programı Belli Oldu
45 yıldır emperyalizmin çeteleri ile boğuşarak gelen aydınlar bilirler ki, Amerika’nın Türkiye’yi yönetmek için daima bir planı ve programı vardır.
Önce CIA’nın Türkiye’deki sosyolojik katmanları, nasıl sınıflandırdığına bakalım. Bu sınıflandırmaya dayalı olarak, CIA stratejisinin ne olduğunu anlamaya çalışalım.[1]
CIA Türkiye’yi parçalamada altı katman belirlemiştir.
1-Radikal dinciler-şiddetli Amerikan karşıtıdırlar.
2-Ilımlı dindarlar, dini cemaatler- Amerikan yanlısıdırlar.
3-Liberal laikler- Batı yanlısıdırlar.
4-Solcular, milliyetçiler – Eşitlikçidirler, Amerikan karşıtıdırlar.
5-Sosyalistler sol milliyetçiler- AB’ye de, ABD’ye de karşıdırlar. Bağımsızlıkçıdırlar.
6-Etnik Bölücü guruplar- Zaten, doğrudan Türkiye ile savaşırlar.
Batı bu sosyolojik katmanlara bakarak, Türkiye’yi parçalama stratejisini oluşturur. Sabırlıdır. Bir adımı atar, o mevziiyi güçlendirir. Bilahare yeni bir adım için yeni planlar yapar.
Yapılacak planlar, yukarıda listede verdiğim sosyolojik katmalarının birbiri içinde ki sosyal geçirgenlik hesaba katılarak yapılır.
Bu geçirgenlikte esas olan, diğer gurupları liberal laikliğe doğru itelemektir. Bu gurup için yürütülen eylem planları; bu gurubun özelliklerine uygun planlanır. Bu gurup için planlar hazırlanırken gurubun önüne konulan ortak düşman sol ve sosyalistlerdir.
Uzunca bir süre sola ve sosyalistlere karşı olan radikal bir dinci, artık Amerikan düşmanlığı yerine, sol ve sosyalist düşmanlığı kökleşmiştir.
Listenin atındakiler, yani sol milliyetçiler, sosyalistler için yaptığı plan ve eylemler ise, yukarıda belirttiğim plan ve programların tam tersidir. Yani solcuları ve milliyetçileri liberal laikler haline dönüştürmektir. Burada da gerçek düşman Amerika ortadan kalkar ve düşmanlık mütedeyyin dindarlara yöneltilir.
Sözün kısası, Amerikan düşmanlığı eylemler ve provokasyonlar ile sanal bir başka düşmana dönüştürülür. Sosyalist ve solcular artık Batı yanlısı laik liberaller olur.(AB sevdası buradan çıkar)
Bu plan aslında 50-60 yıllık bir CIA planıdır. Zaman zaman bazı taktik değişiklikler olur. Ama asıl hedef, Türkiye’yi parçalama tehdidi altında sürekli tutarak, planın bir sonraki adımını yürürlüğe koyar.
Şimdi sıra, bir zamanlar kullandığı milliyetçileri liberal laikler konumuna dönüştürmektir. Bunun içinde önce, MHP’nin parçalanması ve taraftarlarının laik liberal kesime aktarılması gerekmektedir.
Çünkü bilmektedirler ki, son tahlilde, milliyetçiler ülkenin parçalanmasına karşı savaşırlar.
Operasyon merkezinin yeni programı; MHP’yi parçalamaktır.
Sonuçta Amerika ve Batı yanlısı bir sol liberal parti ve İslamiyet yolu ile ABD’ye bağlı bir sağ parti ile Türkiye’yi yönetmeye devam etmektir.
Plan zaten baştan beri buydu. 12 Eylül 1960’dan önce, Amerika’dan Adalet Partisi ile Cumhuriyet Halk Partisi birleşsin diye öneriler gelirdi. Ne olduğunu, yukarıdaki tabloyu bilmediğimizden bir türlü anlayamazdık.
Şimdi, yukarıda söylediklerimi anlamak ve çıkarımlar yapmak için kahin olmaya gerek yok. Hatta Amerikan çeteleri ile kırk beş yıl savaşmış olmaya da gerek yok. Çıplak gözle görünüyor. Emperyalizm içerde elde ettiği mevzilere güvenerek, artık yaptıklarını bir kılıf altında yapmasına gerek duymuyor.
Peki, Türk Halkının hiç mi yapacak bir şeyi yok? Amerikan planlarına teslim mi olcağız? Bizi başkalarının yönetmesine kader mi diyeceğiz?
Yoksa Mustafa Kemal başardı, biz de başarırız mı diyeceğiz?
Başaracağımızdan kimsenin kuşkusu olmasın. %42 artık bizim gibi düşünüyor.
[1] Farklı tarihlerde Amerikan devletinin yayınladığı raporlardan elde edilen sonuçlardır.