Gün/aydın dostlarım…
Yasamak sevmektir diyorsan… Yaşama sevincini yitirme…
Kollarını aç… ________________ Benim adım SABAH… Sevgiye başlangıcım ben…
KIYMETLİ ÖĞRETMENLER, DEĞERLİ VELİLER, SEVGİLİ ÖĞRENCİLER.
2023-2024 Eğitim ve Öğretim Yılının ilk ders zili geçtiğimiz hafta başı 11 Eylül’de çaldı. Derslere başladınız ve hepiniz birbirinize kaynaştınız.
Bakın Başöğretmenimiz Mustafa Kemal Atatürk ne demiş eğitim konusunda biz Türk halkına…
“ Bir milleti hür, bağımsız, şanlı, yüksek bir toplum olarak yaşatan da, köleliğe, yoksulluğa düşüren de eğitimdir.”
Eğitimde esas unsur bireydir. Eğitimdeki birey ise öğrencidir. Okul, öğretmen, araç-gereç, kitap, program… Her şey onun içindir.
İnsanoğlunun tarih sahnesine çıktığından bu yana en büyük işlevinin, maddî ve manevî ihtiyaçlarını karşılamak, daha rahat, mutlu, çağdaş bir yaşam düzeyine ulaşmak biçiminde verdiği uğraş olarak karşımıza çıkıyor.
Çağdaşlaşmanın, modernleşmenin, kalkınmış ve mutlu bir toplum olmanın yolu da şüphesiz ki eğitimden geçmektedir.
Günümüz devletleri halklarını mutlu kılmak için eğitime büyük bir önem vermekte, sahip oldukları kaynakları bu alanda değerlendirmeyi yeğlemektedirler.
Okul, yaşamımızın vazgeçilmez bir parçasıdır. Ekmek gibi, su gibi bir gereksinmedir bizim için. Bizi sıcak bağrına basan bir yuvadır. Bu yuvanın sıcak kollarına bırakalım kendimizi. Bırakalım da yaşama hazırlasın bizi, güçlendirsin, yaşatsın.
İnanıyorum ki bugün hala yeni bir öğretim yılına başlamanın heyecanı içerisindeyiz. Aranıza yeni arkadaşlarınız katıldı. Aranızdan son sınıfta olan arkadaşlarınız ayrıldılar ve büyük çoğunluğu meslek edinecekleri yeni okullarına başladılar.
Okul, hayatınızın ilk dönemlerinde oldukça önemli yer tutmaktadır.
Okul sadece bireyin hayat standartlarını yükseltecek ve iyi bir meslek sahibi yapacak bilgi ve becerileri vermekle kalmaz. Aynı zamanda toplumların yapılarının, insan ilişkilerinin nasıl olacağının, bireysel ve toplumsal sorumluluklarının neler olacağının, hizmet ettiği toplumun maddi ve manevi değerlerini de öğrencilere aktarır ve davranış haline getirir getirmelidir.
Türk milli eğitimi, temel kanunu ile de bunu eğitimin amaçlarından saymıştır. Buna göre; Türk milletinin milli, ahlaki, insani, manevi ve kültürel değerlerini yaşayan koruyan, geliştiren bireyler olarak yetiştirilmesi hususunu önemle vurgulamaktadır. Eğitim sistemimiz “fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesillerin ” dengeli, sağlıklı, gelişmiş bir kişiliğe ve karaktere sahip, iyi insan, iyi vatandaş huzur ve barış içinde, hoşgörü ve adalet anlayışıyla bir arada yaşama kültürünü destekleyici ortamda yetiştirilme görevini amaçlamaktadır.
Yaşamın her döneminde eğitim ve öğretime gereksinim vardır. Bu kutsal görevi sürdüren, bugünlerin ve yarınların mimarı öğretmenlere, çağdaş ve demokratik bir toplum oluşturmak adına, büyük sorumluluklar düşmektedir.
Anadolu’nun dört bir yanında, cahilliğin, ilkelliğin, gericiliğin ve tabuların karanlığını ışıtmaya çalışan eğitim savaşçılarının silâhı; emek, sabır, özveri ve aydınlık fikirler olmuştur. Bu uğurda canlar verilmiş; asla taviz verilmemiştir.
Bilgisizlikten çorak ve çatlayan topraklara dönen nesilleri, başyapıt durumuna getirenler… Tükeninceye kadar yanan bir mum gibi etrafını aydınlatanlar… Kültürü oluşturarak zekâyı, hayali duyguyu işleyenler, şekil verenler…
Mevlâna’nın, Yunus’un sevgi bahçelerinden inciler; Itri’nin bestelerinden Veysel’den güller deren hisler… Karlı çizmelerle, karlı ovalardan yemyeşil vadilere yürüyen; köylerin, kentlerin aydınlığı olan kardelen çiçekleri… Neye baksak, nereye baksak insan mimarı öğretmenleri görürüz. Öğretmenler özgürlüğün yağmuru, geleceğin alın çizgisi, suda göz halkalarıdır, fırtına öncesi… Bir fırtına ki hemen ardından güneş doğar. Sevginin bilginin güneşi, bulutsuz masmavi dünyalara sıcacık bir bahar kokusu yayar.
SEVGİLİ ÖĞRENCİLER, GENÇLER;
Hepimiz sadece insan olduğumuz için sahip olduğumuz haklar ve sorumluluklar vardır. Bu hak ve ödevleri yerine getirmeye imkân tanıyan ve insanlığın bugüne kadar ortaya koyabildiği en iyi sistem olan demokrasinin ve bileşenlerinin okullarımızda kurumsallaşması oldukça önemlidir.
