Hakan Açıkgöz- Arzu Açıkgöz öğrencimdi. Ünye Ticaret Lisesi’ nde, büyük bir aşkla geçti öğrencilikleri ve aynı aşk ile evlendiler.
Ben klişe öğretmen edebiyatı ile hem aşklarını hoş görür hem de pozitif ayrımcılıkla;
“Arzu bak aşk meşk güzel de okul bitmeden evlenmek yok, bu hayatta hep kızlar, kadınlar ziyan olur” derdim de, tatlı tatlı gülümseyerek, “yok hocam bu okul bitecek” derdi.
İşleri güçleri , kendileri güzel derken, kendilerinden de güzel bir erkek, bir kız evlatları oldu.
Hep aynı yerde oldukları için sık karşılaşır ve öğrenciliklerinden beri çok muhabbet ederdik. Yıllar yıllar sonra oğulları Kaan dershanede öğrencim oldu.
Daha çok görüşür, daha çok muhabbet eder olduk.
Oğulları Kaan için, “siz evlatlarım, bunlar da torunum” derdim. Kızı öğrencimiz değildi ama Arzu’ nun yanındaydı hep. “Bu ne kadar güzel bir kız maşallah” derdim. Tüm aile evin küçük kızını pek severlerdi.
Arzu da, eşi de ailecek güler yüzlü, enerjileri yüksek saygılı sevgili insanlardı.
Anne ve babasının da öğretmeni olmuş olmam nedeni ile Kaan saygıda hiç kusur etmez, koridorda dahi rastlasa hazır ola geçerdi gülümseyerek. “Kaan güldürme beni…))” derdim ondan daha çok gülerek ve çok severdim hepsini. Bu muhabbet böyle yıllarca sürdü.
Bir kaç yıl önce Hakan Açıkgöz vefat edince çok üzüldüm, ailecek çok üzüldüler fakat Arzu çocukları ile hayat mücadelesi verip bu günlere geldi, iş hayatına atıldı, çok çalışkandı, başarılı da oldu, daha çok rastlayıp muhabbet eder olduk, hayata tutunmayı başarmıştı çocuklarıyla birlikte, takdir ederdim hep.
Bir kaç ay önce oğlu Kaan trafik kazasında vefat edince gerçekten çok üzülmüştüm.
Her can kaybına üzülüyoruz, genç olunca tanısak da tanımasak da üzülürken tanıyor, çok eskilerden beri tanıyor olmak hem sevgiyi, hem üzüntüyü de farklı kılıyor.
Öğrencim Kaan’ ın vefatı üzerine, “annesine, kardeşine Allahım gani gani sabırlık versin” derken, şimdi sevgili öğrencim, ve neredeyse tüm hayatına tanık olduğum ve çok şeyleri paylaştığımız güzel öğrencim Arzu, tüm dünyada, tüm Türkiye’ de kadınlara yakıştıramadığımız şekilde öldürülüyor.
Baba Hakan, oğlu Kaan, Anne Arzu üçü de öğrencimdi ve üçünü de o kadar severken bu hayattan elim bir şekilde göçüp gitmelerine tanık olmak da çok üzücü… Yaralı kızımıza da şifalar diliyorum.
Diğer tarafta gencecik bir can, acılı anne baba ve yanan kavrulan aileler, Allah sabırlar versin hepsine.
Gerçekten çok üzgünüm hepsine Allah rahmet eylesin.
(Paylaştığım haberlerin hemen hepsini hazırlayanlar da okul arkadaşları)
(Aslında hiç sevmem ölüm haberi vermeyi, hiç paylaşmamaya çalışırım ama bu sefer bambaşka bir şey oldu…)