Alımlı, fedakâr ve başarının peşinde koşan bir ÇİÇEK ERGUVAN
Lüksü severçiçek,
Yapraklanmadan önce doğum günlerini kutlarcasına mor çiçeklerini taç yaparlar İstanbul SIRTLARINA…
Erguvan, İstanbul‘u, özellikle de İstanbul boğazını bahar aylarında kendine has mor rengine büründürür. Kendilerine en güzel mekânlarda yer ayırmışlardır.
Bizans ve Hristiyanlığın önemli imgelerindendir. Erguvan moru Bizans hükümdarlarının kıyafetlerinde kullanılan bir renktir. Doğal yollarla üretilen en zor renk olduğu için, bir zenginlik ve güç belirtisiydi; imparator dışında hiç kimse mor pelerin takamazdı.
Nisanda İstanbul‘undur.
Bizans imparatorlarının kutsal rengidir aynı zamanda
Hürrem Sultan’ın rengidir. Kendisinden gelen giden mesajlar hep erguvan rengi keselerin içindeymiş.
Eski roma’da zenginlik ve soyluluk simgesidir.
ERGUVAN ÇİÇEKLERİ ŞÖHRETİ SEVER…
Yani onların boğaza gelmesi, konaklaması, toprağın yeniden canlanmasını kutlamak gibidir
Onların, İSTANBUL Boğazı’na olan aşklarıbir başkadır…
Erik ve badem gibi acele etmezleryeryüzüne gelirken.
Durun durun!!!çiçekleri yapraklarından önce sıraya girer yaşamak için…
Hesaplıcagelirler…
Erik ve bademkışı uğurlayan baharadirenemezler bazenAdeta düğün sırasında ölümü yaşamak gibidir, çiçeklerini kaybetmek.. bir d aha aslagöremezlersevdiklerini … yürekleriyansada kalan çiçeklerle yaz mevsiminin tadı olurlar..
Zil takıp oynarlar erguvanlar badem ve erik ağaçlarına karşı…
Doğanın sağladığı evrensel ilkelerle,
Erguvan, yapraklanmadan önce Nisan ayı sonuyla Mayıs ayı başında yalnızca birkaç haftalığına baharın müjdecisi kabul edilen morumsu pembe renkte açar çiçeklerini.
Dalları yukarıya doğru dik uzanır.Gökyüzünün durumu önemlidir Erguvanlar İÇİN…
Görmeliler kar yağmur dolu hallerini… ama onlar için tehlike yoktur..
Çoktan soğuklar terketmiştir gökyüzünü.
Taze sürgünleri kızıl-kahve renktedir. Bu ağacın önemli bir özelliği vardır.
Erguvanlar meyveleri olgunlaştıkça-odunlaştıkça çok sayıda tohum barındırırlar geleceğe hediye etmek için.
Akıl ve hikmet yöntemleriyle ne zamana ve nasıl davranmamız gerektiğini anlatır BAY ERGUVAN…
Sıcağa ve soğuğa dayanıklıdır.
Dinlediği müzik martı sesleridir…
En sevdiği yiyecekler mi? Kuru, taze, kireçli balçıklı toprak .
Saman yolundan bir yıldız at bana gökyüzü!
Erguvanlara taç yapacağım…
İSTANBUL’un rengi seni seviyoruz…
GİTSEN DE DÖNÜŞÜN MUHTEŞEM OLACAK BİLİYORUZ…
Sıraya girdi çiçekler tıpkı mevsimler gibi…
Alımlı, fedakâr ve başarının peşinde koşan bir ÇİÇEK ERGUVAN
Lüksü severçiçek,
Yapraklanmadan önce doğum günlerini kutlarcasına mor çiçeklerini taç yaparlar İstanbul SIRTLARINA…
Erguvan, İstanbul‘u, özellikle de İstanbul boğazını bahar aylarında kendine has mor rengine büründürür. Kendilerine en güzel mekânlarda yer ayırmışlardır.
Bizans ve Hristiyanlığın önemli imgelerindendir. Erguvan moru Bizans hükümdarlarının kıyafetlerinde kullanılan bir renktir. Doğal yollarla üretilen en zor renk olduğu için, bir zenginlik ve güç belirtisiydi; imparator dışında hiç kimse mor pelerin takamazdı.
Nisanda İstanbul‘undur.
Bizans imparatorlarının kutsal rengidir aynı zamanda
Hürrem Sultan’ın rengidir. Kendisinden gelen giden mesajlar hep erguvan rengi keselerin içindeymiş.
Eski roma’da zenginlik ve soyluluk simgesidir.
