Cennet vatan ülkemiz ve Ünye’mizde dün, bugün ve halen % 85’şi fakir, yoksul ve kimsesiz olan millet çeker küreği,% 15 zenginden oluşan sevk ve idareciler yer her zaman ballı böreği. Herkes, özelliklede fakir ve yoksullar bunu bilirler. Böyle oluşunu kendileri bile-bile kabul ederler işte burası manidardır.Akıl izan sahibi fakirde olsan zenginde olsan burada bir haksızlık olduğunu bilirsen haksızlığın giderilmesi için gerekeni yapmalısın. Fakir kendisinin ve ailesinin zenginlerin sevk ve idaresinde ezileceğini bile- bile bu haksızlığa dur demek yerine vur demeye devam ediyor. İşte aklın ve mantığın almadığı kabul etmediği bu acayip durum.
Bu nedense hep böyle olmuştur. Hâlbuki bugüne kadar aç tok’un, tok da açın halinden bilmedi. Yinede kendi kıymetinin idraki içinde olmamış ve olmayan fakir ve yoksullar zenginin paçasından ve peşinden ayrılmadı, nedense ayrılmıyor. Ondan sonrada halk arasında bu millet kendisini ezenden, üzenden, dövenden sövenden, vurandan, kırandan asla vazgeçmez dedirterek, kendi kendilerini ezilmeye, boyun bükmeye mahkûmmuş gibi görür ve kabul ederler.
Hâlbuki nüfusun bize göre ( % 85) büyük bir çoğunluğunu oluşturan fakir ve yoksul kesim, kendi kıymetinin farkına vararak aklını kullansa doğru yolu bulur. Zengin fakir arasında geçmişten günümüze var olan uçurumu ortadan kaldırarak, o zengin çocuğu askere gider mi, şehit -gazi olur mu gibi insanın içini acıtan haksızlığa, eşitsizliğe dur dedirterek, ülkede bu konuda adaletin yerini bulmasına çok önemli katkı sağlamış olur.
Ama hor görülmeye ve ezilmeye alışmış ve alıştırılmış olan fakir ve yoksul kesim, şimdilik hayatı böyle gördüğü ve bu şeklide benimsediği için bizim, sizin zengin fakir arasındaki haksızlığın ortadan kaldırılmasına ilişkin söylemlerimize inşallah yanılırız, ama ne yazık ki gülüp geçmeye devam ediyor.
Ama,bizde üstüne basa-basa tekrar ediyoruz. geçmişten günümüze ve halen yaptığınız bu yanlışlıkla kendinizden başkasını kandırmadığınızı, anladığınızda iş işten çoktan geçmiş olacak..
Öyle olunca da zengin fakir arasındaki uçurum kalkmak yerine aynen devam ettiği ve edeceği için zengin kime nerede nasıl davrandığını ne yediğini ve içtiğini hiç mi hiç unutmaz.Fakir ve yoksul ise akşam yediğini sabah unutur..!İşte zengin ile fakir arasındaki açık ve belirgin fark bu..! Akşam yediğini sabah unutan fakir ve yoksul millet,bugüne kadar neleri unutmadı ki..!Bülent Arınç’ın üç gün konuşulur,dördüncü gün biter kardeşim sözünü unutmasın.!
Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, maaşlarının artırılmasını da öngören milletvekillerinin özlük hakları ile ilgili bir yasasının çıkarılması gerektiğini belirterek, ’3 gün konuşurlar, 4′üncü gün biter kardeşim. Kim konuşacak? Haksız bir iş mi yapıyoruz?’ demişti.
Arınç, “Bizden öncekilerin hepsi yazlıklara kavuştu. Villaları var. Ne lafı olacak, üç gün konuşurlar dördüncü gün biter kardeşim. Kim konuşacak? Haksız bir iş mi yapıyoruz? Bu dönemin bir şerefi olsun” diye konuşmuştu.Sadece sizlerin olsun.!Siz ve sizin gibilere devletin ve kendilerinin yıllar yılı ve halen sevk ve idare yetkisini veren bu garip milletin bir şeyi olmasın.!
Millet sizde olanlar ile kendini oyalayarak vaktini geçiriyor zaten..Bu yüzden bir şey değil,hiçbir şeyi olmasına gerek yok.Çünkü devletin sevk ve idaresindekiler ile idareye getirileceklerde çok..Çünkü suyun gözünde mekan tutanlar yemeyi bilenleri ağızlarından anlıyor olacaklar ki, küplerinde eksik kalan yerleri doldursunlar diye, sendika ağalığı,belediye başkanlığı yetmez vekil ol,olmadı bakan yapalım diye fakirin ve yoksulun değil, yemeyi bilenin kolundan tutup meclisin yolunu gösteriyorlar.
Baksanıza işçilikten sendika ağalığına, buradan da milletvekilliğine kapağı atan Bayram Meral’a ait gayrimenkuller dudak uçuklatıyor.Tabi bu dudak uçuklatan mal varlığına sahipler sadece Meral değil.! Siyasetten nemalanan ne Merallar var,Ülkede ve Ünye de..! Bir işçi sendikası başkanı bu kadar malı nasıl edinebiliyor. Bayram Meral söz konusu gayrimenkulleri ne zaman edindi? İşçi Bayram ve gibiler nasıl Karun oldu?
Rotahaber’in elindeki belgelere göre, CHP İstanbul Milletvekili eski Türk İş Başkanı Bayram Meral ve ailesi üzerine 59 kalem gayrimenkul bulunuyor. Ankara, Antalya, İzmir, İstanbul, Balıkesir ve Bolu’daki toplam 59 gayrimenkulün 12’si Bayram Meral’in şahsına, geri kalanı ise eşi ve çocukları üzerine kayıtlı. Meral’in ‘işsiz’ diye yakındığı oğlu Mustafa Meral üzerine kayıtlı gayrimenkul sayısı da 43 adetmiş. Bizden söylemesi…!
Saygıdeğer okurlar, ülkenin, Ünye’nin derdini, çilesini cefasını dün, bugün ve halen asgari ücretle kuru ekmeğe muhtaç, fakir ve yoksul kesim çekiyor.
Fakir ve yoksulun verdiği oylar ile geldikleri sevk ve idareciliğin sefasını, yatlarda, katlarda, bir eli yağda, bir eli balda yine zengin kesim sürüyor. Fakir ve Yoksul aklını başına alıp yattığı ölüm uykusundan uyanmadığı müddetçe de bu haksızlık ve adaletsizlik başladığı gibi devam edecek diyor, saygılar sunuyorum.
Ahmet Yenin
Ne Meral’lar Var, Ülkede ve Ünye de..!