Para, döviz ve ekonominin günlük durumunu anlatan televizyon programlarını izlemeyi pek sevmem.
Ama bildiğiniz gibi, “kriz geliyor” alarmı verilince, izlemek görev oludu.
Haber Türk ve CNBC’nin Son Baskı programları izledim.
Bir şeyler öğrenmekti amacım, ama bu kadar şaşıracağımı hiç düşünmemiştim.
Birinci şaşkınlığım; Amerikalı bir profesörün(soyadı Hanke imiş) söyledikleri oldu.
Hanke diyor ki; “Yunanistan bir sosyalist ülkedir. İflas etmiş olması çok normal. Bu iflası kendisinin de kabullenip, tümden yapılanmasıdır.
Tıpkı şirketler iflas edince, ne yapıyorsa onu yapması gerek, piyasanın isteklerini yerine getirmelidir.” Dedi.
Şaşkınlığım, para tarafının halk tarafına nasıl baktığı ile ilgilidir.
Zerre kadar devlet denetiminde bir ekonomik kuruluş varsa, orası sosyalist ya da komünist ülke olabiliyor.
Kökten piyasacılığın kökünün nereye kadar gittiğini bilmeden, kapitalizmin nereye kadar gideceğini bilmek mümkün değil.
Bir anlamda devletsizliğin savunulmasıdır. Devlet varsa sosyalizmdir anlayışı. Bu zihniyeti dinleyince dünyayı bekleyen tehlikeler gözümün
önünden geçti.
Eskiden sosyalizmi ve solu bilmeyen cahiller, kızıl komünist ve süper komünist tabirlerini kullanırlardı. Gerçi süper komünist diye
tanımladıkları kişilerin çoğu şimdilerde televizyon bülbülleridir.
Onlara süper komünist diyenler, nerelerde bilmiyorum.
Hatırlarsınız, Tansu Çiller de, Türkiye için “son komünist” ülke demişti.
Hanke ve Tansu Çiller için Çin nasıl bir ülkedir? Çok merak ediyorum.
Çin’de Yunanistan gibi iflas eder mi?
İkinci şaşkınlığımı Haber Türk’te, Eski Özelleştirme İdaresi Başkanı Tezcan Yaramancı’ya oldu.
Spiker, Amerika’nın ve Avrupa’nın kaybeden tarafta olmasına karşın, hala kuralları kendilerinin dikte etmesini istiyor, buna ne dersiniz diye sordu.
Yaramancı bu soruya şöyle cevap verdi.” Bakın ben size bir şey
söyleyeyim. Tüm dünyanın ve bizim de, yatıp kalkıp Amerika’ya dua
etmemiz lazım. Eğer Amerika batarsa, tüm dünya batar” diye cevap
verdi.
Demek ki Yunanistan Amerika’ya dua etmediği için batmıştı.
Paranın dünyası ile bütünleşince, nereye dua edeceğinizi daha iyi biliyorsunuz.
Erdoğan da, Bir Mart teskeresinin Mecliste oylandığı günlerde, Irak’ın
işgalini gerçekleştiren ABD askeri için dua etmişti.
Bu liberaller kesinlikle nereye dua edeceklerini biliyorlar. Ama benim
bir sorunum var. Bu Müslümanlar hep niye Hıristiyanlar için dua
ederler, bunu anlayamıyorum.
