Kutlu Doğum Haftası ve Hz. Muhammed (as)?

Kur’an, Hz. Muhammed (as)’ın bir beşer olduğunu belirtir; Ancak, Hz. Muhammed seçilmiş, adım adım vahye, peygamberliğe hazırlanmış bir beşerdir. Hz. Muhammed’i diğer insanlardan ayıran en önemli husus ise, onun Allah katından vahiy alıyor olmasıdır. Peygamber Efendimizin nazarında insanın manevî, huzuru- onuru ve şerefi çok önemlidir. O, bunun gözetilip kollanması için çok çabalamış, çok gayret göstermiştir. Çünkü insanın haysiyeti, şerefi, onuru ve manevî kişiliğinin önemi, her şeyin önündedir. İnsanlar onunla birlikte manevi doyumu yaşamışlardır.

Her yıl (Rebiülevvel ayının 12’inci günü) Diyanet İşleri Başkanlığımız tarafından düzenli olarak: “ Kutlu Doğum Haftası” olarak kutlanmaktadır. Bu günleri bir fırsat bilerek; bilgimize bilgi, samimiyetimize samimiyet katarak insanlar arasında saygının, sevginin, güven ve kardeşliğin yayılmasına ve kök salmasına vesile olmalıyız.

Kutlu Doğum Haftası, Peygamber efendimizin (a.s) doğum yıl dönümü olarak, O’nu anmak, anlamak ve anlatma haftasıdır. Çünkü peygamber efendimiz âlemlere rahmet olarak gönderilmiştir. İnsanlık bu rahmetten istifade edebildiği oranda mutlu ve huzurlu olacaktır

Kutlu doğum Haftası Hz. Muhammed (sav)’i anmamız ve dini- manevi bilgilerimizi geliştirmek için bir vesiledir. Peygamberimizin hatırasına ve emanetine hep birlikte sahip çıkma günüdür. Sevgili Peygamberimizin tebliğini idrak etmeli, bütün yönleriyle O’nu daha iyi tanımalı, insanlığın huzur ve mutluluğu için yaptığı çağrıyı günlük hayatımıza yansıtmalı ve onun çağrısını gür bir sesle tüm dünyaya duyurmalıyız. Yolumuzu aydınlatan, yüreklerimizi aşkla, merhametle dolduran sevgili Peygamberimizin hatırasına ve emanetine birlikte sahip çıkmalıyız.

İnsan, Allah’ın maddî ve manevî güç ve yetenekleri itibariyle en mükemmel şekilde yarattığı bir varlıktır. Kur’ân-ı Kerîm, onun en güzel biçimde yaratıldığını ifade buyuruyor.  Aynı zamanda o, diğer canlılar arasında en şerefli bir yere sahiptir. Onun şerefli kılınması, diğer bütün yaratıkların onun hizmetine verilmiş olmasındandır. İnsan, yeryüzünde Allah Teâlâ’nın halîfesi, yani temsilcisi olarak yaratılmıştır.
Bu görevinin bilincinde olarak yaşamalıdır.

Allah, insanı sudan ve topraktan yaratmış, ona kendi ruhundan üflemiş, onu bütün canlılar arasında özel bir konuma getirerek kendisine muhatap yapmış ve ona; “Ey insan, ey insanlar, ey âdemoğlu,” diye hitap etmiştir. Madem ki insan, yeryüzünün imar, ıslah ve idaresi emaneti ile görevli bir halîfedir, öyleyse bu hilâfet vazifesini layıkıyla yerine getirmelidir.

İnsanlara rehberlik yapması ve  alemlere rahmet olması için  gönderilmiş olan Hz. Muhammed (as) hayatı insanlık tarihinde bir dönüm noktasıdır. Artık, Hz. Muhammed’den önceki insanlık ile, Hz. Muhammed’den sonraki insanlık birbirinden çok farklıdır.

Sevgili peygamberimiz Hz. Muhammed, insanları Kur’an’la tanıştırmış; Kur’an’la uyarmıştır. Hz. Muhammed bir akıl ve özgürlük peygamberidir. Hz. Muhammed’i örnek almak bilerek inanmak, bilerek yaşamak demektir. Hz. Muhammed’i örnek almak ancak onu doğru anlamakla mümkündür.

Peygamberimiz Hz. Muhammed (S.A.V) insanlık için en güzel rehber; bütün güzellikleri bünyesinde toplayan ve güzel ahlakı tamamlamak için gönderilen ve insanlığa sunulan en güzel insandır. Peygamber Efendimiz, tam bir kargaşa ortamında, insanlık için bir güneş gibi doğmuş, çirkinlikleri güzelliklere tebdil etmiştir. İnsanlar O’nun getirdiği yüce değerler ve prensipler doğrultusunda büyük medeniyetler kurmuş, kaybedilen haklarına kavuşmuş, fıtratında var olan yüce değerlerin farkına varmış, kadın erkek Allah’ın ve milletin huzurunda eşit olmanın farkındalığını yaşamıştır.

Bu kutlu hafta da, Peygamberimizin sevgi, barış, kardeşlik ve hoşgörü çağrılarının tüm insanlığa huzur ve barış getirmesini diliyoruz. Zulüm ve baskı altında yaşamak zorunda kalan kardeşlerimizin kurtuluşuna da vesile olmasını diliyoruz. Selam- Salat ona ve onun değerli ashabına, ehli beytine olsun…. Rabbim bizleri onun şefaatine nail eylesin. Kutlu Doğum Haftanız hayırlı olsun!..