Parkta, keçileri temsil eden heykel, bir ana ve iki yavrudan ibaretti. Heykelin kaidesinin dört tarafında ayna vardı.
Efsaneye göre, keçiler kayalardan ayna tutularak aşağıya indirilmiş ve damlarına dağılmıştı. Köylünün keçi sürüsüne sahip olması inanılmaz bir gelişmeydi. Zamanında keçiler, ailelerin, geçimini sağlardı.
Yeni tayin arkadaşlara, kardeşim:
Heykel deyip geçmeyin. Keçilerin kayalardan indirilme efsanesinden dolayı, heykelin kaide kısmı aynayla kaplıdır. Aynalar yağmur almayacak şekilde yerleşmiştir.
Keçi heykellerinin minyatürleri, mağazaları, kebap salonlarını ve büyük binaları süslerdi. Şehirde, bir efsane yaşatılıyordu. Yaşatılan bir yer de spor salonuydu. Salonda aynalar ve minyatür heykeller vardı. Minyatür heykeller, yerli ve yabancı turistlere satılır, bazen de hediye edilirdi.
Misafirlerimizi kebap salonuna getirdik. Orada heykellerin minyatür boyutlarını görmek mümkündü. Heykelin efsanesini, anlatan salon sahibi, keçilerin bu yörede beslenmeye katkısını vurguladı.
Köfte inanılmaz lezzetteydi. Nasıl yapıldığını ustasına sorduk. Usta: Köftenin yapılışını anlattı. Ona sorular yöneltildi. Usta durakladı ve anlatmak istemedi. Misafirlerden biri, köftecide uzun süre çalıştığını, açıklayınca usta yaptığı farklılığı anlatmak zorunda kaldı.
Salonun sahibi, yanımıza geldi. Köfte ve heykel yeniden konu oldu. Heykele yapılan saldırıyı anlattı. Şehir keçi efsanesiyle turist çekerken, heykellerin yıkılmasına göz yumamayız. Yaz aylarında geçimimiz keçi heykellinin efsanesine bağlı oluyor, dedi.
Adam heykelin, kaidesindeki aynalara bakmış ve keçilere baltasını vurmak için kaldırmış. Gören arkadaş, baltasının kırık olduğunu fırlayıp kendisini keseceğini söylüyor. Adam baltaya bakıyor. Nasıl kırık diye soruyor, o sırada kafasına darbeyi alıyor.
Yere yığılan adam, oradan geçenlerin tekmelerini de yiyor. İyice hırpalanan ve ayağa kalkamayacak hale gelen adamı, hastaneye kaldırıyorlar.
Heykelin görüntüsü ile salonun taş yapısı çevreye tarihi bir atmosfer yaratıyordu. Böyle basit insanlarla uğraşmakta günümüzde, olağan görüntülerdendi.
Heykelin aynaları taklit edilerek salonu süslemesi, ortama harika bir derinlik sağlamıştı. Geniş bir salonda, en az benzer on ayna, görüntüye modernlik katıyordu. Aynaların zarar görmemesi için, etrafına yüksek olmayan duvar yapılmıştı. Duvar sayesinde aynalar dış etkilerden fazla zarar görmemişti.
Keçilerin heykeli genelde, efsaneye dayandığı için tipikti. Her yıl bakımı yapılır ve heykelde hiçbir değişme olmazdı. Değişmenin olmamasına özen gösterilirdi.
Hasan TANRIVERDİ