Doğru söylediğim/iz o kadar belli ki…
Söylediğimiz sözler, barındırdığımız idealler daha önce de dile getirilmiş…
Daha önce de düşünülmüş, planlanmış…
Başarılı olunmuş veya olunmamış, bir neticeye varılmış ya da varılmamış… Bunlar değil önemli olan…
Çaba sarfedilmiş ya… Önemli olan nokta bu… Doğru yolda olduğumuzu gösteren bu… İşaret fişeğini çok erkenden yakmama sebep olan da bu…
Günümüz aydınlarından geçmiş aydınlarımıza birçoğu bu konuda epeyce kafa yormuş… Vefat edenlerin ruhları şad olsun, yaşayanların kulakları çınlasın…
Attila İlhan’ın önünde eğilmem/iz gerektiğini bir kere daha anlıyorum hep konudaki fikirlerini düşününce… Okul mevzu bahisini en çok düşünen isim belki de…
Bu konuda kitap bile çevirttirmiştir Hasan Bülent Kahraman’a. Ahmet Tevfik Küflü de istemiştir kitabın çevrilmesini…
İlhan ‘ Okulları Kapatalım’ adıyla yayınlamak istemiştir. Ancak Kahraman ‘ Toplumu Okulsuzlaştırma ‘ şeklinde çevirmiştir Ivan Illich’in kitabını…
Bu denli düşünmüştür ‘okul’u. Günümüzde de Kahraman’dan Bumin’e birçok aydın diyelim ‘okul’ların ‘okul’luktan çıktığını biliyor, anlatıyor.
Peki nerede yeni ‘eğitim’ sistemi, öğretim sistemi?
Soruyorum hani nerede?!
Gerçi bu durum çoğu toplumlarda da böyle tezahür etmiştir.
Ezbere dayalı öğretim sistemi devletlerin en çok istediği şeydir.
Eğitimi geçin zaten, siz kimi eğitiyorsunuz? Karşınızdaki hayvan mı?
Adı sanı değişen ama kendinde saçma sapan bürokrasi değişikliklerinden başka hiçbir değişiklik olmayan ÖSS’ye, ‘ öğrenci seçme sınavı’na yor kafasını, düşünmesin, okumasın, araştırmasın! Oh ne ala!
Kimse bana anlatmasın! Öğrenci istediğini okuyacak, istediğini tartışacak, istediğini öğrenecektir.
Doğru olup olmadığı meçhul olan saçmalıklardan Rabbim hepimizi korusun!
Mevzu, öyle geçiştirilebilecek bir mevzu değildir! Geçiştirilebileek bir yanı yoktur, olmayacaktır!
İlköğretimde nispeten durum daha iyidir, ama o da sapına sonuna neresine ise orasına kadar saçmadır, sapandır, rezaletin dik alasıdır.
Lisede ise durum vahim… Sebebi kim? Sistem… Ne sistemi?Öğretim sistemi…
Ne yapılmalıdır? Bir an önce değiştirilmelidir. Bu kadar aydın konuşuyorsa, söylüyorsa biliyordur. Bu ülkenin en baba aydınlarından Attila İlhan ya, bir düşünün!
Bu derece muazzam kültürde bir insan dahi okuldan nefret ediyor!
İlla ki isyan bayrağının mı açılması gerekli, yapmayın etmeyin!
Erken uyaran bizlerin sözünü dinleyin!
Herkes istediğini okusun! Bilim adamı olmak isteyen laborratuvardan çıkmasın, futbolcu olmak isteyen yeşil sahalarda top koştursun, müzisyen olmak isteyen sahnelerden inmesin ve bunlar ‘ okul sistemi ‘ içerisinde olsun, olsun ki sistemin de bize bir faydası olsun… Ve biz de eğitim dedim ama neyse ve öğretim sistemimize saygı duyalım! Hep beraber mutlu olalım…
Böyle olmasını istemeyenler de çok ama! Onu biliyorum. Ama er ya da geç şimdilerde adına ‘ alternatif eğitim sistemi’ denen ama inanıyorum ki yakın gelecekte normal olacak olan alternatif eğitim sistemi gelecektir.
Herkese ve her şeye rağmen!
Doğru olan kazanacaktır.
Doğru olan bizleriz… Uyaran bizleriz… Uyarmaya da devam edeceğiz…
Esen kalın efendim, sinir katsayım yükseldi yine…
Mutlu günler dilerim…
