Kimsenin Haremine Girmeyin!

-Haberiniz olsun ki (Muhammed’in eşine) bu ağır ifki (iftirayı) uyduranlar sizin içinizden bir gruptur. Bunu kendiniz için bir kötülük saymayın; aksine o, sizin için bir iyiliktir. Onlardan her bir kişiye, günah olarak ne işlemişse

(onun karşılığı ceza) vardır. (Elebaşlılık yapan, bu yüzden de) bu günahın büyüğünü yüklenen kimse için de çok büyük bir azap vardır.(24/11)

– Erkek ve kadın müminlerin, bu iftirayı işittiklerinde kendi vicdanları ile hüsnü zanda bulunup da, “bu apaçık bir iftiradır” demeleri gerekmez miydi? (24/12)

– (Bu iddiayı ortaya atanların) da bu konuda dört şahit getirmeleri gerekmez miydi? Madem ki şahitler getirip ispat edemediler, öyle ise onlar Allah nezdinde yalancıların ta kendisidirler. (24/13)

– Eğer dünyada ve ahirette Allah’ın lütuf ve merhameti üstünüzde olmasaydı, size mutlaka büyük bir azab isabet ederdi.(24/14)

– Çünkü siz bu iftirayı, gelişi güzel birbirinizin ağzından alıyor ve hakkında bilgi sahibi olmadığınız (bu uydurma haberi) ağızlarınızda geveleyip duruyorsunuz. Bunun önemsiz olduğunu sanıyorsunuz. Halbuki bu, Allah katında çok büyük bir suçtur.(24/15)

 – Onu duyduğunuzda “Bunu konuşup yaymamız bize yakışmaz. Haşâ! Bu, çok büyük bir iftiradır…” demeli değil miydiniz?(24/16)

– Eğer inanmış insanlarsanız, Allah, bir daha buna benzer tutumu tekrarlamaktan sizi sakındırıp uyarıyor.(24/17)

-Ve Allah âyetlerini size açıklıyor. Allah, (işin iç yüzünü) çok iyi bilir, tam bir hüküm ve hikmet sahibidir.(24/18)

– İnananlar arasında kötü söz ve davranışın yayılmasını arzulayan kimseler için dünyada da, ahirette de acı veren bir azab vardır. (Her şeyi) Allah bilir; siz bilmezsiniz.(24/19)

– Ya sizin üstünüze Allah’ın lütuf ve merhameti olmasaydı; Allah çok şefkatli ve merhametli olmasaydı (haliniz nice olurdu)?(24/20)

BİR FİLM VE DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ

(İhtiyar Delikanlı)

Aynı okuldan bir kız arkadaşının, sadece kendisinin şahit olduğu, aile içi bir haram yada yanlış ilişkisini tüm okula yayan bir insanın başına,  yıllar sonra aynı şeylerin gelmesi, “Çalma elin kapısını çalarlar kapını.”  esprisince ders alınması gereken muhteşem bir yapıt.

Tam tamına 15 yıl tek bir odada neden orda olduğunu bilmeden yaşayan bir adam ve o kadar yıldan sonra kendini serbest bulması öyle ki dışarı da yediği dayak bile onu mutlu edecek kadar dış dünyaya hasret kalmış.

Onu o odaya mahkum eden kişiyi arayıp neden bu kadar yıl orada tutulduğunu anlamak istiyor.

Ama asıl sorulması gereken soru neden o kadar yıl sonra serbest bırakıldığıdır?

ALLAH ADALETİ EMREDER!

Allah(cc) ın bildiği ve kendisinin tesadüfen gördüğü kız arkadaşının haram ilişkisini kendisinden başka şahit olmadığı halde,  fütursuzca yayan bir adamın hem kendi ailesinin hem de karşı ailenin tamamının yok oluşuna sebep olan dedikodusunun trajik sonuçlarını anlatan filmin yönetmeni, gayri ihtiyari olarak,  Kur’an-ı Kerim’in uyarıcı bir ayetinin pratik olarak tefsirini yapmıştır.

Oda kimsenin gizli sırlarını araştırmayın.

Allah, kimsenin yatak odasının ifşa edilmesini istemez.

Kimsenin kaç hanımla beraber olduğuna bakmaz!

O, tüm insan ilişkilerinde,  adaletsizliğe, haksızlığa, yolsuzluğa, şerefsizliğe, namussuzluğa müdahale eder ve bu konuda insanlara öğütler verir..

Bu dünya insanlık ailesi için bir beyannamedir.(3/138)

ATATÜRK KÖŞESİ

Yurtta Barış, Dünyada Barış..

DÜŞÜN-TAŞIN

Hiçbir derbi annenin gözyaşı kadar değerli değildir! Sağ duyulu ol. Kimsenin kılına dahi zarar gelmesini iistemiyoruz… 

AFORİZMALARIM

Bende, özgüvenden ziyade, Allah’a Güven var evelallah…

  yukselmertoglu@hotmail.com