Çünkü sizler geleceğin yetişkinlerisiniz. Bu konuda oldukça da şanslısınız. Demokrasiye giden yolda Orta Asya’dan getirdiğimiz binlerce yıllık birikimimizle üzerinde yaşadığımız Anadolu, sizlere çok kültürlülüğün, çok sesliliğin, hoşgörü ve diyaloğun en büyük referans kodlarını sunacaktır.
Devletimizin ve milletimizin kaliteli hedefe ulaşması için sizlerin birbirinize saygılı, erdemli çalışma, eleştirel ve yapıcı düşünme, farklılıkları zenginlik olarak görme, birlikte ürete bilme, kendinizi ve başkalarının yaptıklarını sorgulayabilme, hak mücadelenizde kararlı duruş sergilemeniz ve güven sahibi olmanız bu hedefin kritik eşiğidir.
Demokratik bir toplum olmanın yolu demokratik okul kültürüyle başlayacaktır. Bu bireysel bir tercih değil insani bir ödevdir. Bu kültürün oluşmasında hepinizin katkı sunması kaçınılmazdır. Kesintisiz, güçlü bir demokrasi için en büyük teminat; insan haklarına saygılı, bireysel farklılıkları zenginlik kabul eden, ırk ve cinsiyet ayrımı yapmayan, ötekileştirmeyen, terör ve şiddeti bir çözüm yolu olarak tercih etmeyen, ülkesini ve değerlerini seven, maddi ve manevi değerlerle donatılmış kendine güvenen idealist gençliktir. Biz buna sahibiz. Çünkü siz varsınız.
KIYMETLİ VELİLER;
Demokrasi ancak onu anlamış ve benimsemiş bireylerle var olabilir. Bu bireylerin yetiştirilmesi için aileye ve çevreye de önemli görevler düşmektedir. Bireyin demokrasiyi özümsemesi, demokratik yurttaş olabilmesi için ailede göreceği demokratik tavır ve örnekler en az okul ve çevresi kadar önemlidir. Ülkemizin kalkınması ve Atatürk’ün idealize ettiği “muasır medeniyet seviyesi” ne çıkmamız ancak tüm bireylerin toplumsal sorumluluklarını yerine getirmesi ile mümkün olacaktır.
DEĞERLİ ÖĞRETMENLER;
Öğrenci merkezli bir anlayışta öğrencinin hak ve sorumluluklarının artışına paralel olarak sizlerin de sorumluluklarında artışlar olmuştur. Öğretmen, öğrencilerin, sınıf yönetimi, karar alma süreçleri, iş bölümlerinin paylaşımı eylemlerinin gerçekleştirilmesi, birlikte iş yapabilme becerisi, anlaşma, uzlaşma, hak ve sorumluklarını gerçekleştirme, yapılan iş ve eylemleri sorgulama kabiliyetlerinin geliştirilmesine fırsat vermeniz demokrasi eğitimi açısından oldukça önemlidir.
Ülkemizi gerçek hedefe, gerçek mutluluğa kavuşturmak için iki orduya ihtiyaç vardır: Biri vatanımızı kurtaran asker ordusu, diğeri ulusumuzun geleceğini yoğuran irfan bilim, kültür ordusudur.
Bu ülkenin sahipleri yalnızca bu ülkeyi karşılıksız seve bilenlerdir…
Öğretmenlerimize, Öğrencilerimize ve Velilerimize başarılı bir öğretim yılı dilerim. Güzel geçmesini dilediğim günlerinize gönül soframdan gönül sofranıza muhabbetler gönderdim, saygı ve sevgi ile…
Yaşamın kaynağı sevgi ise, sevgi bir tutku, tutku bir amaç, amaç bir şeyleri birileriyle paylaşmaksa, paylaşalım sevgimizi bir lokma ekmek gibi… Sevin, hayat sevince güzel ve diyelim her bir cümleye; bu ülkenin sahipleri yalnızca bu ülkeyi karşılıksız seve bilenlerdir…
Hepimiz için güzelliğin adının gerçekten daima ‘güzellik’ kalacağı ve daima gerçek rollerimiz için sahnede yer alabileceğimiz, sağlıklı ömürler, mutlu, umutlu, acısız, gözyaşsız, güzel bir Salı günü diliyorum…
Hoş kalın, hoşça kalın, sevgiyle hep dostça kalın, bir gün bir yerlerde, yeniden görüşmek ümidiyle…
#öskurşun#
HAYDİ KIZLAR OKULA
Hangi çağı yaşarız çağ okuma çağıdır
Göreceksin okulu ilim irfan bağıdır
Okumazsan cehalet sana cefa dağıdır
Çocuk gelin olmayın, “HAYDİ KIZLAR OKULA”
Söyle kızım atana korku zincirini kır
O Mel’un törelerin canlarına oku vur
Atatürk ne söyledi sende ileriyi gör
Küçük gelin olmayın, “HAYDİ KIZLAR OKULA”
Okumak sana gıda oku oku yaz kızım
Yaşamın zorluğunu oku oku çöz kızım
Cehalet zincirini kıra kıra boz kızım
Çocuk gelin olmayın, “HAYDİ KIZLAR OKULA”
Yaşın gelip geçmeden her şey sona ermeden
Durma aklını kullan yanlış yola girmeden
Şimdi seçimini yap ilim irfan görmeden
Küçük gelin olmayın, “HAYDİ KIZLAR OKULA…”
16.06.2017 04.40-İZMİR(2)
Ömer Sabri KURŞUN