Milletin not defteri;
Notlar ilk sayfaya düşmeye başladı. Kar fırtınaya dönüştü. Kar boraya döndü ve esti savurdu. Ölenler ölmüş kalan sağlar bizimdir.
Ne alaka diyerek, sayfayı çevirdim. Karlar erimiş, sular taşları yuvarlamış ve köprüler yıkılmış, yollar kesilmiş. Halk görüyor, gelen Allah’tan. Altına not düşülmüş, Allah’ın işi yok da seni mi gözetliyor.
Notu yazanı tanımak isterdim.
Ülke sınırları kevgire döndü, elini kolunu sallayan geliyor. Güvenlikten hiç mi haberiniz olmuyor. Burası gelen geçen hanı mı?
Tarım alanlarını zehirlediniz. Asit çukurları ve siyanür tarlaları oluşturdunuz. Bir iki sitem dolu cümleden sonra, ormanları yaktınız. Doğal afet diye bir yıl beklediniz ve sonra sattınız. Sattığınız uluslararası şirketleri herkes biliyor.
“Milli ve yerli” yazmışsınız. Milliniz de kalmasın yerliniz de. İnsanları aptal yerine koydunuz. Bu iletişim çağında bir şeyin yerlisi veya millisi kalmaz. Sahtekârlığa gerek yok.
Yerli otomobil dediniz, bizimkisi yerli montaj sanayi diyebilirsiniz.
Köylerde meraları taş ocağı haline getirdiniz. İnsanların ekilecek arazi içilecek suyunu yok ettiniz. Böylece bilerek hayvancılığı ortadan kaldırdınız.
Defterin yeni sayfasında, depremler değil, binalar öldürür, diye yazılmış. Bu acıklı olaylar Ülkenin her yanında görüldü.
Van, Erzincan, Varto, Adapazarı, Gölcük, İzmir ve Marmara depremleri tüm Ülkeyi sarstı. Onların yaraları sarılmadan on vilayetimiz yerle bir oldu. Şehirler haritadan silindi. Vilayetlerimiz büyük yıkım yedi.
Hükümet iki gün sonra bile askeri kurtarma çalışmalarına çıkartmadı. Yardım konusunda yokları oynadınız. Kızılay çadır pazarlığında satış elemanlarını sahaya sürmenin peşindeler. Kızılay çadır fabrikasını kiralamış ve kendisi de satın alıyor.
Kızılay’a parayı veren düdüğü çalıyor. Devleti baba olmaktan, koruma ve kollayıcı olmaktan çıkaranı Allah bildiği gibi yapsın.
Alkışlarla sisteme adam ayarlayan partilere de ne demeli. Tek adam denilen teokratik ucube sisteminiz de yerin dibine batsın.
Yapılan ikazlara rağmen, yağmur ve sel felaketine karşı hiçbir önlem almadınız. Bari okusaydınız. Okuyacak olanların da köyü battı.
Komşusu Ali hafıza bağırır; Hafız oku batıyoruz. Ali hafız komşusuna, binayı yaparken düşünecektin, demir ve çimentodan çalmayacaktın, der.
Törenlerle açılan geçitler işe yaramadı. Geçitler Taliban’a yaradı herhalde.
“Sel 20 can aldı ama toprak suya kavuştu.”
Ekonomi yerlerde sürünürken, etin kilosu 350 TL olmuşken, seçim yapsan kimin umurunda. Seçilsen de ne yapacaksın.
Not defterini saklamalıyım.
Hasan TANRIVERDİ