Besi Süresi Dolmamış Hayvanlar Kesime Getiriliyor! Bu bir katliamdır! Kim yapıyor bu itirafı? Et Balık Kurumu Genel Müdür’ ü Bekir Ulubaş! Anadolu Ajansından okuduk.Et ithalat kararı verilmesinin hemen ertesinde ise Tarım Bakanı Sayın Mehdi Eker spekülatörlerin canlı hayvanları ellerinde tuttuğu demecini veriyordu. Bizde; besi süresini tamamlamış canlı hayvanları işletmede tutumanın kazançlı olamayacaklarını bunların canlı ağırlıklarının % 1 oranında kilolarını muhafaza edecek kesif yem yedirilmesi gerektiğini 500 kğ lık canlı ağırlığa sahip besi süresini doldurmuş bir sığırın günlük 5 kğ yem yiyeceğini bununda günlük hayvan başına günlük 3 TL maliyet demek olduğunu ifade etmiştik. Nitekim Veteriner hekim odalarımız da aynı doğrultuda basın bildirisi yayınlamışlardı. Besici veya spekülatörler et fiyatlarında olabilecek artışları düşünerek bir ay bekletmeleri halinde sadece yem giderleri bir hayvan başına 90 TL. idi.
Şimdi de ETB kurumu genel müdürü Bekir Ulubaş kurum mezbahalarına besi süresi dolmamış hayvanların kesime getirilmesinden şikayet ediyor ve erken kesime getirilen hayvanları kesmeyip geri gönderdiklerini söylüyor.
EBK’ nun kapısından geri çevrilen besicilerin besi süresi dolmamış hayvanları gerisin geriye işletmesine , ahırına geri götürdüğünü söylemek veya zannetmek saflık olacaktır. Et ithalat kararı ile besicilerin yaşadıkları panikle hayvanlarını kesime götürdüklerini, halen de götürmeye devam edeceklerini biliyoruz. Çünkü hiç kimse ama hiç kimse kapısında üç kuruş eden malının değerinin bir gecede 2 kuruşa devlet eliyle indirilmesini bekletemez. Kesime gelmemiş hayvanı kesmek ekonomik görünmesede düşen fiyatlar karşısında malını değerinde satabilme endişesi haklılık kazanmaktadır.
EBK’nun besi süresini tamamlamamış hayvanları geri gönderse de, besicilerin bu hayvanları keseceği çook özel veya kasaba mezbahaları bulmakta güçlük çekmeyeceğini bilmekteyiz. Bu sebepten et ithalatı et fiyatlarını düşürecek gibi görünse de et ithalatı et fiyatlarını uzun sürede artırıcı etken olacağını önümüzdeki aylarda hep birlikte göreceğiz. Şimdi herkese soruyoruz: Besi süresi dolmamış canlı hayvanların kestirilmesinden besicilerimiz mi yoksa et ithalat kararı veren irade mi sorumlu? Sorduğumuz soruya bizim cevabımızda et ithalat kararı veren iradeyi sorumlu tutmaktayız. Yanlışta direnmenin hiç bir anlamı olmayıp yanlıştan dönmek fazilettir. Bu fazilete sığınılıp ‘’ Acil Hayvancılık Eylem Planı ‘’ oluşturulacak hususlar kamuoyunda tartışmaya açılmaldır. Et ithalat kararı verilmesinden bir ay önce Tarım Bakanlığı’nda yapılan ‘’ hayvancılık, et fiyatları artışı ‘’ toplanılarına ‘’ et ithalatı lafını edecek olanlar toplantıya girmesin’’ diyen Tarım Bakanlığı Müsteşarı nerededir? Bu direnci müsteşara veren siyasi makamların EBK Genel Müdür’ ünün itiraf ve gerçeği ifade eden ‘’ erken kesim ‘’ demecini okumuş olmalarını umuyor ve EBK’ dan geri dönen sığırların bir başka yerlerde kesileceğini de bilmeleri gerektiğini haykırıyoruz. Hayvancılığımızın katliamı, yangını durdurulmalıdır.
Besicilerimizin canlı hayvanları erken kesime götürmeleri ‘’ Hayvancılığımızın Yangını ’’ dır. Bu yangını, katliamı başlatan canlı hayvan ithalatıdır. Yangının söndürülmesi et ithalatının durdurulması ile olacaktır.
Canlı hayvan ve et ithalatının devam etmesi tüketicilere iyilik değil uzun sürede kötülük yapmak, sürekli ithalata ülkenin mahkum edilmesi, tüketicilerimizin ceplerindeki paralarla yabancı ülke çiftçilerinin karnının doyurulması demektir.
Şayet gerçekten et fiyatlarını artıran spekülatörler olduğu tesbiti doğru ise hayvancılığımızın parasal desteklerinde sosyal projelere geniş destekler verilerek gıda hammaddesi olan canlı hayvanların üç beş tane hayvan burjuvazisinin elinde toplanmasının önüne böylece geçilebilinecektir.
Bu sosyal projeleri Tarım Bakanlığı’ na bağlı TEDGEM (Teşkilatlanma ve Destekleme Genel Müdürlüğü) ve DPT (Devlet Planlama Teşkilatı) çok iyi bilmektedir. Mevcut sosyal hayvancılık projeleri küçük revizelerle hayata geçirilmelidir.
http://groups.google.com.tr/group/cigsutureticileri
Büyük firmalar hayvan fiyatlarının artmasından veya azalmasından etkilenmez. ÇÜNKÜ bu firmalar (Pınar, Banvit vb.) ürettikleri etin çoğunu mamul (sucuk, sosis vb.) olarak sattıkları için her halukarda kar etmeye devam ederler. Bu arada olan besiciye olur,sadece besiciyede değil bu işle ilgili yan kollarada olur. Ama kartellere birşey olmaz.
Bu nasil mantik anlayamadim.Bir tarafta milyonlarca eti cok pahaliya alan fakir insanlar var bir taraftada bu insanlari hice sayan sumuren insanlar.
hayvancılığı bitirdiler. Hayvan bakanların kendiyemi yoksa para ile yem alanlar zararda köylere gidip inceleyen varmı Bu karla ev geçindirilirmi.