ERGUVAN ÇİÇEKLERİ ŞÖHRETİ SEVER…
Yani onların boğaza gelmesi, konaklaması, toprağın yeniden canlanmasını kutlamak gibidir
Onların, İSTANBUL Boğazı’na olan aşklarıbir başkadır…
Erik ve badem gibi acele etmezleryeryüzüne gelirken.
Durun durun!!!çiçekleri yapraklarından önce sıraya girer yaşamak için…
Hesaplıcagelirler…
Erik ve bademkışı uğurlayan baharadirenemezler bazenAdeta düğün sırasında ölümü yaşamak gibidir, çiçeklerini kaybetmek.. bir d aha aslagöremezlersevdiklerini … yürekleriyansada kalan çiçeklerle yaz mevsiminin tadı olurlar..
Zil takıp oynarlar erguvanlar badem ve erik ağaçlarına karşı…
Doğanın sağladığı evrensel ilkelerle,
Erguvan, yapraklanmadan önce Nisan ayı sonuyla Mayıs ayı başında yalnızca birkaç haftalığına baharın müjdecisi kabul edilen morumsu pembe renkte açar çiçeklerini.
Dalları yukarıya doğru dik uzanır.Gökyüzünün durumu önemlidir Erguvanlar İÇİN…
Görmeliler kar yağmur dolu hallerini… ama onlar için tehlike yoktur..
Çoktan soğuklar terketmiştir gökyüzünü.
Taze sürgünleri kızıl-kahve renktedir. Bu ağacın önemli bir özelliği vardır.
Erguvanlar meyveleri olgunlaştıkça-odunlaştıkça çok sayıda tohum barındırırlar geleceğe hediye etmek için.
Akıl ve hikmet yöntemleriyle ne zamana ve nasıl davranmamız gerektiğini anlatır BAY ERGUVAN…
Sıcağa ve soğuğa dayanıklıdır.
Dinlediği müzik martı sesleridir…
En sevdiği yiyecekler mi? Kuru, taze, kireçli balçıklı toprak .
Saman yolundan bir yıldız at bana gökyüzü!
Erguvanlara taç yapacağım…
İSTANBUL’un rengi seni seviyoruz…
GİTSEN DE DÖNÜŞÜN MUHTEŞEM OLACAK BİLİYORUZ…
Sıraya girdi çiçekler tıpkı mevsimler gibi…
Alımlı, fedakâr ve başarının peşinde koşan bir ÇİÇEK ERGUVAN
Lüksü severçiçek,
Yapraklanmadan önce doğum günlerini kutlarcasına mor çiçeklerini taç yaparlar İstanbul SIRTLARINA…
Erguvan, İstanbul‘u, özellikle de İstanbul boğazını bahar aylarında kendine has mor rengine büründürür. Kendilerine en güzel mekânlarda yer ayırmışlardır.
Bizans ve Hristiyanlığın önemli imgelerindendir. Erguvan moru Bizans hükümdarlarının kıyafetlerinde kullanılan bir renktir. Doğal yollarla üretilen en zor renk olduğu için, bir zenginlik ve güç belirtisiydi; imparator dışında hiç kimse mor pelerin takamazdı.
Nisanda İstanbul‘undur.
Bizans imparatorlarının kutsal rengidir aynı zamanda
Hürrem Sultan’ın rengidir. Kendisinden gelen giden mesajlar hep erguvan rengi keselerin içindeymiş.
Eski roma’da zenginlik ve soyluluk simgesidir.
ERGUVAN ÇİÇEKLERİ ŞÖHRETİ SEVER…
Yani onların boğaza gelmesi, konaklaması, toprağın yeniden canlanmasını kutlamak gibidir
Onların, İSTANBUL Boğazı’na olan aşklarıbir başkadır…
Erik ve badem gibi acele etmezleryeryüzüne gelirken.
Durun durun!!!çiçekleri yapraklarından önce sıraya girer yaşamak için…
Hesaplıcagelirler…
Erik ve bademkışı uğurlayan baharadirenemezler bazenAdeta düğün sırasında ölümü yaşamak gibidir, çiçeklerini kaybetmek.. bir d aha aslagöremezlersevdiklerini … yürekleriyansada kalan çiçeklerle yaz mevsiminin tadı olurlar..
Zil takıp oynarlar erguvanlar badem ve erik ağaçlarına karşı…
Doğanın sağladığı evrensel ilkelerle,
Erguvan, yapraklanmadan önce Nisan ayı sonuyla Mayıs ayı başında yalnızca birkaç haftalığına baharın müjdecisi kabul edilen morumsu pembe renkte açar çiçeklerini.
Dalları yukarıya doğru dik uzanır.Gökyüzünün durumu önemlidir Erguvanlar İÇİN…
Görmeliler kar yağmur dolu hallerini… ama onlar için tehlike yoktur..
Çoktan soğuklar terketmiştir gökyüzünü.
Taze sürgünleri kızıl-kahve renktedir. Bu ağacın önemli bir özelliği vardır.
Erguvanlar meyveleri olgunlaştıkça-odunlaştıkça çok sayıda tohum barındırırlar geleceğe hediye etmek için.
Akıl ve hikmet yöntemleriyle ne zamana ve nasıl davranmamız gerektiğini anlatır BAY ERGUVAN…
Sıcağa ve soğuğa dayanıklıdır.
Dinlediği müzik martı sesleridir…
En sevdiği yiyecekler mi? Kuru, taze, kireçli balçıklı toprak .
Saman yolundan bir yıldız at bana gökyüzü!
Erguvanlara taç yapacağım…
İSTANBUL’un rengi seni seviyoruz…
GİTSEN DE DÖNÜŞÜN MUHTEŞEM OLACAK BİLİYORUZ…
Sıraya girdi çiçekler tıpkı mevsimler gibi…
Alımlı, fedakâr ve başarının peşinde koşan bir ÇİÇEK ERGUVAN
Lüksü severçiçek,
Yapraklanmadan önce doğum günlerini kutlarcasına mor çiçeklerini taç yaparlar İstanbul SIRTLARINA…
Erguvan, İstanbul‘u, özellikle de İstanbul boğazını bahar aylarında kendine has mor rengine büründürür. Kendilerine en güzel mekânlarda yer ayırmışlardır.
Bizans ve Hristiyanlığın önemli imgelerindendir. Erguvan moru Bizans hükümdarlarının kıyafetlerinde kullanılan bir renktir. Doğal yollarla üretilen en zor renk olduğu için, bir zenginlik ve güç belirtisiydi; imparator dışında hiç kimse mor pelerin takamazdı.
Nisanda İstanbul‘undur.
Bizans imparatorlarının kutsal rengidir aynı zamanda
Hürrem Sultan’ın rengidir. Kendisinden gelen giden mesajlar hep erguvan rengi keselerin içindeymiş.
Eski roma’da zenginlik ve soyluluk simgesidir.
ERGUVAN ÇİÇEKLERİ ŞÖHRETİ SEVER…
Yani onların boğaza gelmesi, konaklaması, toprağın yeniden canlanmasını kutlamak gibidir
Onların, İSTANBUL Boğazı’na olan aşklarıbir başkadır…
Erik ve badem gibi acele etmezleryeryüzüne gelirken.
Durun durun!!!çiçekleri yapraklarından önce sıraya girer yaşamak için…
Hesaplıcagelirler…
Erik ve bademkışı uğurlayan baharadirenemezler bazenAdeta düğün sırasında ölümü yaşamak gibidir, çiçeklerini kaybetmek.. bir d aha aslagöremezlersevdiklerini … yürekleriyansada kalan çiçeklerle yaz mevsiminin tadı olurlar..
Zil takıp oynarlar erguvanlar badem ve erik ağaçlarına karşı…
Doğanın sağladığı evrensel ilkelerle,
Erguvan, yapraklanmadan önce Nisan ayı sonuyla Mayıs ayı başında yalnızca birkaç haftalığına baharın müjdecisi kabul edilen morumsu pembe renkte açar çiçeklerini.
Online Bilgi İletişim, Sanat ve Medya Hizmetleri, (ICAM | Information, Communication, Art and Media Network) Bilgiağı Yayın Grubu bileşeni YAZAR PORTAL, her gün yenilenen güncel yayınıyla birbirinden değerli köşe yazarlarının özgün makalelerini Türk ve dünya kültür mirasına sunmaktan gurur duyar.
Yazar Portal, günlük, çevrimiçi (interaktif) Köşe Yazarı Gazetesi, basın meslek ilkelerini ve genel yayın etik ilkelerini kabul eder.
Yayın Kurulu
Kent Akademisi Dergisi
Kent Akademisi | Kent Kültürü ve Yönetimi Dergisi
Urban Academy | Journal of Urban Culture and Management
Ayın Kitabı
Yazarlarımızdan, Nevin KILIÇ’ın,
Katilini Doğuran Aşklar söz akıntısını öz akıntısı haliyle şiire yansıtan güzel bir eser. Yazarımızı eserinden dolayı kutluyoruz.